Elma Üreticileri Biyoteknik
Konusunda Bilgilendirildiler
Eğirdir Meyvecilik
Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde BAKA Destekli Eğirdir Gölü Havzası Elma
Yetiştiriciliğinde Biyoteknik Mücadelenin Yaygınlaştırılması ve Bilinçli Tarım
İlacı Kullanımı Projesinin eğitim toplantısı yapıldı.
Eğirdir MAREM tarafından
projesi hazırlanan ve Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen
Sürdürülebilir Çevre Mali Destek programı adı altında yürütülen Eğirdir Gölü
Havzası Elma Yetiştiriciliğinde Biyoteknik Mücadelenin Yaygınlaştırılması ve
Bilinçli Tarım İlacı Kullanımı projesi bugün başladı.
Toplantıya; Kaymakam
Abdullah Akdaş, İl Genel Meclis Üyesi Halil Okutan, Eğirdir Ziraat Odası Başkanı Osman Sarıdoğan, Kurum Müdürleri, Köy Muhtarları ve Üreticiler katıldılar.
Saygı Duruşu ve İstiklal
marşımızın söylenilmesiyle başlayan programda Eğirdir MAREM Müdür Vekili Recep
Ali Emre bir açılış konuşması yaptı.
Emre: Bugün bura müdürlüğümüzce
hazırlanıp BAKA tarafından desteklenen Sürdürülebilir Çevre Mali Destek
Programı adı altında yürütmekte olduğumuz Eğirdir Gölü Havzası Elma
Yetiştiriciliğinde Biyoteknik Mücadelenin Yaygınlaştırılması ve bilinçli Tarım
İlacı Kullanımı adlı proje için toplanmış bulunuyoruz. Bu proje ile Eğirdir,
Gelendost, Senirkent ilçeleri ile bu ilçelere bağlı köylerdeki elma
üreticilerine eğitim amaçlı bilgi verilecektir. Proje kapsamında en az 350
çiftçiye, 30 teknik elemana ve 80 Ziraat Fakültesi öğrencisine eğitim
verilecek. Projenin bölgemizdeki tüm çiftçilerimize faydalı olmasını diliyor,
projemize destek veren firmalarımıza ve İlçe Tarım Müdürlüğümüze teşekkür ediyorum
dedi.
Kaymakam Akdaş: Biyoteknik
Mücadele Yaygınlaştırılmalı
Biyoteknik mücadele
konusunun yaygınlaştırılması gerektiğini ifade eden Kaymakam Abdullah Akdaş
ise, Bugün güzel bir konuda güzel bir iş için burada toplandık hep beraber.
Çok önemli bir konu. Çünkü Türkiyede elma üretiminin 4/1ini karşılayan bir İl
de yaşıyoruz. Elma üretiminde neredeyse %60nı üreten iki ilçemiz var. Biri
Eğirdir, diğeri ise Gelendost. Elma üretiminde burada karşılaşılan zorluklar
sıkıntılar tabi hepimizin malumu. Tabi ki bu sıkıntılarla zorluklarla alakalı
özellikle zararlılarla mücadele yöntemleriyle alakalı. Şimdiye kadar çeşitli
teknikleri biliyordunuz zaten. Bunu uygularken İlçe Tarım Müdürlüklerimiz,
Meyvecilik Müdürlüğümüz ve bir çok sivil toplum örgütüyle birlikte firmalar
sizlere çok faydalı oluyorlar. Bu mücadele sırasında önemli olan dostu düşmanı
ayırmak. Bizler elma zararlılarına ya da diğer meyve zararlılarına karşı bir
mücadele içerisine girdiysek veya onlarla savaşıyorsak yararlı, faydalı
olanlara dokunmamamız gerekiyor. Bahçelerimizde kullandığımız her türlü ilaç
veya zehiri kullanırken toprağın içerisindeki veya yeryüzündeki diğer yararlı canlılara
dokunmamamız veya mümkün mertebe en az zararı vermemiz gerekiyor. Eğer bile
bile o canlılara zarar veriyorsak tabiî ki de olmaz. Bizim üzerinde yaşadığımız
bu topraklar bizim kendi mülkümüz değil. Bize, bizden öncekilerin emanet
ettiği, bizim de bizden sonrakilere emanet edeceğimiz topraklar. Bunun üzerinde
her türlü iş ve işlevlerimizi zirai ve ticari faaliyetleri gerçekleştirirken
bunun üzerinde durmamız ve bu yönde bu alanların, bu arazilerin, bu toprak
parçalarının bize emanet olduğunu bilmemiz gerekiyor. Allah, Eğirdirliler için
ve Gelendostlular için çok güzel bir doğa vermiş. Yanı başımızda hemen her gün
bakmaya doyamadığımız bir gölümüz var, akarsularımız var. Allah bunları
yaratırken, buradaki insanlar faydalansın, mutlu olsunlar diye yaratmış. Bizim
gördüğümüz bu güzellikleri gelecek nesillerimize, çocuklarımıza, torunlarımıza
bırakmamız gerekir diye düşünüyorum. Buradaki arkadaşlarımız güzel bir proje
hazırlamışlar ve BAKAda önemli bir şekilde finansal bir destek vermiş. Biz bundan son derece mutlu olduk.
