BİR KURTULUŞUN, BİR DESTANIN ADIDIR: ‘ÇANAKKALE’…

               18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102'inci yıldönümü tüm yurtta olduğu gibi ilçemizde de yoğun bir katılımla kutlandı.

               Türk milletinin yüksek kahramanlık, fedakarlık ve asaletinin örneklerinden biri olan ve adına türküler, ağıtlar yakılan destanın 102.’nci yıldönümü Eğirdir’de muhteşem bir programla kutlandı.

               18 Mart Şehitler günü programı bugün saat 09.30’da Eğirdir Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığında Kaymakam Abdullah Akdaş, Garnizon Komutanı P.Alb. Selçuk Emirdağ, Belediye Başkanı Ömer Şengöl ve Muharip Gaziler Derneği Eğirdir Temsilcisi Hüseyin Koçaslan’ın Garnizon komutanlığındaki Şehitler Anıt’ına çelenkleri sunmaları ile başladı.

Çelenklerin sunumuna müteakip Saygı Duruşunda bulunuldu akabinde İstiklal Marşımız söylenildi. Saygı duruşuna müteakip saygı atışı yapıldı. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı P. Yzb. Mehmet Onat yaptı.

               Konuşmasında düşmanlara adeta gözdağı veren Onat, “…Türkiye Cumhuriyeti üzerinde menfur emelleri olanlar asla unutmasınlar ki; bu topraklar kan, ter ve gözyaşı ile elde edilmiştir. İşte bundan dolayıdır ki; Türk Milleti sahip olduklarının değerini bilmekte ve onları kaybetmemek için de aynı bedeli ödemeye daima hazır beklemektedir” dedi.

        P. Yzb. Mehmet Onat’ın konuşmalarının ardından şehit mezarları ziyaret edilerek, şehitlerimize dualar edildi, karanfiller bırakıldı.

                                                              

               Eğirdir Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığındaki programın ardından Eğirdir Mehmet Akif Ersoy İlkokulu tarafından hazırlanan programın icrası için saat 10.30’da Kervansaray Düğün ve Toplantı Salonuna geçildi.

               Buradaki program ise; Devletimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikal eden aziz şehitlerimiz ve 15 Temmuz şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşımızın söylenilmesiyle başladı.

               Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Okul Müdiresi Fehime Belgin Akyıl yaparak şunları ifade etti: “102 yıl önce yüz binlerce vatan evladı bu vatanın bedelini ödemek üzere Çanakkale’ye akın akın uğurlanmıştır. Amaçları ne para, ne mülk, ne de şöhret olan bu yüzbinler içerisinde daha savaşın ne olduğunu idrak edemeyen gencecik fidanlar da yer alıyordu. Gerçi verilecek mücadeleyi ‘savaş’ olarak nitelendirmek de ne kadar doğrudur. Eğer amaç vatan savunması ise, eğer amaç hürriyet davası ise bir ölüm kalım mücadelesi ise buna savaş diyemeyiz. Tarihin yazdığı en gerçek, en şerefli kahramanların verdiği özgürlük mücadelesi unutulmamalı, unutturulmamalıdır. Ve bunu anlamak boynumuzun borcudur. Çünkü vatan dediğimiz bu toprak, diyeti ağır ödenmiş bir topraktır. 1915’de 1. Dünya Savaşı. Osmanlı Devleti Dünyanın en büyük devletleri ile mücadele ediyor. İngiltere, Fransa, Rusya beraberinde getirdikleri binlerce sömürge askeri Osmanlı’nın kalbine giden boğaz yolunu tutma peşinde . Çünkü amaçları İstanbul’du. Başkent İstanbul alınırsa Osmanlı Devleti tarihe karışacak ve Türk Milleti bu topraklardan atılacaktı. Geldiler. Ama Çanakkale’yi Çanakkale yapan gelenler değil, gelenleri karşılayan asil ruhtur. Çanakkale ruhunu anlamadan Çanakkale’yi anlamak zordur.

               Çanakkale ruhu, beş dakika sonra şehit düşeceğini bile bile, atacak tek bir mermisi bile kalmamışken, süngüsünü takıp siperde bekleyen Mehmetçik ve onun kahraman kumandanlarının, dünyanın en büyük güçlerini dize getirmelerini sağlayan ruhtur.

