GÖL GİTTİ, SU SAMURU GELDİ!!!
GELİŞİ DE GİDİŞİ DE HABER OLDU!!!
Zeki TARHAN Ankara’dan bildiriyor
Biz yazar / çizer takımı, şeytanın avukatlığını yapmayı severiz. İlk, Kovada kanalını baypas yapan “KANAL EĞİRDİR”de görülüp, sonradan Kovada kanalına geçen SU SAMURU babası, BOĞAZOVA’ya paralel uzanan 22 kilometre uzunluğundaki Kovada kanalının Balkırı (=Cire ) köyü yakınlarında ve Kovada yolu üzerinde, büyük bir olasılıkla motorlu aracın çarparak, ne yazık ki ölümüne neden olduğu anlaşılıyordu…
***
Bir doğa korumacı ve çevreci bir kişi olarak, elbette ki üzüldüm. Temiz sularda yaşayan ve temiz suyun göstergesi olan Su Samurunu, Eğirdir Gölü'ne aşılamak yada transfer etmekle; Eğirdir Gölü'nün “temiz olduğu” mu kanıtlanmak isteniyordu?!!! Su Samuru örneği; ne olacaktı?!!! Su Samurunu; niye / neden kurtaramamıştık?!!! Niçin Su Samurunun "EKOLOJİK İSTEKLERİ"ni göz önüne alamadık?!!!
***
…Evet evet, Ve niçin bilmiyorduk, Su Samuru’nun ülke olarak taraf olduğumuz IUCN (=Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği ) ve Bern Sözleşmelerini niçin yerine getirmiyor / getiremiyorduk?!!!
…Ve niçin av yasaklarına uymuyor, Su Samurunu koruyamıyorduk?!!! Baba Su Samurunun ailesini koruyabilecek miydik?!!! “Aile mefhumu” Su Samurunun en önemli karakteristik özelliği idi.
Gelin burada, TTKD (=Türkiye Tabiatı Koruma Derneği ) Bilim ve Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. İrfan ALBAYRAK’a bir kulak verelim:
"Daha önce Eğirdir’de rastlanan ve görüntüsü ile haber olan su samuru (Lutra lutra) maalesef ölü bulunmuş. Burada su samurunun ilk görüntüsünün haber olması için acele edildiği kadar derhal emniyetini sağlama yoluna gidecek bir gayret olsaydı belki hayvan kurtulabilirdi. Onun davranış özelliklerini ve ekolojik isteklerini göz önüne alarak küçük çapta bir araştırma yapılabilirdi. Su samuru taraf olduğumuz IUCN ve Bern sözleşmeleri uyarınca koruma altındadır ve avlanması yasak bir türdür. Bu hayvan erkek olduğuna göre bir eşi ve 4 veya 5 yavrusu olmalı. Bu ailenin bir ferdi öldüğüne göre diğerlerinin akibeti ne olacak. İlk görüntüsü haber olduğunda bazı hususlarda hassasiyet gösterilmesi gerektiğine vurgu yapılmıştı. Şimdi hayvan öldü gene haber oldu. Türlerin nasıl tahrip olup soylarının nasıl yavaş yavaş yok olduğuna dair bir örnek teşkil ediyor. Hiç değilse sahiplenen bir kurum bu hayvanın tahnitini yaptırabilir ve iskeletinin saklanmasını sağlayabilir. Diğer yandan aile fertlerinin kazalara kurban gitmesini önleyecek bir uyarı levhasının yol kenarlarına yerleştirilmesinin zamanı olduğunu ifade etmek istiyorum. Ölü su samurunun boyunun 120 cm olduğu ifade edildiğine göre ergin bir bireymiş ve ailenin de babası imiş. Zira aile hayatı su samurunun karakteristik özelliklerindendir. Temiz sularda yaşayan gösterge türlerden biri olan Lutra lutra dünyadaki 13 su samuru türünden biridir. Bundan böyle su yoksa gözümüz gibi koruma altında olsa da su samuru yavaş yavaş kunduz gibi yok olan türler arasına girecektir. Takip edilecek en iyi yol bu haberleri küçümsemeden ilgili mercilerin bir araştırma yapmasıdır. Gerekli önlemlerin yerinde alınması hayvanlara nefes aldıracaktır."