Dünya Siyasetinde Türk İzleri ve Türk Turizmi
Saygıdeğer Okurlarım,
Fark ettiniz mi bilmiyorum fakat dünya bizi yani Türkiye’yi konuşuyor. Gözler üzerimizde hata yapmamızı bekliyorlar. İçeride ve dışarıda iş birlikçi zihniyetler plan programlar yapıyorlar. Mevcut planlarını revize ediyorlar ve üzerimize kırlangıç kuşu gibi dikine geliyorlar. Evet, yanlış duymadınız kırlangıç kuşu gibi…
Kırlangıç kuşu; rüzgârın esme yönüne doğru kendi uçuş güzergâhını rota ederler. Yani rüzgâr üst bölgeden şiddetli eserse kırlangıç alt bölgeden uçar, rüzgâr alt bölgeden eserse kırlangıç üst bölgeden uçarmış. Herkesin ailesinde çocuklara öğüt dolu hikâyeler anlatan bir karakter olur. Çocukluk dönemlerimde ‘’ dedenden nasihattir diye ‘’ bana rahmetli babaannemin anlatmış olduğu kırlangıç kuşu hikâyesinde olduğu gibi rüzgâr üzerimize doğru dikine esmektedir. Peki dikine gelen rüzgâra nasıl savunma geliştirmeliyiz.
Aslında çok basit, her şey bizden taraftır. Savunma yerine atağa geçme devridir. Dünya düzeni değişiyor. Ve değişen dünya düzeninde dünyanın merkezi; Türkiye, dünya siyasetinin anahtarı Türkiye…
Bunu asla hayalperestlik olarak algılamayın. Gücümüzün ve dünya jeopolitik konumumuzun gücünün farkında olmamız gerekmektedir.
Tarih sayfalarında olduğu gibi her devre adını yazdırmış bir milletiz.
Yapabileceklerimiz, yaptıklarımızın teminatıdır. Sadece çok okumalı, araştırmalı ve gücümüzü sınamalıyız.
‘’ Beyin bir paraşüt gibidir, sadece açık olduğunda iyi çalışır…’’ demiş James Dewar
Beynimizi açık tutmalıyız. Ülkemizi ve dünya ülkelerini iyi tanımalı siyasetlerini iyi okumamız gerekir. O zaman gücümüzü ve yapabileceklerimizin farkına varabileceğiz.
‘’ Geçmişini kontrol eden geleceği de kontrol eder; bugünü kontrol eden geçmişi de kontrol eder…’’ demiş George Orwell
O zaman sihirli anahtar tarihimiz…
Dünya ülkeleri ve siyaset aktörleri plan ve söylemleri tarihte olduğu gibi günümüzde de bizim üzerimize yani Türkün ve Türkiye’nin üzerine seyir gösteriyor. Yer altı ve yer üstü doğal ve zengin değerlerimizin peşinde küresel güçler. Oryantalizmin her türlüsünü silah olarak kullanıyorlar. Bizde savunma geliştiriyoruz. Bence en büyük ve şok etkisi yaratacak savunma şekli atağa geçmektir. Bize ait olan değerlerimizi gün yüzüne çıkarmak, işlemek ve dünya pazarına ihraç etmeliyiz.
Bu noktada Devletimizin yanında olmamız gerekmektedir. Türk Büyüklerimizin dediği gibi Ülkemizde Beka sorunu vardır. Beka sorunu Millet olarak güç birliği ile yaparak çözülebilecektir.
S-400 ler, F-35 ler ve bunun gibi her konu aslında Türkiye’nin ve Türk Milletinin gücünün ne kadar önemli olduğunu dünya ülkelerinin neden bu savunma sistemlerinin bizde olmasını istemediğine dair işarettir. Basit bir gündem değildir. Bu coğrafyada güçlü Türkiye’yi kimse istemiyor, korkuyorlar Türk Milletinden. Tarih nükseder tekrar dünyaya hükmeder endişeleri vardır. Biz, bu endişeler konuşulurken atak yapmamız gerekiyor.
Peki, Dünya Siyaseti Böyle Seyir Ederken Türk Turizmi Ne Durumda?
Tabi ki, değişen bir şey yok. Turizmde de durum aynıdır. Elimizde Anadolu gibi bir Destinasyon var…
Anadolu medeniyetler beşiği, sosyal-kültürel birçok değer…
Elimizde işlenmeyi bekleyen cennet ülkemin bakir alanları…
Modernize edilmiş fakat yöresel motifler işlenmiş butik yerler, işletmeler…
Türk Mutfağı gastronomi cenneti…
Saymakla bitmiyor…
Türkiye Tanrı tarafından verilmiş Altın Tepsi, sadece biraz işlenmesi gerekmektedir. Unutmayalım turizm gelişirse, Ülkemizde gelişir. Bizimle uğraşan küresel güçler ülkemizde Türk Turizminin de gelişmesini istemiyorlar.
O zaman Türk Turizminde de Türk Siyasetinde olduğu gibi atak yapmak gerekmektedir. İnsanlığın kimyasında olduğu gibi en zayıf dönemlerimiz en güçlü olduğumuz dönemlerdir.
Dünya Turizminde isim yapmış Tuı ve Thomas Cook, iki büyük dev kuruluş. Geçtiğimiz günlerde Tuı Almanlardan Ruslara, Thomas Cook da İngilizlerden Çinlilere geçmiştir.
Yani dünya düzeni değişirken Dünya Turizmi de değişmektedir. Siyaset ve Turizm paralel seyir göstermektedirler. Çünkü Turizm, Bacasız Sanayi her ülkenin ekonomik değeri için lazımdır. Siyaseti elinde tutmaya çalışanlar turizmi de beraberinde götürüyorlar.
Bizim neyimiz eksik o zaman?
Eksik yok fazlamız var. Bu yüzden küresel güçler bizi hedef alıyorlar. Değerlerimiz ile birlikte Millet olarak güç birliği yaparak yenidünya düzeninde yer almamız ve tarihe altın harfler ile yazılmamız gerekmektedir. Çünkü tarihin bize bıraktığı kutsal misyon ve vizyon bunu gerektirir.
Türkün Hayal Edip Başaramayacağı Hiçbir Şey Yoktur.
Yeni Dünya Düzeni; Türk için, Türk’e Göre, Türk Tarafından Olsun…