Isparta Medeniyetin Neresinde?.
(Isparta Osmanlı’sının Dayanışma Ruhu..)
Araştırma: Bayram AYGÜN
Emekli Öğretmen/Köşe Yazarı
Osmanlı Sancak Isparta’sındaki Müslüm, Gayrımüslüm dayanışma ruhu tam tamına 600 yıl Isparta sancağını medeniyetin ileri aşamasına getirmiştir.
Saygıdeğer okuyucular, ticari yanı olmayan sırf Osmanlı Isparta’sını (Sancağını) anlamaya, araştır-maya dayalı, kaynakları sağlam yeni kitabım yakında Isparta’ lıların okunurluğuna sunacağım.
Hiç bir zaman meşhur olma, para kazanma veya başkaca akla gelebilecek nedenlerle bu işe girişmedim. Şu yazdıklarımın her bir kelimesinden de sorumluyum, hesap vermeye de hazırım.
2011’ de Yunanistan’dan ISPARTA’MIZA ZİYARET İÇİN Yunanistan –Selanik Serez’den (Osmanlı’ dan Isparta’lı babası Kostamos Barla Rum’unun oğlu) sayın Minas Küfüncüoğlu geldiler. Emre Lozan Mübadilleri Dernek Başkanı sayın Ömer Konuk Bey, beni evine çağırarak Sayın Minas bey ve diğer aile üyeleriyle tanıştırdılar.
Minas bey’in, çocuklarının konuşma tarzları, Osmanlı Türkçe’ sinin Isparta ağzıyla konuşmaları, terbiyede mükemmellikleri ilgimi çekti. Bir defa Ömer Konuk ve emreli saygıdeğer macur vatandaşlarımızla; o günden bugüne sayısız kere Yunanistan’a gerek bireysel gerekse ailemle, çocuklarımla yaptığım araştırma gezilerimde Isparta’lı Alanya’lı, Burdur’lu ve Aydın Mursallı köyünden1924 zorla göç ettirilmiş Osmanlı Rum torunlarıyla tanıştım. Misafir ettiler.
Dedelerinin Osmanlı döneminde tuttukları ( ki okuma yazma oranları Isparta Ortodoks Rumlarının oranı fazlaydı ve dört adet Rum okulları Isparta da her daim vardı.) anı, hatıra (Vakay-ı Name) defterlerinin kopyalarını şahsıma verme cüretini gösterdiler, sağ olsunlar.. Ayrıca sözlü Isparta hatıralarını da dinleme, not alma, Isparta’dan getirdikleri, (her türlü zorluğa rağmen) bireysel eşyalarını evlerinde, Atina Neo Lonia Isparta’lılar müzesinde görme, inceleme fırsatını buldum, bulmaktayım.
Isparta Rumları’nın Dede Hatıra’ larından; Osmanlı’nın Isparta Sancağı’nda kelimenin tam anlamıyla medeniyette, insan haklarında, hayvanlara , bitkilere karşı hatta vahşi tabiattaki hayvan, bitkilere karşı Müslüman, Gayrimüslimlerin tam anlamıyla çağın üzerinde bir anlayışa sahip olduklarıdır.
“Medeniyetin zenginlik demek değil” olmadığını, hoşgörü, Isparta Sancak şehri halkı Müslim, Gayrı Müslimlerin (Emeni, -acem-Rum) bir birlerinin gelenek, töre, inançlarının hoşgörü kapsamında iyi bir yaşantıyı 600 yıl’dan fazla Isparta’da uyguladıklarını görmekteyiz.
Isparta’ daki medrese ve hocalarının yobazlıktan öte, İslam’ın güzelliklerine karşı uygulama anlamında tavizsiz uyduklarını görmekteyiz. Yine Isparta Psidya Ortodoks Metropolitliğinin İslamı akla ön plana konma disiplinine ayak uydurduklarını yine Isparta’lı Rum dede notlarında görmekteyiz.
