-EĞİRDİR GÖLÜ'NE, 1 MİLYON 100 BİN ADET YAVRU SAZAN BIRAKILDI
-Vali Baruş: “Eğirdir Gölü tükenirse, buradaki hayat da tükenir”
-“ Eğirdir Gölünü Korumalıyız, Çünkü Başka Eğirdir Gölü Yok”
Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünce yürütülen ‘Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi' çerçevesinde Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü Kepez Birimi tarafından üretilen toplam 1 milyon 453 bin adet yavru sazan balığı (Cyprinus carpio) Eğirdir Gölü, Sütçüler Karacaören I. Baraj gölü, Şarkikaraağaç Örenköy Göleti, Şarkikarağaç Çarıksaraylar Şehitler Göleti, Yalvaç Kozluçay Göleti, Yalvaç Eyüpler Göleti, Gönen Güneykent Uzurdere Göleti ve Keçiborlu göletine salındı.
Mevcut balık popülasyonu destekleme amacıyla 5-10 santimetre boyundaki 1 milyon 100 bin adet yavru sazan balığı Eğirdir Yeşilada açıklarında göle bırakıldı.
Balık salımı programına; Isparta Valisi Aydın Baruş, Isparta İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay İlker Şimşek, Isparta Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Tuğrul, Atabey Kaymakamı Selami Işık, Balıkçılık ve Su Ürünleri Şube Müdürü Arif Bıyık, Eğirdir Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah Ünsal, İl Genel Meclisi Üyesi Abdurrahman Sinap, Eğirdir ilçe Tarım ve Orman Müdürü Ufuk Akçimen, S.S. Eğirdir Merkez Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ayhan Küçükköse, Eğirdir Jandarma Bot komutanlığı ekipleri, Su ürünleri mühendisleri ve balıkçılar katıldı.
Balık salımı töreninde bir konuşma yapan Isparta Valisi Aydın Baruş; “Eğirdir Gölü korunduğu sürece, göldeki su ürünlerinin varlığının devam edecek. Bırakılan balıkların zamanından önce avlanmaması gerektiğini” söyledi.
Vali Baruş şunları iade etti:”Bugün Eğirdir Gölümüzün balık popülasyonunu artırmak için 1 milyon 200 bin civarında pullu sazan ve aynalı sazan yavrusu bıraktık. Böylece gölün balık varlığına ciddi bir katkımız olacak. Hem buradaki doğal yaşam düzgün bir şekilde devam edecek hem de buradan gelir sağlayan su ürünleri kooperatif üyelerimizin ileriki yıllarda iyi bir ürün elde etmeleri için bir katkı olmuş olacak. Göle bıraktığımız balıklar ne kadar sağlıklı bir ortamda büyürlerse, kaçak avcılıktan ne kadar uzak durursak, ki bu konuda gerekli denetimler hem Jandarma ekipleri, hem Tarım il müdürlüğü ekipleri tarafından sürekli yapılıyor. Gölün hem güzelliğini, hem su varlığını, hem içerisini korursak gelecek nesillere daha az zarar almış bir şekilde, daha az tahribat görmüş bir şekilde devretmek şansımız var. Ama bazı hususlara dikkat etmezsek; örneğin ölçüsüz sulama, salma sulama, kullandığımız tarım ilaç atıkların göle bırakma, kullandığımız materyalleri göle atma gibi kirlenmeye sebebiyet verecek diğer eylemleri yaparsak gölümüzün ömrü kısalır. Eğirdir Gölü ilimiz tarımsal sulamasına, meyveciliğe büyük katkı sağlayan bir göl. Buradan sulama yapan binlerce çiftçimiz var. 10 binlerce hektar Eğirdir Gölünden sulanıyor. Sulamada da modern teknikler kullanmamız gerekiyor. Kapalı sistem sulamalara geçiş çalışmalara var. DSİ genel müdürlüğü tarafından ciddi yatırımlar yapılıyor. Diğer taraftan da vatandaşlarımızın bireysel olarak damla sulama sistemine geçmesi konusunda da il tarım müdürlüğümüzün bilinçlendirme çalışmaları var. Bunu tüm insanlarımızı duyarlılığı oluşturmaya çalışıyoruz. Burası Eğirdir için, Isparta için güzel bir turizm bölgesi. Eğirdir Gölü’nün doğal güzelliğini görmek isteyen, rengarenk özelliklerini görmek isteyen Türkiye’nin dört bir yanından insanlarımız buraya ziyarete geliyorlar. Hatta yurt dışından da burayı ziyaret edenler var. Dolayısıyla Eğirdir ilçesi için önemli bir geçim alanı, ama koruduğumuz müddetçe. Çok iyi korumalıyız. Maalesef iklimimiz radikal ısınmadan dolayı, kuraklığın artmasından dolayı su varlığı her geçen gün azalıyor. Azalmayı minimuma indirebilme şansımız olduğu yerlerde, çalışmalar yapmaya gayret gösteriyoruz. Örneğin tarımsal sulamada kullanılan su miktarını azaltıyoruz. Yine buradan Isparta merkezi içme suyu olarak kullanıyor. Yine Isparta insanını suyu tasarruflu kullanılması konusunda belediye işbirliğinde çağrılar yapıyoruz. Gölden ne kadar az su çekersek, buradan kaybolan su miktarını bir nebze de olsa azaltmış oluyoruz. Ama bizim elimizde olmayan iklim koşulları söz konusu. Burada yaklaşık 450 milyon metre küp civarında su buharlaşmayla havaya karışıyor. Bu 450 milyon m3 suyun tamamını yağışlar yoluyla, gölün dibinde bulunan kaynak suları vasıtasıyla sağlamak mümkün değil şuanda. Bu iklim şartlarında su kullanımını ne kadar azaltırsak o kadar iyi olacak.
