EĞİTİM CAMİASINDA KILIK - KIYAFET
Sivil toplum kuruluşlarının (sendikalar) yoğun çabası ile 2013 yılından itibaren kılık-kıyafet özgürlüğü adı altında “sivil itaatsizlik” uygulaması başladı. Eğitim öğretim camiasında görev yapan özellikle öğretmenlerimiz tarafından memnuniyetle karşılandı.
Artık okullarımızda o alışık olduğumuz;
Erkeklerde; ütülü takım elbise giyme, kravat takma, temiz ve boyalı sandalet tipi ayakkabı giymeme zorunluluğu,
Bayanlarda; kolsuz ve çok açık yakalı gömlek, bluz veya elbise ile kot ve benzeri pantolonlar giyilmemesi, etek boyu dizden yukarı ve yırtmaçlı olmaması, sandalet tipi ayakkabı giyilmemesi gibi, yönetmelik bir bakıma rafa kaldırıldı.
İlk etapta vatandaş olarak denildi ki: “Tabiiki aşırıya kaçılmadığı sürece kişilerin giyim ve kuşamlarıyla uğraşılmaması güzel bir uygulama.”
İdareci ve öğretmenlerimiz kılık kıyafetle ilgili “sivil itaatsizlik” uygulamasını (istisnalar hariç) kendilerini o kadar kaptırdılar ki! Okullara gidildiğinde bir an tereddütte kalınabiliyor.
Acaba okulda ki kişilerin hangisi öğretmen, hangisi öğrenci, hangisi öğrenci velisi vb. diye;
Özellikle de bazı eğitim çalışanlarımız kılık–kıyafet özgürlüğünü o kadar abarttılar ki erkek öğretmenlerimizde saç sakal birbirine karışmış, değişik türde tişörtler, kotlar (bazıları yırtık), ayakkabılar almış başını gidiyor.
Bayan öğretmenlerimizin bazıları sanırsınız defileye gelmişler!
Giyim kuşamları maalesef……!
Vatandaş bile düğüne, bayrama giderken giyim kuşamlarına dikkat ederken,
Eğitim camiamızın bu yaptığı nedir?
Bilinmesi gereken, geldiğimiz yer eğitim öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirildiği; bir bakıma kutsal kabul ettiğimiz KURUM ve OKULLAR…!
İşin ilginç tarafı, kılık kıyafette istisnalar hariç, uygunsuz kıyafetle gelmiş eğitimcilerimizin çocuklarımıza örnek olması gerekirken bu da ne böyle!
Öğrencilerimize deniliyor ki! Okula gelirken düzgün giyinin. Efendim kot giymek yasak, tişörtler aynı tip olacak (okul armalı), saç sakal nizami olacak. Çok güzel, veli olarak hiç tereddüt etmeden destekliyoruz.
Amaaaaa!
Çocuklarımıza eğitim/öğretimi verecek, onların örnek bir kişilik sahibi olmaları konusunda gayret edecek öğretmenlerimizin ne bu hali!
Bu işte bir gariplik yok mu?
Çoğu konuyu istismar ettiğimiz gibi maalesef giyim – kuşam serbestliği konusunda da Eğitim camiamız sınıfta kalmış gibi görünüyor.
Saygılarımla...