Önemli olan bu biyoteknik
mücadelenin yaygınlaştırılması. Toprağa veya arazinin içerisindeki mümkün
mertebe faydalı, insan sağlığı için, sağlığımız için ve toprağımız için,
sürdürülebilir bir tarım için faydalı
bakteriden nebatata varıncaya kadar bunları koruyarak mücadele etmenin
yöntemlerini arkadaşlarımız sizlere anlatacaklar. Biraz önce de söylemiştim bu
konunun önemli olduğunu. Sizler de bağlarınızda bahçelerinizde uygulamanız
gereken bir konu. Bu konuda da devletimiz biyoteknik mücadele konusunda da
destek veriyor. Bu desteklerden de zaman zaman faydalanıyorsunuz. Bunun
yaygınlaştırılması gerekiyor. El birliği ile, bizim kurumlarımız ile, sivil
toplum kuruluşlarımız ile ticari firmalarımızla, çiftçilerimizle birlikte
Eğirdir ve Gelendostta bu Eğirdir Gölü çevresi havzası içerisinde yapılan tüm
meyvecilik faaliyetlerinde bu uygulamaları yaygınlaştırmamız gerekiyor.
Bu projenin
hazırlanmasında emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Çiftçilerimize de
hayırlı olmasını diliyorum dedi.
Kaymakam Abdullah Akdaşın
konuşmalarının ardından sunumlara geçildi.
Ziraat Yüksek Mühendisi
Yusuf Öztürk Bilinçli Tarım İlacı Kullanımı, Dr. Türkan Koçlu Elma içkurdu
Mücadelesinde Biyoteknik Yöntemler ve Ziraat Yüksek Mühendisi Mansur Uluca da
Akdeniz Meyve Sineği konulu sunumlarını çiftçilerle paylaştılar.
Program toplu fotoğraf
çekimi ve yemek ikramı ile sona erdi.
Eğirdir MAREM tarafından
çiftçilerimize hediye seti takdim edildi.
EN AZ 350 KİŞİYE EĞİTİM VERİLECEK
Batı
Akdeniz Kalkınma Ajansı 2016 yılı Sürdürülebilir Çevre Mali Destek Programı
kapsamında yürütülen Eğirdir Gölü Havzası Elma Yetiştiriciliğinde Biyoteknik
Mücadelenin Yaygınlaştırılması ve Bilinçli Tarım İlacı Kullanımı adlı proje
kapsamında Isparta ilinde elma yetiştiriciliğinin en yoğun yapıldığı Eğirdir,
Gelendost ve Senirkent ilçelerinde toplam 12 yerleşim alanında (Eğirdir Merkez,
Balkırı, Tepeli, Eyüpler, Serpil, Yukarı Gökdere, Barla, Gelendost Merkez,
Yenice, Afşar, Senirkent, Büyükkabaca ve Gençali) 240 çiftçi, 30 teknik eleman
ve 80 öğrenci olmak üzere en az 350 kişiye eğitim verilecek. Eğitimlerde
Eğirdir ve köylerinin eğitimi MAREMde yapılacak. Senirkent ve Gelendostda
yapılacak eğitimlere ise köylere gidilerek gerçekleştirilecek. Proje eğitimleri
ilk olarak 2 Şubat 2017 Perşembe günü MAREM de başladı. Projede elma içkurdu
için kullanılan biyoteknolojik bir yöntem olan feromon çubuklarının önemi ve
kullanımı ve bilinçli tarım ilacı kullanımı adı altında 2 ayrı sunu yapıldı.
PROJENİN AMACI:
Türkiye
meyvecilik sektörü, son yıllarda artan bir ivme kazanmıştır. Özellikle dış
satım olanaklarının artması, ticari amaçlı meyve bahçelerinin yaygınlaşmasında
önemli rol oynamıştır. Bunda Türkiyenin sahip olduğu, pek çok meyve türünün
yetiştirilebilmesine imkan sağlayan ekolojik faktörlerin etkisi büyüktür. Meyve
üretim alanlarındaki artışa rağmen kaliteli, sağlıklı standart meyve üretimi ve
üretim verimliliği ihtiyaca cevap verebilecek düzeyde değildir. Üretimde
kaliteyi ve verimliliği azaltan faktörler arasında; dolu zararı, bitki besin
elementlerinin eksikliği ya da fazlalığı, yanlış hasat uygulamaları, hastalık
(Karaleke, külleme vb.) ve zararlılar (elma içkurdu, kırmızı örümcek, yaprak
biti, gövde kurdu) sayılabilir. Zararlılar kayıplara neden olan faktörlerin en
önemlilerindendir. Dünyada üretimi yapılan tarım ürünlerinin üçte birinin,
zararlılar nedeni ile yetiştirme, hasat ve depolama sırasında kaybolduğu
bildirilmiştir. Elma üretiminde en önemli ve ana zararlı elma içkurdudur.
Zararlılara
karşı kullanılan mücadele metotları kültürel, biyolojik, fiziksel, kimyasal ve
biyoteknik yöntemlerdir. Biyoteknik mücadelede ise kullanılan en yaygın yöntem
Çiftleşmeyi Engelleme Yöntemidir. Proje ile biyoteknik mücadele yöntemi
yaygınlaştırılacak, bilinçli tarım ilacı kullanımı eğitimleri sonrasında
üretici, teknik eleman ve eğitim alan öğrenciler bilgilendirilerek sektör
paydaşlarının farkındalığı sağlanmış olacaktır. Böylelikle Eğirdir Gölü
havzasında bu yeni teknolojinin kullanımı yaygınlaştırılarak tarım ilacı
kullanımı azaltılmış olacak aynı zamanda bölgede üretilen elmanın tüketici
açısından güvenilir gıda olması itibariyle marka değeri artırılmış olacaktır.
EMEL TURAN KARTAL