ÜLKEMİZİN SOSYAL DEVLET ANLAYIŞINA NE DEMELİ..!

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,ÜLKEMİZİN SOSYAL DEVLET ANLAYIŞINA NE DEMELİ..!
Haberin Tarihi: 26.7.2024 12:26:45 - Okunma Sayısı:4070 defa okundu.

Havva Mutlucan Yazdı...

ÜLKEMİZİN SOSYAL DEVLET ANLAYIŞINA NE DEMELİ..!

     Sosyal Devlet, toplumun refahını düzenleyen toplumsal yönden vatandaşın yaşam düzeyini yükseltmeyi amaçlayan devlet modeli olarak karşımıza çıkıyor.

     Tarihimize baktığımızda DEVLETLER savaş, afet, kriz gibi olayların akışı içeresinde önemli görevler üstlenmişlerdir.

     Devletler; sosyal refahın korunması anlamında yukarıda sayılan olumsuz durumların beraberinde getirdiği yoksulluklara karşı, gelir dağılımında adaleti sağlamak ve yoksullukla mücadele ederek, vatandaşın refah seviyesinin azalmaması yönünde çaba sarf ederler……!

     Ayrıca sosyal devletlerin görevi kamu gelirlerini düzenli kullanarak ve kamu harcamalarını düzenli yaparak, toplumdaki gelir düzeyindeki eşitsizlikleri kaldırmaktır.

     Şimdi gelelim günümüz TÜRKİYE’sine:

     Bizim sosyal devlet anlaşımız nasıl?

     En son geçen yıl yaşadığımız asrın felaketi olarak hafızamızda yer alan depremde devletimizin mağdurların yanında olarak sosyal devlet profilini, üzerine düşen görevleri yaparak çizdiğini düşünüyorum.

     (Özel sektörün ve sivil toplum kuruluşlarının da katkısını unutmamak gerekir).

     Fakat ülkemizde sosyal devlet konusunun içeriğine biraz göz atınca bazı vatandaşlara karşı sorumluluk ve görev politikamızda eksiklikler, hatalar, adaletsizlikler yaşandığını alenen görmekteyiz. 

     Ben de buradan okuyucularım aracılığıyla serzenişte bulunuyorum:

     Acaba sosyal devlet anlayışı kimi vatandaşı 3600 günde emekli etmek, kimi vatandaşı “yaşını bekleyeceksin” deyip 9 bin – 10 bin gün arasında prim yatırtıp emekli ettikten sonra ortalama aynı oranda emekli maaşı ödemek mi?

     Ya da emekli sayısının artacağının bile bile EYT çıkartıp çoğu emekli vatandaşı yeni zam ile (Temmuz 2024) yaşanan enflasyona rağmen 12500 TL maaşa mahkûm etmek mi?

     Ya da “olursan devlet memuru ol parayı kap” deyip ortalama 40 bin TL dolayında maaş ödeyip; diğer taraftan daha ağır şartlarda görev yapan vatandaşını asgari ücrete (17.002 TL) mahkûm edip “daha fazla ödeme yapamayız” demek ki? (Özel sektör işverenlerini zora sokarak)

    Ya da aynı iş yerinde çalışan vatandaşını sen Memur’sun şu kadar; sen İŞÇİ kadrosundasın şu kadar maaş deyip SOSYAL ADALETSİZLİĞİ devletin kendi marifetiyle yasalaştırması mı?

     Ya da emeği ile 7/24 çalışan esnaftan vergiyi tam almasına karşın, ayaküstü iş yapan vergiye kayıt olmayıp milyarlarca para kazanıp bir kuruş vergi ödemeyen cambazlara devletimizin göz yumması mı?

     Daha bunun gibi yüzlerce sosyal adaletsizlik….

     Demek ki bizim sosyal devlet anlayışımız işimize geldiği gibi yön vermek…

     Saygılarımla.

Bu Haberi Paylaş



  • Rumuz
    (Rumuz)
    1.8.2024 18:26:27
    Güzel konulara değinmişsiniz. Harika bir köşe yazısı olmuş. Gerçekleri dile getirmişsiniz. Tebrik ederim..
  • Rumuz
    (Rumuz)
    29.7.2024 13:35:28
    Açık yürekliliğinize teşekkür ederiz
  • Rumuz
    (Rumuz)
    27.7.2024 09:18:07
    Sosyal Devlet kavramı ancak şeffaf. dürüst yönetim ile olur
  • Rumuz
    (Rumuz)
    26.7.2024 21:33:21
    Asla sosyal devlet anlayışı yok bizim ülkemizde.. fakirden al zengine ver anlayışı var maalesef..
  • Rumuz
    (Rumuz)
    26.7.2024 21:29:31
    Bildigim bileli emekli dengesizliği var. Önce bu dengesizliğin giderilmesi gerekiyor. %yüzdelik zamlar dengesizliği ucurumu daha da artıriyor..Seyyanen zamla ortalanabilirdi. Ama milletvekilleri,Valiler,Kaymakamlar az alacak diye korktular herhalde. Uçurum dengesizlik iyicene artı.
  • Rumuz
    (Rumuz)
    26.7.2024 15:48:14
    Ülkemizdeki sosyal adalet filmini örneklerle dile getirmişsiniz maalesef her şey ortada
  • Rumuz
    (Rumuz)
    26.7.2024 15:46:25
    Çok güzel konulara değinmişsiniz teşekkürler
Yorum Yap