2. BALIKLANDIRMA ŞÖLENİ İLE 250 BİN SAZAN YAVRUSU EĞİRDİR GÖLÜ İLE BULUŞTU

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,2. BALIKLANDIRMA ŞÖLENİ İLE 250 BİN SAZAN YAVRUSU EĞİRDİR GÖLÜ İLE BULUŞTU
Haberin Tarihi: 19.7.2013 18:21:00 - Okunma Sayısı:2660 defa okundu.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü Eğirdir Birimi tarafından üretilen yaklaşık 250 bin pullu sazan ve aynalı sazan balığı yavrusu dün düzenlenen "2. Balıklandırma Şöleni" ile Eğirdir Gölü sularıyla buluştu.

2. BALIKLANDIRMA ŞÖLENİ İLE 250 BİN SAZAN YAVRUSU EĞİRDİR GÖLÜ İLE BULUŞTU

 

            Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü Eğirdir Birimi tarafından üretilen yaklaşık 250 bin pullu sazan ve aynalı sazan balığı yavrusu dün düzenlenen “2. Balıklandırma Şöleni” ile Eğirdir Gölü sularıyla buluştu.

            Dün saat 16:00’da Eğirdir Limanı içerisinde düzenlenen 2. Balıklandırma Şölenine; Isparta Vali Yardımcısı Tahir Demir, Ak Parti Isparta Milletvekilleri Recep Özel ve Süreyya Sadi Bilgiç, Eğirdir Kaymakamı Dr. Yalçın Yılmaz, Eğirdir Belediye Başkanı O. Nuri Özmeral, Tarım İl Müdürü Cenk Şölen, daire müdürleri, Eğirdirli balıkçılar ve vatandaşlarımız katıldı.

            Balıklandırma şöleninde konuşan Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü Eğirdir Birimi Koordinatörü Şakir Çınar, kurumun yeniden bağımsız hale gelmesinde büyük emekleri olan Ak Parti Isparta milletvekilleri Süreyya Sadi Bilgiç ve Recep Özel’e teşekkür ederek başladığı konuşmasında şunları söyledi:

            “Bugün burada Eğirdir Gölü balık populasyonları zenginleştirmek amacıyla toplanmış bulunuyoruz. Uzaktan ve yakından bizi kırmayıp buraya gelen konuklarımıza şükranlarımı sunuyorum.

            Dünya toplumlarının tüketim odaklı yaşam sürmeleri, doğal kaynakların öngörülenden daha kısa sürede erimesine neden olmuştur. Hayatın her aşamasında bir ahenk ve bir düzen olduğu gibi, doğanın da kendine özgü işleyişleri mevcuttur. Doğayı tahrip eksenli bir toplumsal dinamik, doğanın cömertliğini ortadan kaldırmaktadır maalesef. Bu bağlamda sucul yaşam kuşkusuz, doğal dengenin en anlamlı göstergesi durumundadır.

            Yeryüzünde yürütülen her türlü beşeri faaliyet bir şekilde su kaynaklarına ulaşmaktadır. Sularımız tarım, endüstri, turizm, madencilik başta olmak üzere tüm sektörlerin adeta yumuşak karnıdır. Bilinçsiz tarımsal ilaçlama neticesinde, pestisit kalıntıları bir şekilde sularımıza intikal etmektedir. Kentsel atık suların su kütlelerine yaptıkları tahribatı da dikkate aldığımızda durum daha net olarak karşımıza çıkmaktadır.

            Enstitümüzün de içinde bulunduğu bilim camiasının yapmış olduğu araştırmalarda göllerimizdeki su canlılarında gözle görülür bir azalmanın olduğu net bir şekilde ortaya konmuştur. Balıkların besinini oluşturan taban canlılarından balıklara varana kadar, besin zincirinin tüm halkalarında yıldan yıla bir kırılganlık süregelmektedir. Kısaca göllerimizde balık stokları hızla azalmaktadır.

            Gölde şu an itibari ile 16 tür balık mevcut olup, bunlardan 5 tanesi ekonomik değere sahiptir. Diğerleri ekonomik değeri olmayan küçük balıklardır. Gölde baskın balık türü Çim sazanı olarak bilinen Carassius gibelio türüdür. Gölde uzun yıllardır görülmeyen Siraz balığının görülmesi göl için çok sevindiricidir. Fakat göle sonradan giren Gümüş balığı gibi balıkların göle girmesi göl için çok tehlikedir. Göle giren her yabancı balık göldeki mevcut balıkların besinlerine ortak olacaktır. Bu nedenle Eğirdir Gölü’nde ekonomik balık avcılığının sürdürülebilir olması açısından bu husus son derece önemlidir. Halkımızın özellikle balıkçılarımızın bu konuda çok bilinçli ve duyarlı olması gerekmektedir.

            Balıklandırma doğal ortamlarda zarar gören balık populasyonun desteklenmesi amacıyla gerçekleştirilen bir faaliyettir. Eğirdir Gölü’nde 12 kooperatife üye yaklaşık 1000 balıkçı bulunmaktadır. Gölümüz 1985 yıllına kadar kerevit avcılığı daha sonra ise sudak ve sazan avcılığı ile iyi bir üretime sahipti. Balıkçılar kerevit stoklarının çöküşünden sonra sazan ve sudak üzerinde kurdukları av baskısı ile bu stokların çökmesine sebep olmuşlardır. 2008 yılında uygulamaya konan göl yönetim planı kapsamında avcılık yasakları konmuştu.

            Bakanlık ve enstitü olarak bu duruma daha fazla seyirci kalamazdık. Bu amaçla son 5 yılın tamamında, Eğirdir Gölü’nden yakalanan anaçlardan elde etmiş olduğumuz yavru balıkları büyütüp yine Eğirdir Gölü’ne saldık. Son 5 yılda bırakmış olduğumuz balık sayısı 750.000 iken, bu yıl bu sayıyı personelimizin özverili çalışması ile 500.000 adet pre larva ve 250.000 adet de larva takviyesi yapıyoruz. 5 yıl süren gayretli çalışmalarımız neticesinde bugün bu mutlu tabloyu sizlere paylaşmanın haklı gururunu yaşamaktayız. Eğirdir Gölü doğal göllerimiz içerisinde gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı tarafından balıklandırılan tek gölümüzdür. Bunun nedeni ise kiralamaya açık olan yerlerde bakanlık balıklandırma yapmamaktadır. Bu faaliyet bu nedenle önemli bir çalışmadır. Geçmişle karşılaştıracak olursak gölün avcılığa kapatıldığı 2008 yılında adeta gölümüz balıktan yoksunken 2012 yılı verilerine bakıldığında yaklaşık 1000 ton ürün elde edilen bir göl haline gelmiştir. Burada sayın valimizin başkanı olduğu EKOBİR in katkıları büyüktür.

Ancak bu rakamlar bizleri gerçek anlamda tatmin etmemektedir. Zira Eğirdir Gölü 468 km2 yüzölçümü ile Türkiye’nin dördüncü, Su özelliği olarak bakıldığın da en büyük ikici tatlı su gölümüzdür. Kuşkusuz daha fazlasına ihtiyacımız var. Enstitü olarak üretim miktarımızı arttıracak çözümlere odaklanmış durumdayız ve hedeflerimizde bu çözümlerin tümü sırasıyla yerini alacaktır. Bu noktada yerel yönetimlerin maddi ve manevi desteğine her zamankinden daha fazla ihtiyacımız bulunmaktadır. Enstitü olarak vizyonumuzu oluşturduk; Eğirdir Gölü’ne yapmayı düşündüğümüz yatırımlara ilişkin projelerimizi hazırlamış durumdayız. Bu projelerimizi zaman zaman sizlerle paylaşmaktayız. En son olarak Eğirdir Gölü’nün en büyük değeri olan kerevitin kültüre alınması ve doğal stokların takviyesi için hazırladığımız Kerevit üretimi ve işlenmesinde yeni teknolojiler isimli projemiz BAKA(Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı)dan 335.000 TL destek almıştır. Bu proje ile Eğirdir’e Türkiye’deki ilk ve tek kerevit kuluçkahanesi kurulacak ve projenin toplam bütçesi yaklaşık 1,3 milyon lira olacaktır. Bu proje ile kurulan araştırma merkezinde kerevit üzerine ARGE faaliyetleri gerçekleştirilecek ve üretim fazlası kerevitler öncelikle Eğirdir Gölü’ne daha sonra da ülkemizde içerisinde, kerevit olan uygun su kaynaklarına bırakılacaktır. Buradan BAKA genel sekreteri sayın Tuncay ENGİN’e sektörümüze gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkürlerimi iletmek isterim. Bu projelere destek verildiği sürece kazanan daima Eğirdir Gölü, kazanan daima Eğirdir halkı olacaktır.

            Değerli katılımcılar, doğanın tahribatı kendi kendine oluşmadığı gibi, göllerimizdeki balıkların stok miktarı da sihirli değnekle ile istenilen noktaya gelmeyecektir. Kamunun yaptığı çalışmalar ancak halkımızın iştiraki ile anlamlı sonuçlar verecektir. Kanunlarda, yönetmeliklerde, tebliğlerde yer alan hususlara riayet edilmediği sürece bizlerin tek başına çalışmasının bir anlamı maalesef bulunmamaktadır. Zaman yasaklarına, boy yasaklarına, kota sınırlamalarına dikkat edilmedikçe hiçbir zaman arzu edilen seviyeye gelinemeyecektir.

            Bu nedenle Eğirdir Gölü’ne birlikte sahip çıkmalıyız. Elma üreticisinden esnafına, çiftçisinden balıkçısına kadar tüm Eğirdir halkı olarak bu gölü ancak birlikte koruyabiliriz.

            Bakanlık ve enstitü olarak sorunlara yönelik çözüm odaklı misyonumuzla yolumuza devam etmekteyiz. Çalışma heyecanımızın taçlandığı bu anlamlı günlerde sizlerle yeniden birlikte olmak dileğiyle, esen kalın.”

            Daha sonra konuşan Eğirdir Belediye Başkanı O. Nuri Özmeral ise, asıl olanın Eğirdir Gölünü korumak ve istifade etmek olduğunu söyledi. Eğirdir’de kurulu iki araştırma enstitüsünün isimlerinin değiştirilmesi üzerine siyaset yapıldığını söyleyen Başkan Özmeral “Asıl olan isim değil, iştir…” Su ürünleri birimimiz ve Meyvecilik Araştırma İstasyonumuz fevkalade güzel çalışmalar yapıyor. Su ürünleri birimi, Akdeniz Su Ürünlerine bağlı iken şimdi yine eski haline getiriliyor, onaylanması bekleniyor, bugün göle salınan balıklar hayırlara vesile olsun.” dedi.

            Kaymakam Dr. Yalçın Yılmaz ise, “Bugün burada sembolik bir balık salımı yapılıyor. Bu balıklar büyüyecek bereket olacak. Aş olacak, iş olacak, vergi olacak, yol olacak. Aç kalana ekmek olacak. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum ve hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

            Ak Parti Isparta Milletvekili Recep Özel ise konuşmalarında Akdeniz Su Ürünleri Eğirdir Birimi olarak çalışan kurumun Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü olarak kararnamesinin çıktığını ve kararnamenin imzalanmak üzere olduğunu belirtti.

            Eğirdir-Isparta duble yolun sıcak asfaltla kaplanacağı müjdesini de veren milletvekili Özel, “İhaleye itirazdan dolayı bir gecikme yaşandı ama bu yolumuz en kısa zamanda sıcak asfaltla kaplanacak” dedi.

            Isparta Vali Yardımcısı Tahir Demir’in konuşmalarından sonra, Eğirdir Gölü’nden temin edilen anaçlardan üretilen, ortalama 3-5 gr. ağırlığındaki sazan ve aynalı sazan balığı yavruları Eğirdir Gölü sularına salındı.

            Dünkü törende yaklaşık 25 bin sazan yavrusunun göle salındığını söyleyen Birim Koordinatörü Şakir Çınar, önümüzdeki hafta içerinde, gölümüzün muhtelif yerlerine toplam 250 bin yavru sazan balığının salınacağını söyledi.

            Tüm emeği geçenleri kutluyor, gölümüze salınan sazan yavrularının bereket getirmesini diliyoruz.

 

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap