AKIN’ı yeniden düşünmek…

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,AKIN’ı yeniden düşünmek…
Haberin Tarihi: 11.1.2018 11:41:00 - Okunma Sayısı:4788 defa okundu.

Güzel haberler dolu nice AKIN’ lı günlerin yaşanmasını dilerim.

AKIN’ı yeniden düşünmek…

Basın, şüphesiz ki demokratik toplumun temelini oluşturan en önemli etkendir. Basın özgürlüğünün ise demokratikleşme sürecinin yapı taşı olduğu yadsınamaz bir gerçektir.

Basının kelime anlamına bakıldığında “Gazete, dergi gibi belirli zamanlarda çıkan yazılı yayınların bütünü, matbuat” olarak açıklandığını görüyoruz. Yazının icadı ve kağıdın bulunmasına dayanan uzun süreçte haberin geniş kitlelere ulaşması yönünden ilk önemli gelişmenin matbaa olduğunu kabul edersek, matbaalar ile birlikte bilgi kısa sürede çoğaltılmış ve bugün kısa olarak nitelendirebileceğimiz uzun mesafelere haberin ya da bilginin iletilmesi sağlanmıştır.

 

Gelişen teknoloji ile birlikte bu alanda ikinci önemli gelişmenin internet olduğunu söyleyebiliriz. İnternet ile 21.yüzyılda basın adeta kabuk değiştirmeye başlamıştır. Bu değişimin ise odağında  “zaman” bulunuyor.  Üretim, ulaşım ve iletişimde ilerleyen teknoloji zaman algısını, alışık olduğumuz düzenden farklı kılıyor. Gece yatmadan evvel telefondan baktığımız bir haber ile anında bambaşka bir coğrafyada yaşanan bir olayı öğrenebiliyor, sabah kalktığımızda ise yine başka bir coğrafyada gerçekleşen durumdan haberdar olabiliyoruz.  Dolayısıyla basını var eden kelimeler içerisindeki “belirli zaman” ifadesi artık yetersiz kalabiliyor, her zaman ve her an olarak kendini yeniden güncelliyor.

Özellikle internetin neredeyse toplumun her kesimi tarafından haber ağı olarak kullanılması, toplumların bilgiye erişim biçimini de güncellemektedir. Bugün, haberleri artık sadece medya kuruluşları ile değil bireyler aracılığı ile sosyal medya kanallarından öğrenmek mümkün olmuş ve bireylerin “takipçi sayısı” oranında bir kitleye ulaşma şansı doğmuştur.

Tüm bu gelişmeler insanın aklına şu soruyu getiriyor…

Gazeteler artık neden var?

Öncelikle bu yazının kişisel çıkarımlar doğrultusunda yazıldığını ifade etmem yanlış olmayacaktır. Mutlaka birçok makale ve tartışma bu soruların ayrı ayrı cevaplarını çok geniş bir kapsamda verebilmekte. Dolayısıyla yazdıklarımın salt bir doğru iddiası ile değil sadece gözlemlerin ifadesi şeklinde yorumlanıyor olması tercihimdir.

Toplumun her kesiminde “akıllı” cihazların bulunduğu ve neredeyse her noktada internete bağlanılabilen, uzak kavramının artık olmadığı bir dünyada; sadece küçük bir parmak hareketi ile çoğu bilgiye ve habere rahatlıkla erişilebiliniyor. Bireysel anlamda yapılan paylaşımlar ile birlikte haberleşme oldukça hızlı bir biçimde gerçekleşiyor. Ancak, haber kalitesinin belirli bir seviyede tutulma durumu oldukça güçleşiyor. Ayrıca düzeni olmayan ve kaynak olarak kullanılamayan bir bilgi çöplüğü de ortaya çıkabiliyor. Gazeteler bugün öncellikle “güvenilir bir kaynak ve bilgiyi düzenleyen bir araç” niteliği taşımaktadır.

Çok geleneksel olacak ama “söz uçar yazı kalır ifadesi” bugün de geçerliliğini korumaktadır. Sosyal medya ortamında yayınlanan her kelime ne kadar yazılı olsa da kolaylıkla aksi ifade edilebilecek, kaybedilebilecek ya da silinebilecek bir durumdadır. Bu yüzden gazeteler bugün aynı zamanda bir belgedir.

Peki yerel gazeteler?

Bugün pek çok ulusal yayın, kurdukları iletişim ağları ile birlikte yerel ölçekte de ciddi anlamda bilgiyi toplayıp insanlara iletebiliyor. Bu durumda yerel gazetelerin fonksiyonlarının ne olduğu, ne ifade ettiği ve gelecekte ne olacağı sorusu hepimizin aklına geliyor.

Bu kısımda 1971 yılında yayım hayatına başlayan Eğirdir’in çınarı haline gelmiş AKIN GAZETESİ üzerinden devam edebiliriz.  Kurulduğu günden bu yana hiç ara vermeden yolunda ilerleyen ve Türkiye’de bu kadar uzun süre yayın hayatına devam edebilen sayılı yerel gazetelerden biridir AKIN. Özellikle sosyal medyanın hayatımızda ki yeri, iletişimin bu denli hızlı olması, ulusal gazetelerin gelişmiş ağlarına inat AKIN ısrarla hem günlük fiziki gazete olarak hem de teknolojinin son imkanlarını kullanarak internet üzerinden yayın yapmaya devam ediyor. Bugün toplumun büyük çoğunluğu gazeteyi eline almayı bırakmış ve telefonlarından bile anlık olarak haberleri görüntüleme şansına sahipken AKIN’ın fiziki gazete ısrarının temel nedenlerinin arasında kuruluğu ilçe olan EĞİRDİR olduğunu en başta unutmamak gerekiyor.

