ISPARTA’NIN DAŞÖZ’LÜ YILLARI…
Zeki TARHAN – ANKARA
Dördüncü Bölüm
TARHAN - Davras Kayak Merkezimiz, ülkemizin kayak sporunun yapıldığı en önemli merkezlerdendi. Bu gün gelinen nokta ile Isparta'da valilik yaptığınız dönemleri göz önüne aldığınızda, Davras potansiyelini nasıl değerlendiriyorsunuz?
DAŞÖZ - Davras'a özel bir önem verildi. Davras'ın, hem Isparta’lılar için, hem de Isparta'da okuyan üniversite öğrencileri için Antalya için önemli bir cazibe merkezi olacağı düşünüldü…
***
TARHAN – Davras’a Su götürmek, önemli bir sorundu sanırım.
DAVRAS, Bakanlar Kurulunca, turizm merkezi ilan edilmiş bir yerdi. Bizden önce de orada, önemli çalışmalar yapılmıştı.Yol açılmış, Gençlik ve Spor Bakanlığınca da bir sosyal tesis yapılmış ve İl Özel İdaresince kayakçılar için bir babylift kurulmuştu. Bizim dönemimizde de, büyük telesiyej yapılarak sezon süresi uzatıldı, alandaki su yetersizliği giderildi,yeni su kuyuları açıldı.( Bu su meselesi ayrı bir hikaye) Teknik elemanların çoğu, burada sürdürülebilir su olmadığını, EĞİRDİR GÖLÜ' n den su alınması gerektiğini söyledi.
***
DAVRAS, Eğirdir Gölü manzaralı. Ve bu, çok değerli bir tablo. Ancak Eğirdir Gölü'nden Davras'a su çıkarmak, çok maliyetli bir iş ve işletme giderleri özel sektör için kullanma ücretleri çok yüksek olacaktı. Çünkü, en az Bunun neticesinde, farklı bir hikâye ve çalışmayla açılan kuyulardan 2-3 tanesinden ciddi miktarda su elde edildi iki -üç terfi istasyonu gerekiyordu. Bu da çok yüksek enerji sarfiyatı demekti. Farklı bir hikaye ve çalışmayla, bu olumsuzluklardan dolayı Eğirdir Gölünden su alınmazdı. Bu sular, özel sektörün ve üniversitenin orada yatırımlar yapmasının önünü açtı. Ayrıca; bu suyun bir bölümü de Çobanisa Köyü'ne verilerek, su sorunu çözüldü. Daha sonra, ÇOBANİSA KÖYÜ'nün "TURİZM KÖYÜ" olarak geliştirilmesi, Davras Yolu'nun iyileştirilmesi, ağaçlandırılma, telesiyej, cafe ve seyir terası yapılması gibi çalışmalar yürütüldü…
Davras çalışmalarında, sayın Erkan Mumcu'nun maddi manevi büyük destekleri olmuştur. Kendisine buradan bir kere daha teşekkür ediyorum.
DAVRAS'ın kayak sezonu dışında da alternatif kullanımimkanları, (Muhtelif EKOTURİZM uygulamaları) geliştirilmelidir.
Beşinci Bölüm
TARHAN - Elmanın başkentinde, “MEYVECİLİK DANIŞMA KURULU” adında bilimsel bir kurulun oluşturulması, meyveciliğimizin, bilhassa elmacılığın gelişmesine ne tür katkılar sağladı?
DAŞÖZ – Isparta,Türkiye’ nin en çok elma üreten ili, ELMANIN BAŞKENTİ!!! Isparta’ da ticari elmacılığın başlangıcı, 1950’ li yıllara gitmektedir… Halil ÜSTÜN isminde bir ziraat Teknisyeninin öncülüğünde çok büyük çalışmalar yapılmış. (Heykeli dikilecek insan)
Ancak zaman içinde, bu elmalar (Starking ve Golden) verimden ve ticari getiriden uzaklaşmıştır. Daha yeni elma türleri ortaya çıkmış, bodur ve yarı bodur meyvecilik gelişmeye başlamış, DAMLA SULAMA teknikleri de uygulamaya sokulmuştur…Bütün bu gelişmeler karşısında, gerekli dönüşümün sağlanması, halkın aydınlatılması, örnek bahçelerin kurulması ve benzeri amaçlarla bir MEYVECİLİK DANIŞMA KURULU oluşturulmuştur.
***
TARHAN – Bu Kurulda kimler görev aldı, nasıl bir oluşumdu?
DAŞÖZ – Bu Kurulda; Vali, Vali Yardımcısı, SDÜ/ Ziraat Fakültesi Öğretim elemanları, İl Tarım Müdürlüğü elemanları, Ziraat Odası Temsilcileri, Önder Çiftçiler görev almıştır. Bu Kurul; Isparta Meyveciliğinde çok önemli hizmetler yapmıştır. Halil ÜSTÜN’ den sonra yürütülen en önemli çalışmalardır. Bu Kurulda görev alan; Abdullah KANKAYA, Sedat KOLCUOĞLU, Attila AŞKIN, Mehmet Ali KOYUNCU, Fatma KOYUNCU ve daha birçok Kurul Üyesi arkadaşımızı buradan sevgi ile, şükranla ve taktir duygularımla anmak isterim…
Elmacılık alanındaki çalışmaların bir benzeri, KİRAZ MEYVECİLİĞİNDE de yapılmıştır. Bugün için Isparta, Kiraz konusunda da önemli bir ildir.
-SON-