GÖL NASIL KURTULUR? (3)
Adem KAYAN
CHP Belediye Başkan Adayı
Isparta
gibi yapay olarak sürekli büyütülen bir tüketim merkezi yerine Eğirdir Göl
Havzası ilçelerinin gelişmesine destek verilmesi ülke ekonomisine daha fazla
katkıda bulunacaktır. Bu konuyu Üniversite
tarafından bir tez çalışması şeklinde incelendiğinde bölge ekonomisinin adeta
ABD tarafından bilinçli bir şekilde yokedilmeye çalışıldığı iddia edilebilir.
Mevcut
göl koruma yasasının devam ettiğini, otçul balık yerine etçil balıkların
üretiminin sürdürüldüğünü, gölün sularının Isparta'ya aktarılmasına göz
yumulduğunu bu suların tekrar göle kazandırılmadığını düşünelim... Sonuçta NASA raporları 2019 yılında Eğirdir
Gölünün kuruyacağını ifade ediyor... Bu
konu basına defalarca yansımış veya yansıtılmıştır. Çünkü ABD bu gerçekleştiği takdirde bilimsel
bir öngörüden takdir de toplayacaktır.
Aşağıda
belirtilen tedbirler alındığı takdirde Eğirdir ve Kovada gölleri ebediyen bir
cennet olarak kalacak ve ülke ekonomisinin parlayan yıldızı haline gelecektir.
-
Öncelikle Zürih, Biwa gibi göllerin nasıl korunalı hale getirildiği tespit
edilmeli ve yaklaşık 300 km sahil şeridi bulunan göl dev borularla
kuşaklanmalıdır. Böylelikle göle
herhangi bir kirlilik ulaşmadan Kovada Gölünden de ileriye aktarılma şansı elde
edilmiş olur. Bu kapsamda mevcut uyduruk ve yetersiz arıtma tesisi Kırıntı Köyü
bölgesinde planlanabilir.
-
Gölün kuşaklanması ile paralel olarak gölün en derin bölgeleri ihale ile otçul
tatlı su balıkçılığına tahsis edilmelidir.
Böylelikle en derin bölgede görülen yosunlaşma ile mücadele başlatılmış
olacaktır.
-
Gölün dip kirliliğinden tıkanan bazı gözlerini tekrar açabilmek ve göldeki
aşırı balçıklaşmayı temizleyebilmek için kanal ve Isparta'ya verilen su
pompaları en derin bölgeye aktarılmalı, balıkçılığın etkilenmemesi için
pompaların etrafında gerekli koruyucu tedbirler alınmalıdır.
-
Isparta, Camili Yayla, Sevinçbey gibi yakın bölgelerdeki temiz ve kullanılmış
su kaynaklarının derelere serbestçe akıtılması yerine Eğirdir Gölüne kazandırılması
sağlanmalıdır.
-
Göl etrafındaki bozuk orman arazileri Belediyelere iskan için tahsis edilmeli
ve yapılaşma kıyı şeridinden uzakta tutulmalıdır. Bu tedbirlerle kanalizasyon kirliliğinin ve
akımının yaratacağı olası bakım ve onarım giderleri azaltılmış, kıyı şeridi
kamusal kulanım için muhafaza edilmiş olur.
-
Eğirdir - Kovada gölü arasındaki kanal yanları taş duvarlarla örülmeli ve kanal
içindeki bitkilerin yarattığı kirlilik önlenmelidir.
-
Kovada gölünün bataklıktan halinden kurtulabilmesi için İzmir Körfezinin
temizlenmesi sürecine benzer bir tedbirler silsilesi takip edilmelidir.
Yukarıda
belirtilen tedbirler oldukça maliyetli görülebilir. Unutmayalım ki Eğirdir Gölü ile Kovada gölü
arasındaki arazinin ortasından kanal açılması o günün şartlarına göre oldukça
pahalı görülmüştür. Ancak sonuçta elde
edilen ekonomik fayda her türlü tartışmayı kesebilecek niteliktedir.
Çağrım
şudur:
EKOBİR
için yeni bir vizyon ve liderlik gerekmektedir.
Bu vizyon ve liderlik Eğirdir Belediye Başkanlığı veya Valilik
tarafından yerine getirildiği takdirde başarı mümkün olabilir. Çünkü yapılacak
işler bir yandan DSİ gibi devlet kurumlarını da kapsayan dev projeler anlamına
gelmekte, diğer taraftan da göl havzasındaki kirliliğin temizlenmesi için halk
desteğinin gerekliliğine işaret etmektedir.
Tarihsel olarak Eğirdir Gölü havzası medeniyetlerinin merkezi Eğirdir
olduğundan liderlik konusunda tarihsel sürecin doğal seyrinin takip edilmesinde
ve desteklenmesinde onlarca fayda vardır...
Sayın
Valim lütfen bu çağrıya kulak verin ve EKOBİR'i öksüz ve yetim bırakmayın.