               Çanakkale ruhu; Yedi Düvel’in saldırısına karşı DUR diyebilenlerin, geçemezsin diyebilenlerin, vatanları uğruna her şeyini geride bırakabilenlerin gösterdiği mücadelenin ruhudur.

               Çanakkale ruhu, türkülere konu olan onbeşlilerin, gencecik liselilerin, öğretmenlerin, Harbiyeliler’in ölüme koşarak gittikleri ruhun adıdır.

               Çanakkale ruhu; Mehmetçiğin, kurşun yağmuru altında, arada kalmış yaralı düşman subayını sırtlayıp, düşman mevziine götürerek, insanlık dersi verdiği ruhun adıdır.

               Çanakkale ruhu;  Rumeli Mecidiye Tabyasında Koca Seyid’in top vincinin arızalanması üzerine “Ya Allah” diyerek 276 kiloluk mermiyi omuzlayıp, namluya verip ateşleyerek adeta cehennem kusan ünlü Oceon gemisini batırdığı ruhtur.

               Çanakkale ruhu, Yarbay Mustafa Kemal’in ‘Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum…’ cümlesini söylediği ve kahraman askerleriyle sonuna kadar direnişini gösterdiği ruhun adıdır…

               Bu ruh öyle bir sevda, öyle bir manevi haldir ki… Yıllarca süren savaşlardan yorgun ve yoksul düşmüş kahraman milletimiz bu ruhla İnönü’de, Sakarya’da Büyük Taarruz’da düşmanı mağlup etmesini bilmiş, küllerinden doğarak Türkiye Cumhuriyeti devletini kurmuştur. Bu ruh ile 15 Temmuz’da ülkemiz üzerinde kirli planlar yapanların planları bozulmuştur.

               15 Temmuz’da, meydanlarda, tıpkı Çanakkale’de olduğu gibi tüm fertleriyle tek yürek olmuş, iradesini bir avuç darbeciye çiğnetmeyen büyük Türk milleti vardı. Bu darbe girişiminde, milletimiz, bin yıl önce Malazgirt’te olduğu gibi, bu coğrafyayı vatan olarak sahiplenme konusundaki kararlılığını ortaya koymuştur.

               Kutsal vatan topraklarını canları pahasına müdafaa ederek şehitlik mertebesine ve onuruna erişen aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla anıyoruz. Aziz şehitlerimiz yattıkları yerlerde şunu hissetmelidirler ki; temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan toprakları, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk Gençliği ve tüm Türk ulusu tarafından en kutsal emanet olarak müdafaa ve muhafaza edilecektir. Bizlere bu büyük zaferin gururunu emanet eden en başta ebedi başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları olmak üzere; bu mücadeleye iştirak eden onu her şeyiyle destekleyen aziz Türk Milletini ve vatanları uğruna hayatlarını feda eden bütün şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve şükranla anıyor, ruhlarınız şad olsun diyorum.”

               Okul Müdiresi Fehime Belgin Akyıl’ın konuşmalarının ardından Zeynep Kurtuluş ‘Dur Yolcu’ isimli şiiri okudu.

               18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102'inci yıldönümü kutlamaları ‘Bir Destandır Çanakkale’ isimli Oratoryonun izlenilmesiyle devam etti. Çanakkale’yi canlandıran öğrencilerin gösterisi izleyenlerden tarafından ayakta alkışlandı. Programı izleyen katılımcılar zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadılar.

               Program,öğrenciler tarafından hazırlanan ‘Şehitlerimiz” isimli sunu ile sona erdi. Öğrenciler  son yıllarda kaybettiğimiz şehitlerimizin fotoğraflarıyla sahneye çıkarak, canlandırma yaptılar.

               Muhteşem bir program hazırlayan Eğirdir Mehmet Akif Ersoy İlkokulu yöneticilerine emekleri dolayısıyla teşekkür ediyor, bütün şehitlerimizi rahmetle, şükranla anıyoruz.

Bu Haberi Paylaş

Yorum Yap