GÖLLERİMİZ NİÇİN KURUYOR?

                                                     Zeki TARHAN – ANKARA

                                                             İKİNCİ BÖLÜM

• Semra TAŞKENT : Çok güzel Zeki bey. Gölümüzde etçil balıkların yerine otçul balıklar olmalı. Levrek (Dişli Balık ) Eğirdir Gölü’ne ait bir balık değil, yok edilmeli. Dişli balık, gölün ekolojik dengesini bozduğu için, bir gölün uzun vadede kurumasına neden olabiliyormuş. Dişli balık yüzünden gölümüzün doğal balıkları giderek azaldı ve yok oldu. Bizim doğal balıklarımız, gölün çıkış gözlerini temizleyen, yosun – ot yiyen balıklarımızdı. Gölümüzü temizleyen bu balıklar yok oldu maalesef. Ve bu balıklarımız çoğalıyor, çoğaldıkça da gölün gözleri tıkanmıyordu. Yanlış kullanımlar engellenirken, Dişli balık Levreğin de yok edilmesi gerek. Benim çocukluğumda şahit olduğum, sonra Dişli balığın göl için zararını öğrendiğimden bilgimi aktarmak istedim.
• Muammer AKGÜL : Teşekkürler… Burdur ve Eğirdir Göllerini besleyen Derelere çok sayıda Gölet yapılması, yanlış tarım politikası, iklim değişimi, kar yağışının azalması vs. Göllerin kurumasına neden olmuştur.
• Abdürrahim KURUCU: Tespitlerin hepsi üç aşağı beş yukarı doğru. Yapabileceklerimizi yapmalıyız derken; Gölden ve diğer alanlarda da sudan istifadede, şahsın kendisine fayda duygusunun baskın olduğu çoğu kişilerde görülmekte. Tabii buda o şahsın karakteri ve tabiata karşı duygusu ile orantılıdır. Hani deriz ya; “Bir insanda Allah korkusu olmaz ise neye yarar?” diye. Burada, “Allah korkusu” diye bir anlayışın yerine, “topluma fayda bilincinin, şahsi faydadan önde gelmelidir inancının yerleşimi” olmalıdır diyorum.
• Alparslan TEKBAŞ: Ülkemizin içme ve kullanma suyu varlığının büyük çoğunluğunu doğal Göller oluşturmaktadır. Bunların yanında oluşturulan yapay göletler ve baraj gölleri de vardır. Doğal Göller yağışla beslenirler. Yapay Göletler yapıldığında, yağmur suları doğal göllere gideceğine, buralara gitmektedir. Suni Göletlere karşı değilim fakat; “Tarımda popülist projelere yer verilmemelidir.” “1000 Günde 1000 Gölet” projesi gibi projelerin teknik olarak, gerekli altyapı çalışmaları yapıldıktan sonra uygulaması yapılmalıdır. Ancak gerekli teknik çalışmalar yapılmayınca, DOĞAL DÖNGÜ bozuluyor.
• Dr. Nevzat ÖZGÜR : Göllerin kurumaya doğru yönelmesinde, küresel ısınmanın önemli rol oynadığı bilinmektedir. Biz insanlar, fazla miktarda yer altı suyunu hakkımız olmadığı halde, hovardaca kullanarak gölün beslenmesini engelliyoruz…Kayıt dışı izinsiz su sondajları ile de su yönetimi prensiplerine itibar etmeyerek, göllerin tabandan beslenmesini engelliyoruz… Bu şekilde göller kurutulurken, biyolojik çeşitliliğine de zarar veriyoruz… Ve bu ortamlarda yaşayan endemik canlı türlerine, onarılmayacak derecede zarar veriyoruz…Tarımsal sulama; vahşi, bilinçsiz ve hatta yetiştirilen bitkilere de zarar verici şekilde gerçekleşmekte ve göllerin kurumasının da bir başka nedenidir. Tüm ülkemizde mümkünse, az su ile hayatta kalabilen bitki türleri tercih edilmelidir. Çünkü ülkemiz; SU FAKİRİ BİR ÜLKEDİR. Bunun en iyi örneklerini Cape Town’ da (Güney Afrika ) gördüm. Aynı şekilde, ülkemizde hemen hemen her yere kurulan HES’ ler ve lüzumsuz Göletler de göllerin kurumasında önemli roller oynamaktadır… Göllerin doğaya zarar verebilecek çok fonksiyonlu kullanma işlevine derhal son verilmelidir.

                                                  ----- 0 ----

Bu Haberi Paylaş

Yorum Yap