Önümüzdeki yıllarda Eğirdir Gölüne su takviyesi projesi var. Aksu beldesinden. Yaklaşık yıllık 40 milyon m3 ekstra bir su sağlanacak. Bu da göle katkı sağlamış olacak. Göldeki suyun da tazelenmesi lazım ekstra kaynaklarla. Hem göldeki canlılığına katkı sağlıyor dışarıdan gelen kaynaklar. Bu yöntemle burayı biraz daha koruyabilirsek çok mutlu olacağız. İklim değişikliği farklı bir trende döner. Çünkü sadece Eğirdir Gölünü etkilemiyor, derelerimiz, içme suyu olarak kullandığımız kaynak sularımız azaldı. Bütün insanlığın geleceğini risk altına sokabilecek kıtlığa doğru gidiyoruz. Bunun zararını minimuma indirmek için tasarruflu su kullanımı konusunda vatandaşlarımıza farkındalık oluşturmak amacıyla çalışmalarımıza önem vermemiz lazım. Eğirdir’imizi canımız gibi koruyalım çünkü başka bir Eğirdir Gölü yok. Eğirdir gölü zarar görürse, tükenirse buradaki hayat da ileride tükenir” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yetkililerinin Eğirdir’e gelip incelemelerde bulunduğunu da söyleyen Isparta Valisi Aydın Baruş: “Dün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından bir heyet geldi. Şu anda suların azalması ve havaların sıcak gitmesi sebebiyle aşırı bir otlanma var göl içerisinde. Bu aşırı otlanma tabi ki gölün üzerinde turistik geziler için kullanılan tekneler için, burada geçimini sağlayan balıkçı teknelerimiz açısından zorluk oluşturuyor, risk oluşturuyor. Ayrıca da gölün su yapısının bozulmasına neden oluyor çürüyen otlar. Çünkü burası içme suyu kaynağı aynı zamanda. Bu otların temizlenmesi konusunda bir rapor hazırlıyorlar. Bu raporun sonucuna göre Ulaştırma Bakanlığının katkılarıyla burada bir temizleme çalışması gündeme gelecek. Bunun yanında gölün dibindeki birikimleri biraz daha azaltılması için Çay köyü deresinden gelen çamurların temizlenmesi için Tabiatı koruma Varlıklarından izin istemiştik. O iznimizde geldi ve belediyemiz orada bir temizlik çalışması yapacak. Gölün kendi kendine temizlemesinin de imkanını vermemiz gerekiyor. Zamanında derelerin, çayların getirdiği birikimleriyle oluşuyor. O da gölün su kalitesini ve su varlığını olumsuz etkiliyor. Bunları takip edeceğiz. Eğirdir Gölüne yapacağımız azami katkıyı yaparız. Elimizden gitmesin bu göl. Burası bizim her türlü hayat kaynağımız. İçme suyu, tarımsal sulama, doğal güzellik, içerisinde yetişen su ürünleri ile birlikte. Gölümüz giderse, Eğirdir ilçesinin ekonomik hayatı ve yaşam zevki kötüye gider. Eğirdir’lilerden ricam gölün kirletilmesine müsaade etmesinler. Her hangi bir kirleten birini görürlerse mutlaka 112 Jandarma komutanlığımıza, il tarım orman müdürlüğümüze haber versinler. Bizler de gereken eylemleri zamanında tatbik edelim” dedi.
-EMEL TURAN KARTAL-