Müslüman Ispartalılardan pek az ama inşaatta Acemler (Isparta Ermenileri), halı, kilim, dokuma, Gümüş , Altın işlerinde, Afyon sütü, Gülyağı, kök boya diğer ticari uğraşılarda Isparta Rumları faal içindelerdi. Ama kazançlarının büyük bir kısmını Diğer Müslim, Gayrimüslim Isparta Sancağı halkıyla paylaştıklarını görmekteyiz.
Isparta Sancak ahalisi olan Müslim, Gayrimüslimler birbirlerinin düğün ve cenazelerinde, bayramlarında buluşmaları; “kederde ve sevinçte” aynı duyguları paylaştıklarını görmekteyiz.
Isparta Ermenilerinin (Acemleri’nin yaptıkları evlerde her türden halk faydalanıyor, Ermeni müziğiyle Müslim ve Gayrı Müslimler düğünlerini ediyor. Acem müzisyenlerinin besteledikleri İslami İlahilerle, nişan ve cenazeler kalkıyor.
Rum ve ermenilerin ileri gelenleri Cuma günleri Müslümanların Cuma namazlarında camiye giderek “Amin” diyebiliyorlar. Aynı şahısların Pazar günü Ortodoks Isparta kiliselerine giderek; Müslümanların temsili kişileri, kendi İslami dualarıyla kiliselerinde, Hıristiyan cenazelerinde amin dediklerinin notlarının yine Rum dede notlarında görmekteyiz.
Isparta sokaklarında Müslüman, Rum, Ermeni (Acem) gençlerinin berberce mahalle aralarında; Bocce, Süldür, Mangola; sonradan elle yapılmış meşin top oyunu kardeşçe oynadıkları görülür.
Osmanlı Isparta’sının mahkemelerinde Müslüman, Acem(Ermeni) Rum erkek ve bayan kardan jüri üyeleri seçilebiliyor. Adalet ve Vijdan’ın tüm vatandaşlarımızda kalıcı kalması için Mevlevî dergahında diğer, Alelerde, Müslüm, Gayrı Müslim okullarında ana öğreti olarak bireyler öğretilebiliyor.
İşte kültür, sağlıklı iletişim, yardımlaşma,bitki ve hayvanların korunmasına yönelik eğitim ve hassasiyet, gariban ve mazlumların haklarına değer verildiği, engellilerin saygı gördüğü bir yaşantıyı görmekteyiz. Yeni kitabımda bununla ilgili kısa makaleleri bulacaklardır sayın okuyucular.
Osmanlı Isparta’ sında Müslüman, fakir, varlıklı, gayrimüslim çokluğu içinde dayanışma, hoşgörü, birbirinin inançlarına saygılı bir yaşantıyı 800 yıldan fazla gerçekleştirildiğini ispat eden makalelerimi bulacaksınız.
Osmanlı da görülen sık savaşlara, şehit ve gazilerin bulunması, acılı günlerin hiç tükenmediği; buna rağmen hem Osmanlı sarayıyla hem şehir kendi içinde çokluk din, törenlerin çeşitliliğine rağmen bir kardeşlik havasını, kazançların bölüşüldüğünü görmekteyiz.
1917 de Isparta evlerinin yapımcıları, Kabune yemeğinin, halı ustaları, Isparta düğünlerinin İslami güzel ilâhlerini seslendiren Ermenler (Isparta Acemleri Isparta’ dan resmen kovuldular. 1924’ te de Lozan kanununa eklenen bir madde ile gülcülüğün, halıcılığın, sanatın, ticaretin belkemiği olan Isparta Rum’ ları nedensiz Isparta’mızı terk etmeleri istendi. Onları da sebepsiz kovduk.
Ve o gündür bu gündür Isparta’mızın sanat dokusu, hoşgörülü anlayışı, ticari görüntüsü, esnaf- müşteri iletişimi, bitkiye hayvanlara olan duyarlılığı Osmanlı’ daki görüntüsüne ulaştığını söyleyebilir misiniz? Ben söyleyemem!..