AKIN bugün sadece Eğirdir ölçeğinde haber verme/iletme aracı olmaktan çıkmış aynı zamanda Eğirdir’in tüm dünyaya açılan penceresi konumuna ulaşmıştır. Bu sayede kentin tanıtılmasında, Eğirdir dışında yaşayanlara Eğirdir’i yaşatmasında, kentin sorunlarını sadece kentli ile paylaşmaktan öte tüm insanlar ile paylaşarak belli bir tartışma zemini oluşturmasında ve çözümler üretilmesinde ciddi oranda katkı sağlamaktadır. Ulusal bir gazete belki haberleri doğrudan aktarabilir ancak Eğirdir’in ruhunu taşıyarak ve Eğirdir’in menfaatini düşünerek yayın yapmak ancak EĞİRDİR’in içinde EĞİRDİR’e ait bir gazete ile mümkündür.

AKIN ciddi bir kurum ve yayın organıdır.

Elbette bugün sosyal medyada yapılan paylaşımlar ile birlikte haber verme ve iletme görevi bireysel anlamda yapılabilmektedir. Ancak bireysel anlamda yapılan her paylaşım kişinin kendisini bağladığı gibi güvenilirliği de tartışılmaktadır. Bu anlamda AKIN bir kişi ya da düşünce değildir. AKIN ciddi bir kurum ve yayın organıdır. 11 Ocak 1971 tarihinden itibaren “Demokrasi Yolunda Günlük Tarafsız Milliyetçi Gazete” sloganı ile ilkelerinden sapmadan,  güçlenerek ve her fırsatta yenilenerek okuyucusuna tarafsız, güvenilir ve doğru haberi vermeyi sürdürmektedir.

AKIN bugün büyük bir kent arşividir.

Büyük felaketler atlatan, neredeyse 3 defa yeniden inşa edilen kentimizde geçmişe ait veriye ulaşmakta ve bu verilerin depolanmasında oldukça güçlük çekmekteyiz. 48 yıldır aralıksız olarak yayımlanan AKIN, o tarihten itibaren EĞİRDİR hakkındaki tüm bilgiyi arşivinde saklayarak geleceğe kültürümüzü, yaşadıklarımızı, yani bizi aktaracak güce sahiptir. Aslında en fazla üzerinde durulması gereken nokta da budur. Bugün kendi arşivi dışında, Ankara Milli Kütüphane’de de ilk günden beri her sayfası saklanan AKIN, gelecek kuşaklara EĞİRDİR özelinde ciddi bir kaynak olarak aktarılacaktır.

Bilgisayarın başında ya da elinde telefon ile sosyal medyada haber paylaşarak gazetecilik oynamak yerine, günlük olarak bir gazeteyi özenle, derli toplu bir biçimde var edebilme durumunun yanı sıra yazılanların gelecek nesillere aktarılma düşüncesinin, fazla sorumluluk isteyen bir iş olduğunu hissedebiliyoruz. Bu anlamda bu sorumluluğu omuzlarında taşıyan AKIN ailesinin başarısını bu yıl da büyük bir heyecan ile kutluyoruz.

Bana her zaman adını taşıdığım insan örnek gösterildi ve her yerde onun güzel yüreği kulağıma fısıldandı. Zamanın geçmesine ve dünyanın değişmesine rağmen bize bıraktığı bu büyük çınarın, koyduğu ilkelerden sapmadan ilerliyor olmasını gördükçe, daha iyi anlayabiliyorum onun güzelliğini, insanlığını ve düşüncelerini…  Bu vesile ile kurucumuz Ali Sinan’ı rahmetle anıyorum.

Başta, arkamızda daima dimdik duran, fikirlerini, düşüncelerini bizden esirgemeyen,  yol gösterenimiz, değerlimiz Babaannem Huriye Sinan’a, evlatları olmaktan her zaman gurur duyduğum, omuz omuza vererek ilerleyen ve hayatlarını AKIN’a adayan Annem Nilgün Sinan ve Babam Abdullah Kemal Sinan’a,  yorulmak bilmeden emeğini bir an bile esirgemeyen Emel Turan Kartal, Sezer Eryiğit, Yusuf Arık'a, Akın' nın yapı taşları olan Yılmaz Kılınç, Mustafa Günay, Hamdi Akgül, Durmuş Sarıçayır, Adnan Soytemiz, Mehmet Güngör, Adnan Bilen, Yakup Çelik, Selçuk Öçal, Ayşe Yavuzaslan, Filiz Kaymaz, Hatice Özdemir, Huriye Uyar, Özgül Aktaş'a ve bugüne kadar emeklerini vermiş, bu kaleye bir taş daha eklemiş her yüreğe, şükranlarımı sunar, güzel haberler dolu nice AKIN’ lı günlerin yaşanmasını dilerim.

Ali Sinan

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap