'İsrail Sazanı' ile mücadele için eylem planı oluşturulacak

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,'İsrail Sazanı' ile mücadele için eylem planı oluşturulacak
Haberin Tarihi: 28.11.2013 09:07:00 - Okunma Sayısı:2790 defa okundu.

Halk arasında "İsrail Sazanı" (Takoz) olarak bilinen Carassius Gibelio türü, istilacı yapısıyla Türkiye'nin en büyük göllerinde besin paylaşımına zarar veriyor.

'İsrail Sazanı' ile mücadele için eylem planı oluşturulacak

 

            Halk arasında "İsrail Sazanı" (Takoz) olarak bilinen Carassius Gibelio türü, istilacı yapısıyla Türkiye'nin en büyük göllerinde besin paylaşımına zarar veriyor.      +

            Halk arasında "İsrail Sazanı" (Takoz) olarak bilinen Carassius Gibelio türü, Türkiye'nin en büyük gölleri olan Beyşehir, Eğirdir, İznik, Uluaabat ve Manyas'ta yüzde 85'e varan oranlarda hakimiyete sahip.

            Eğirdir Su Ürünleri Araştırma İstasyonu Müdürü Şakir Çınar, yaptığı açıklamada, halk arasında "İsrail Sazanı" olarak bilinen Carassius Gibelio'nun, Türkiye'nin bazı iç sularında doğal olmayan ve istilacı özellikler taşıyan bir tür olduğunu söyledi.

            İsrail Sazanı'nın girdiği Göle çok hızlı adaptasyon sağlayarak gölde hakim tür olabildiğini anlatan Çınar, türün iç sularda su ürünlerinin habitat ve besin paylaşımına zarar verdiğini kaydetti.                              İsrail Sazanı'nın 1 yaşına geldiğinde cinsel olgunluğa ulaşabildiğini ve ağırlığının yüzde 30'u kadar yumurta bırakabildiğine dikkati çeken Çınar, "Bir kilogramlık balık 200-250 bin yumurta bırakıyor. Bu, su ürünleri açısından bakıldığında gölde birkaç çift olan balığın birkaç sene sonra milyonlarca balık olarak karşımıza çıkması anlamına geliyor" dedi.

            İsrail Sazanı'nın ilk kez 1990'lu yıllarda Türkiye iç sularında görüldüğünü bildiren Çınar, 2000'li yıllardan itibaren bu balığın ticaretinin yapılmaya başlandığını belirtti.

İsrail Sazanı varlığının özellikle Türkiye'nin en büyük tatlı su gölleri Beyşehir, Uluabat, İznik, Manyas ve Eğirdir'de sorun olduğunu ifade eden Çınar, şöyle konuştu:

            "İsrail Sazanı, Beyşehir Gölü'nde yüzde 85, Eğirdir Gölü'nde yüzde 66, İznik Gölü'nde yüzde 47, Uluabat Gölü'nde ise yüzde 15 oranında paya sahip. İsrail Sazanı, Beyşehir, Eğirdir, İznik, Uluaabat, Manyas göllerinde tamamen dominant bir tür olarak göze çarpmaktadır. Av ve popülasyon miktarlarına bakıldığında birey dağılımlarında tamamen göllere hakim oldu. Ortamdaki besin kaynakları İsrail Sazanı tarafından tüketilmemiş olsa diğer balık türleri daha rahat hareket edebilecek. Bu türle arasındaki rekabetten dolayı sazan balığı göllerimizde gittikçe azalmaktadır."

            Çınar, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğünce (TAGEM) geçtiğimiz günlerde ana konularından biri "İsrail Sazanı" olan balık çalıştayı düzenlendiğini dile getirdi.

            Genel müdürlüklerinin İsrail Sazanı ile ilgili projeler geliştirmeleri için talimat verdiğine işaret eden Çınar, "Önümüzdeki süreçte bu konuda projelerimizi yapıp bakanlığa sunmayı, istilacı türlerle ilgili eylem planı oluşturmayı hedefliyoruz" dedi.

            İstilacı türlerle mücadelenin kolay olmadığını vurgulayan Çınar, hazırlanacak eylem planının sadece kamu değil, sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler ve balıkçılar ile yürütüleceğini, istilacı tür oranını göllerde en aza indirmeyi amaçladıklarını sözlerine ekledi.

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap