Okullar ne zaman açılacak?
2017-2018
eğitim öğretim yılı çalışma takvimine göre okullar 18 Eylül 2017 Pazartesi günü
başlayacak.
MEB
2017-2018 eğitim öğretim yılı çalışma takvimini hazırladı.
Buna göre, 2017-2018 eğitim ve öğretim yılı birinci kanaat
dönemi, 18 Eylül 2017 Pazartesi günü başlayacak ve 19 Ocak 2018 Cuma sona
erecek.
Yarıyıl
tatili, 22 Ocak 2018-2 Şubat 2018 tarihleri arasında yapılacak. İkinci kanaat
dönemi ise 5 Şubat 2018 Pazartesi başlayacak ve 8 Haziran 2018 Cuma sona
erecek.
2018-2019
eğitim öğretim yılı ise 17 Eylül 2018 Pazartesi başlayacak.
Milli
Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz yeni müfredatı açıkladı. Bakan Yılmaz şu ifadelere
yer verdi:
"Gelecek
nesillerin daha donanımlı olabilmesi için müfredatın yenilenmesi ihtiyacı
doğurmuştur. Çağın gereği, ferdin ve toplumun ihtiyaçları doğrultusunda
müfredatı yeniledik. Müfredat; öğretmen, öğrenci ve velilerin görüşleri
alınarak yenilendi. 2017-2018 eğitim öğretim yılında 1, 5 ve 9. sınıflarda yeni
müfredat programı uygulanacak.
Ocak
2018'e kadar programlarla ilgili olarak sahadaki uygulamalarımız üzerinden
izleme ve değerlendirme çalışması yapacağız. Haziran 2018'e kadar
değiştirilen müfredatların eğitim araç gereçlerini, ölçme araçlarını hazırlayacağız.
Eylül ayından itibaren, okullarımızın açılmasıyla birlikte, bütün
öğretmenlerimize ve velilerimize programların ayrıntılı olarak tanıtılacağı
toplantılar düzenlenecek. Bu hazırlıklarımızla, 2018-2019 eğitim öğretim
yılına tüm sınıflarda ve tüm derslerde yeni müfredat ile eğitim öğretim
sürecimize istikrarlı ve çok daha güçlü, yeni ve yenilikçi bir şekilde
devam edeceğiz.
İlkokul
ve ortaokul düzeyinde 17, lise düzeyinde 24, İHL'lerde 10 olmak üzere toplam 51
ayrı müfredat, sınıflar esas alındığında ise 176 müfredat yenilendi.
Yenilenen müfredatların sade ve anlaşılır olması ön planda tutulmuştur.
Öğrencilere
kazandırılması hedeflenen yeterlilik ve beceriler belirlenirken derslerin
tabiatı dikkate alınmıştır. Müfredatların giriş bölümüne 'değerler eğitimi'
başlığı altında bir bölüm eklenmiştir.
Müfredatlar
yenilenirken farklı kültür ve medeniyet havzalarının katkıları
belirginleştirilmeye çalışılmıştır. Yenilenen müfredatlarda sadeleştirme ve
içerik yoğunluğunun azaltılması ön planda tutulmuştur. Müfredat uygulanırken
her türlü farklılığı kapsayıcı ve hassasiyeti koruyucu olmaya odaklanılmıştır.
Yapılan saha çalışmalarına ve anketlere 100 bine yakın
öğretmen ve veli katıldı. Beden eğitimi dersinin adı, beden eğitimi ve spor
olarak değiştirildi. Müfredatı yenilirken çoğulcu bir yaklaşımı esas aldık. Bu
müfredat, şu ana kadar yapılmış en demokratik, en katılımcı, en çoğulcu
müfredattır. Eğitimde kalite, bizim değişmez hedefimizdir.
YENİ
MÜFREDATTA
CİHAT,
FETÖ, PKK, DAEŞ
KAVRAMLARI
YER ALACAK
Yılmaz,
yeni müfredatla ilgili açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını
yanıtladı.
Evrim
Teorisi'nin yeni müfredattan çıkarılıp çıkarılmadığına ilişkin bir soru üzerine
Bakan Yılmaz, ortaöğretim düzeyinde her dersin kendi bilimsel gelişimi
çerçevesinde öğrencilerin seviyelerine uygun kuramlara yer verildiğini anlattı.
