Kamışlar, Hayvan Yemi Olarak
Kullanılmamalıdır
Süleyman
Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi
Yrd. Doç. Dr. Erol KESİCİ “Atık su
arıtımında ve kağıt hamurunun ham
maddesi olan Kamışlar ‘Hayvan Yemi’ olarak Kullanılmamalıdır.” dedi. Kesici,
Samanın alternatifinin kamış olmadığını söyledi.
Saman
fiyatlarının yüksek olduğunu belirten çiftçilerin samana alternatif olarak göl
kıyılarında, kanal boylarında ve bataklık alanlarda büyüme gelişme gösteren
kamış ve saz bitkilerini Patoz Makinalarında parçalayarak hayvanlara yedirilmesi çok sakıncalıdır.
SDÜ
Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi öğretim
üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol KESİCİ, konu
ile ilgili olarak yaptığı açıklada şunları söyledi: “Sulak Alanlardaki
Biyolojik Çeşitlilik ile ilgili
araştırmalarda Göller Yöresi’ndeki (Konya, Isparta ve Burdur) göl kıyı alanları ve göl içerisindeki
kamışlık alanların tahrip edildiğini belirlediklerini ve bu konuda yapmış
oldukları araştırmalarda; kamışların, saman ve yem fiyatlarının yüksek olması
nedeniyle bilhassa büyük baş hayvanların beslenmesinde yem maliyetini düşürmek
için yem elde etmek amacıyla yoğun biçimde kesildiğini belirledik.
Günümüzde
modern anlamda kağıt ve karton üretiminde (kağıt hamuru elde edilmesinde)
hammadde olarak kullanılmakta olan kamışların, dam örtüsü ve süs eşyası
yapımında da kullanılan Phragmites australis-kamış türü; sulak alanlarda; göl
ya da nehir kenarında yetişen uzunca ve içi boş bir bitki türüdür.
Kamışların;
balıkların, su kuşlarının, su omurgasız ve memelilerinin beslenmesi, yuva
yapması, korunması ve üreme ortamı sağlayarak yaşamlarını sürdürmeleri yönünden
ekolojik önemi büyüktür.”
Kamışların;
aynı zamanda çok iyi bir oksijen üreticisi olduğunu belirten Kesici; tortu
taneciklerini tuzaklayarak ve sudaki zehirli bileşikleri ve besin maddelerini
bünyesine alarak kirli suların arıtılmasını sağladıklarını/ kullanıldıklarını
belirtti.
Kesici ayrıca; kamışların kıyı ve su tabanında toprak aşınmasını
önlemeleri, doğal manzaraları yönünde önemli bitkiler olduğunu, fakat
kamışların bazı su kaynaklarında aşırı miktarda çoğalmalarının gölün
sığlaşmasına ve dolmasına neden olduğunu
belirterek Sulak alanlardaki bu tip istilacı konumundaki kamışların rastgele değil, mutlaka bilimsel yöntemlerle
(popülasyon-topluluk hesabı-kesim
yöntemi) kesim ve bakımlarının yapılması gerektiğini vurguladı.
Kesici, çok farklı işlevleri söz konusu olan kamışların; yapısındaki
selüloz miktarının çok yoğun olması (sindirim) ve bünyelerinde kurşun vb. ağır
metalleri tutmaları nedeniyle yem
maddesi olarak kullanılmaması konusunda uyarıda bulundu.