Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitüsünde BAKA Destekli Eğirdir Gölü Havzası Elma Yetiştiriciliğinde Biyoteknik Mücadelenin Yaygınlaştırılması ve Bilinçli Tarım İlacı Kullanımı Projesi Başlıyor.
EN AZ 350 KİŞİYE EĞİTİM VERİLECEK
Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı 2016 yılı Sürdürülebilir Çevre Mali Destek Programı kapsamında yürütülen Eğirdir Gölü Havzası Elma Yetiştiriciliğinde Biyoteknik Mücadelenin Yaygınlaştırılması ve Bilinçli Tarım İlacı Kullanımı adlı proje kapsamında Isparta ilinde elma yetiştiriciliğinin en yoğun yapıldığı Eğirdir, Gelendost ve Senirkent ilçelerinde toplam 12 yerleşim alanında (Eğirdir Merkez, Balkırı, Tepeli, Eyüpler, Serpil, Yukarı Gökdere, Barla, Gelendost Merkez, Yenice, Afşar, Senirkent, Büyükkabaca ve Gençali) 240 çiftçi, 30 teknik eleman ve 80 öğrenci olmak üzere en az 350 kişiye eğitim verilecek. Eğitimlerde Eğirdir ve köylerinin eğitimi MAREMde yapılacak. Senirkent ve Gelendostda yapılacak eğitimlere ise köylere gidilerek gerçekleştirilecek. Proje eğitimleri ilk olarak 2 Şubat 2017 Perşembe günü MAREM de başlayacak. Proje kapsamında çiftçilere yemek ikramı ve çeşitli hediyeler de verilecek. Projede elma içkurdu için kullanılan biyoteknolojik bir yöntem olan feromon çubuklarının önemi ve kullanımı ve bilinçli tarım ilacı kullanımı adı altında 2 ayrı sunu yapılacak.
BAKA destekli yürütülecek proje hakkında bilgi veren Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Şerif ÖZONGUN; BAKAnın bölge için öneminden bahsederek Eğirdir MAREMde BAKA destekli projenin ikincisinin yapılacağını söyledi. ÖZONGUN açıklamasında Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı, TR61 Bölgesinin (Antalya, Isparta, Burdur) bölgesel gelişimini hızlandırmak ve kalkınmada sürdürülebilirliği sağlamak üzere 14 Temmuz 2009 tarih ve 15236 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ve 5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanunun 3. Maddesine dayanılarak Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) Müsteşarlığının koordinasyonunda kurulmuş olan kamu tüzel kişiliğine haiz bir kuruluştur. Başlıca amacı kamu ve özel sektör ile sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek, kaynakların yerinde ve etkin kullanımını sağlamak ve yerel potansiyeli harekete geçirmek suretiyle, ulusal kalkınma planı ve programlarda öngörülen ilke ve politikalarla uyumlu olarak bölgesel gelişmeyi hızlandırmak, sürdürülebilirliği sağlamak, bölgelerarası ve bölge içi gelişmişlik farklarını azaltmaktır dedi.
PROJENİN AMACI:
Türkiye meyvecilik sektörü, son yıllarda artan bir ivme kazanmıştır. Özellikle dış satım olanaklarının artması, ticari amaçlı meyve bahçelerinin yaygınlaşmasında önemli rol oynamıştır. Bunda Türkiyenin sahip olduğu, pek çok meyve türünün yetiştirilebilmesine imkan sağlayan ekolojik faktörlerin etkisi büyüktür. Meyve üretim alanlarındaki artışa rağmen kaliteli, sağlıklı standart meyve üretimi ve üretim verimliliği ihtiyaca cevap verebilecek düzeyde değildir. Üretimde kaliteyi ve verimliliği azaltan faktörler arasında; dolu zararı, bitki besin elementlerinin eksikliği ya da fazlalığı, yanlış hasat uygulamaları, hastalık (Karaleke, külleme vb.) ve zararlılar (elma içkurdu, kırmızı örümcek, yaprak biti, gövde kurdu) sayılabilir. Zararlılar kayıplara neden olan faktörerin en önemlilerindendir. Dünyada üretimi yapılan tarım ürünlerinin üçte birinin, zararlılar nedeni ile yetiştirme, hasat ve depolama sırasında kaybolduğu bildirilmiştir. Elma üretiminde en önemli ve ana zararlı elma içkurdudur.
Zararlılara karşı kullanılan mücadele metotları kültürel, biyolojik, fiziksel, kimyasal ve biyoteknik yöntemlerdir. Biyoteknik mücadelede ise kullanılan en yaygın yöntem Çiftleşmeyi Engelleme Yöntemidir. Proje ile biyoteknik mücadele yöntemi yaygınlaştırılacak, bilinçli tarım ilacı kullanımı eğitimleri sonrasında üretici, teknik eleman ve eğitim alan öğrenciler bilgilendirilerek sektör paydaşlarının farkındalığı sağlanmış olacaktır. Böylelikle Eğirdir Gölü havzasında bu yeni teknolojinin kullanımı yaygınlaştırılarak tarım ilacı kullanımı azaltılmış olacak aynı zamanda bölgede üretilen elmanın tüketici açısından güvenilir gıda olması itibariyle marka değeri artırılmış olacaktır.