EĞİRDİR GÖLÜ KENARINDAKİ BU SALYANGOZLAR DA NEREDEN ÇIKTI!...
SU SALYANGOZLARINDA ARTIŞ MI ?!.
EKOLOJİK BOZULMA MI?
Eğirdir Gölü ve çevresinde yapılan araştırma sonuçlarına göre gölün dip kesimlerinde ve kıyılarda yığınlar halinde canlı- ölü tatlı su salyangozları belirlendi… Eğirdir Gölü’nde araştırmalar yürüten çalışma grubundan Yrd. Doç. Dr. Erol KESİCİ, araştırma sonuçları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bu yıl temmuz ayında başlatılan Eğirdir Gölü dip yapısı ve su bitkileri araştırmasında, konusunun uzmanı olan dalgıçların Eğirdir kesimi, Gelendost - Karaot, Kayaağzı, Barla-Boyalı Çiftliği’nde göl içerisindeki çalışmalarında ve kıyı kesimlerde tatlı su salyangozu topluluklarının kümeler halinde yer aldıklarının belirlendiğini ve bunun göl durumu hakkında önemli bir tespit olduğunu belirtti…
Eğirdir Gölü kıyılarında her bölgede belirlenen su salyangozları...
Kesici, göl çevresinde bilhassa 60- 70 yılı aşkın süredir yaşayan göl kıyı sakinleri ve balıkçılıklarla yapmış oldukları görüşmede, göl kıyılarında daha önceki yıllarda bu şekilde ve miktarda su salyangozlarına rastlamadıklarını ifade ettiklerini belirtti.
SU SALYANGOZLARININ ÖNEMİ,
Kesici; “sulak alanların ekolojik ve ekonomik öneme sahip olan ve hayvanlar aleminin karından bacaklıları (Gastropod) olarak bilinen su salyangozlarından Eğirdir Gölü’nde 12’den fazla türün yaşadığı bilinmektedir.
Su salyangozları göllerin dip kesimlerinde adeta bir çöpçü ve arıtma görevi yapmaktadır. Bu konuda yapılan çalışmalar su salyangozlarının göllerdeki bakteri düzeyini sağlamada çok önemli bir görev üslendiklerini belirtmektedir (Doğanın düzeni- ekolojik denge).
Eğirdir Gölü içerisinde 4-5 cm. boya kadar büyüme gösteren su salyangozları genellikle sazlık alanlarda, su bitkileri üzerinde ve temiz olan zemindeki iri kumluk ve çakıl gibi sert üzerinde tutunarak yaşamlarını sürdürmektedirler.
Eğirdir Gölü
Su salyangozu (Radix türü)
Su salyangozları; Avrupa ve uzak doğu ülkelerinde insan gıdası olarak değerlendirilmektedir. Salyangozlar ayrıca tıpta ilaç-kozmetik sanayinde, kabuklarının ise doğal kalsiyum karbonat içermeleri nedeniyle yem sanayinde, kabuklarının dekoratif olması nedeniyle süs eşyaları yapımında kullanıldıklarından, ticari önemi olan ihraç ürünleri arasında yer almaktadır…” dedi. Tatlı su salyangozlarının yetiştiriciliğinin de yapıldığını ifade eden Kesici, ayrıca; su salyangozlarının olta balıkçılığında ve balık beslemede önemli bir canlı yem olarak değerlendirildiklerini belirtti.
AŞIRI ÇOĞALMA MI? KİRLİLİK SONUCU ÖLÜMLER Mİ? ARAŞTIRILMALI…!
Kesici; son 3 aylık dönem içerisinde göl içerisinde ve kıyı alanlarda yığınlar halinde yer alan ölü salyangozların gölde belirlenen 12 türden sadece Radix peregra (Yıldırım) türüne ait olduklarını tespit ettiklerini belirtti.
Su salyangozlarının genellikle sazlık alanlarda, su bitkileri üzerinde ve temiz olan zemindeki iri kumluk ve çakıl gibi sert cisimler üzerinde tutunarak yaşamlarını sürdürebildiklerini belirten Kesici; Göldeki su salyangozlarının en büyüklerinden olan bu türün, kabuk ağız açıklığının diğer türlere göre çok büyük olmasının bilhassa azot-fosfor miktarı yoğun olan sularda salyangozların nitrata karşı çok duyarlı olmalarının yanı sıra gölün dip kesiminin büyük bir kısmının alglerle kaplı olmasından dolayı, ortamda tutunamamaları nedenine de bağlantılı olarak yaşama şanslarını azalabileceği ve dalgaların etkisiyle de kıyılarda yığınlar oluşturmalarının söz konusu olabileceğini belirtti...
Gölde doğal filtre görevi gören gıcırganlardan sonra su salyangozlarının kayıplarının(!) önemine dikkat çeken Kesici; kendisinin de bu güne kadar göldeki araştırmalarında bu tür olaya rastlamadığını, gölden elbette ticari yönden yararlanılacağını, fakat bunu düşünenlerin gölün geleceğini ve bu tür önemli sorunların nedenlerini araştırmalarının da gerektiğini belirterek, kendilerinin göldeki bu uyarıcı oluşum karşısında, konunun uzmanlarından oluşturulacak bir araştırma grubu ile önümüzdeki yıl çalışmaların başlatılmasını planlayabileceklerini ifade etti…