Coulomb
Yasası, Avogadro Yasası, Kosinüs Teoremi, Pauli'nin Dışarlama İlkesi ve
Toriçelli Deneyi gibi konuların doğrudan müfredatta yer aldığına dikkati çeken
Yılmaz, bazı yasaların ise gerektiği kadar içeriğe alındığını söyledi.
Ancak
öğrenci seviyesinin üzerinde yer alması ve öğretim programlarının kapsamı ile
doğrudan bir ilgisi olmadığından Gauss Yasası, Maurre Yasası, Sabit Evren
Teoremi gibi konuların öğretim programlarında yer almadığını bildiren İsmet
Yılmaz, "Bu noktada evrim konusunun, tarafları ve karşıtları şeklinde
ikiye bölünmüş bir tarafgirlikle şairin 'insanlar hangi dünyaya kulak
kesilmişse öbürüne sağır' ifadesinde tespit ettiği bir kör döğüşü içinde ve
bilimsel zeminin dışında tartışıldığını üzülerek gözlemlemekteyiz."
değerlendirmesini yaptı.
Öğretim
programlarının dikkatli ve bütünlüğü içinde incelendiği yaklaşımlarının net
olduğunu anlatan Yılmaz, şunları ifade etti:
"Biyoloji
dersinde doğa tarihi konusunu vermediğimiz için ezberci bir eğitime saplanmamak
için kök hücre tedavisi, antibiyotik, gen teknolojisi gibi konular vesilesiyle
evrim teorisinin biyoloji ve teknolojide gündelik hayatta uygulamaları
verilmiştir. Bu noktada evrim teorisinin kavram setinde yer alan mutasyon,
seçilim, adaptasyon var. Bunlar biyoloji programımızda yer almakta. Konunun
felsefi boyutlarıyla ele alınıp kavranması için çatıyı felsefe dersinde kurmuş
bulunmaktayız. Doğa tarihi evrimsel biyoloji ve kuramın tarihsel gelişimi ise
daha detaylı biyoloji eğitimi alınabilecek üst düzey öğretim kurumu olan
üniversitelere bırakılmıştır."
Evrim
Kuramı'nın bir teori olarak açık, sade ve rahat bir şekilde anlaşılabilmesi
için öğrencilerin bir felsefi altyapıya sahip olması gerektiğinin altını çizen
Bakan Yılmaz, "Yeni öğretim programları bağlamında getirdiğimiz 10'uncu
sınıf felsefe dersinde, akıl yürütme, spekülasyon becerilerini gençlere
kazandırma amaçlanıyor. Bu beceri kazandırıldıktan sonra 11'inci sınıf felsefe
dersinde ontoloji konusu tarihi gelişim içinde verilecektir. Doğal olarak bu
gelişimin duraklarından biri olan evrimin yanı sıra diğer ontolojik ve
kozmolojik görüşler de verilecektir.
Biz evrim konusunda bir seviyelendirme, öğrenci gelişim
düzeylerine uyumlandırma ve disiplinler arası bir yaklaşımı getirdik"
ifadelerini kullandı.
Yılmaz,
fizik dersindeki elektrik devreleri konusunda Kirşof Yasası ile Akımlar ve
Gerilimler Kanunu'nu bir üst öğrenim düzeyine bıraktıklarını belirtti.
İsmet
Yılmaz, herkesin evrim konusunun üst eğitim programına bırakılmasını
konuştuğunu ancak Kirşof Yasası gibi konularda görüş beyan etmediğini, bu
tartışmanın bilimsel gerçeklikten hareketten ziyade, bir tarafta yer alma ve o
doğrultuda bir görüş bildirme üzerinden yapıldığı değerlendirmesinde bulundu.
Fizikte
Maxwell Denklemleri'nin yorumlanması ile elektromanyetik dalgaların oluşum
yollarının açıklanması ile "x" ışınları elde edilme yolları ve
canlılar üzerindeki etkileri gibi konuların da üst öğrenim kurumuna
bırakıldığını aktaran Yılmaz, bu konular üzerinde de bir yorumun
getirilmediğini dile getirdi.
Kimya
dersinde de elektromanyetik ışınların dalga ve tanecik karakteri,
elektromanyetik spektrum, sistem ve iç enerji konularının da üst öğrenim programına
bırakıldığını bildiren Bakan Yılmaz, kelam dersinde Eşarilik ve Maturidilik
arasındaki görüş ayrılıkları konusunun da seviye üstü değerlendirildiğinden bir
üst öğrenim kurumuna bırakıldığını kaydetti.
GELECEK
HAFTA ZORUNLU DİN
DERSİ ASKIYA ÇIKIYOR
Yılmaz,
bir soru üzerine, zorunlu din dersi müfredat taslağının gelecek hafta
açıklanacağını belirtti.
Askı
süreci için bir haftalık süre vereceklerini aktaran İsmet Yılmaz, "Bütün
görüşleri aldıktan sonra yetiştirebilirsek, ki yetiştirebileceğimizi düşünüyoruz.
Önümüzdeki eğitim öğretim yılında yeni müfredatla başlayacağız." dedi.
Yılmaz,
bir başka soru üzerine, Milli Mücadele'nin önderi ve Cumhuriyet'in kurucusu
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün fikirlerine, milli mücadelenin millete açtığı
ufkun getirdiği fikri gelişimin gereklerine öğretim programlarında açıkça yer
verdiklerini kaydetti.
Milli
Mücadele'nin ve tam bağımsızlığın öneminin programlarda her fırsatta
vurgulandığını aktaran Bakan Yılmaz, "Bakanlığımız tarafından yenileme
çalışması tamamlanan öğretim programlarının temelinde bilimsellik, çağdaşlık,
akılcılık, ilericilik, millilik nitelikleri vardır. Cumhuriyet'in kuruluşundan
itibaren temel eksen olarak kabul edilen bu temel, bizim eğitim anlayışımızın
da temelidir. Atatürk'ün Cumhuriyet'in kuruluşunda eğitim konusunda gösterdiği
amaçlar, eğitim bilimlerinin ve derslerinin içinde yer aldığı ilgili bilim
alanlarında dikkate alınarak ifade edilmiştir." diye konuştu.
İnkılap
Tarihi ve Atatürkçülük dersi konularına ilişkin de detayları paylaşan Yılmaz,
bu derste Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 1. Dünya Savaşı'na kadar süren eğitim
ve askerlik hayatının içinde bulunduğu toplumun siyasi, sosyal ve kültürel
yapısı ile ilişkilendirilmesi, ayrıca eğitimi, öğretmenlerinin kişiliğinin
oluşumuna etkilerinin değerlendirilmesi, Selanik, Manastır, İstanbul, Şam ve
Sofya şehirlerindeki siyasi ve sosyal ortamı ile okuduğu kitapların yerli ve
yabancı düşünürlerin fikir akımlarının etkileri ile Çanakkale Cephesi'ndeki
zaferler ve milli mücadele gibi konuların yer aldığını anlattı.
İsmet
Yılmaz, bu derste ayrıca Milli Mücadeleye katılan İsmet İnönü, Kazım Karabekir,
Fevzi Çakmak, Sütçü İmam, kadın kahramanlardan Halide onbaşı, Şerife Bacı,
Fatma Seher Erden, Gördesli Makbule, Tayyar Rahmiye gibi isimlerin yeni müfredatta
yer aldığına vurgu yaptı.
Yılmaz,
bu derste öğretilecek başlıkları saydıktan sonra, "Şimdi sorarım.
Atatürk'ün hangi kazanımıyla ilgisi vardı da çıkarıldı? Hangi konu eksik kaldı?
Tek kimse söyleyebilir mi? Atatürk'e ilişkin öğretilmesi gereken ancak
çıkarılan hiçbir konu yoktur " ifadelerini kullandı.
Gerçek
Atatürkçülüğün, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'i güçlendirmekten geçtiğini
vurgulayan Bakan Yılmaz, "Eğer Türkiye'yi siz borç alan bir ülke durumuna
getiriyorsanız, Atatürkçülükten bahsettiğinizde doğru bir şey yapmış
olmuyorsunuz. Eğer Türkiye yardım alan bir ülke idi ise siz o zaman Atatürk'ü
anlamamışsınız demektir. Türkiye'yi güçlü kılarsanız, en büyük Atatürk'ün
yolunda ilerliyorsunuzdur. Eğer Türkiye'yi muhtaç hale getirirseniz, o zaman
sözde Atatürkçü olursunuz. Biz sözde değil özde Türkiye Cumhuriyeti'ni
güçlendirmek için çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
PİLOT
PROGRAM BAŞLIYOR
Ortaokul
5'inci sınıflarda yabancı dil ağırlıklı eğitim hedefine ilişkin bilgi veren
Yılmaz, yeni uygulamayı pilot illerden başlatacaklarını, sonuca göre yabancı
dil eğitimini Türkiye'nin tamamında gerçekleştireceklerini ifade etti.
İsmet
Yılmaz, "Şu anda atanmak üzere bekleyen İngilizce öğretmenlerinin hepsini
alsak bile ihtiyacımızı karşılamıyor. Buradan mevcut İngilizce öğretmenlere
hizmet içi eğitimlerin arttırılması lazım. Hepsini alsak bile ihtiyacımız var.
O halde Türkiye'de İngilizce eğitimi veren kurslar, üniversiteler ve diğer
okullar dahil bir iş birliği yapılması lazım" dedi.
Pilot
okullarda zorunlu derslerin yanı sıra toplam zorunlu yabancı dil dersi
verileceğini, uygulama sürecinde öğretmen eğitimleri ölçme, değerlendirme
sisteminin yeniden yapılandırılması ve izleme değerlendirme çalışmalarında
bulunulacağını ifade eden Yılmaz, "Pilot okulların belirlenmesi amacıyla
81 ilden belirli kriterlere göre uygulama yapacak okulların listesi şu an için
681 olarak belirlendi. Yaklaşık öğrenci sayısı ise 120 bine yakın. İnşallah bu
uygulama başarılı olduğunda, diğer okullarımıza yansıtacağız" diye konuştu.
TEOG'DA
AÇIK UÇLU
SORU
DÖNEMİ
Temel
Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) Sistemi kapsamında yapılacak sınavlarda
açık uçlu sorularla ilgili bir soru üzerine Bakan Yılmaz, şunları söyledi:
"Bundan
sonra yapılacak ilk TEOG'dan başlamak üzere 6-8 arasında açık uçlu soruyu
öğrencilerimize sormayı öngörüyoruz. Bu soruların net bir şekilde ölçülebilir
olmasına önem veriyoruz. Dolayısıyla herhangi bir tartışmaya gerek kalmadan,
kişisel yorumu içermeyecek ama verilen bilgileri analiz ederek soruları
cevaplayabilecekleri açık uçlu soruların sorulmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Eğitimin kalitesinin artırılmasını istiyoruz. Bu hedef doğrultusunda açık uçlu
sorular, objektif, puanlanabilen sorulardan oluşacak."
"DOĞRUSUNUN
ASLINDAN
ÖĞRENİLMESİ
LAZIM"
Yeni
müfredatta cihat kavramına yer verilip verilmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine
Yılmaz, bu kavramın imam hatip liselerinde fıkıh ve temel dini bilgiler
derslerinde yer aldığını belirtti.
Cihat
ile ilgili kavramın Kur'an-ı Kerim'de bir ayette geçtiğine işaret eden İsmet
Yılmaz, şöyle konuştu:
"Dolayısıyla
siz buna yok deseniz de o yok olmuyor. Dolayısıyla o halde doğrusunu ve
çerçevesini evlatlarımıza öğretmemiz lazım. Bunu yaparsak yanlış anlamaları da
ortadan kaldıracağız. Dört başı mamur şekilde cihat kavramının evlatlarımıza
verilmesi bu ülkenin en büyük kazanımıdır. Cihadın gerçek anlamı ülkenizi
sevmektir, vatanınızı sevmektir. Kırmak, dökmek, savaşmak bunun içine girmez.
Ama vatan koruması gerekiyorsa Mehmetçik, asker niye var? Niçin şehitlerimiz
var? Dolayısıyla cihadın ne olup olmadığının öğretilmesi de bizim
Bakanlığımızın asli görevleri arasındadır. Bundan rahatsız olmaya gerek yok.
Sizin dışınızdaki birileri cihat kelimesini ortaya attığında, bizim gençler
bunu merak edip yanlış yerden mi bilgi edinmesi daha doğru olur, yoksa böyle
bir şey dinimizde var, doğrusu nedir diye onun aslından öğrenmesi lazım.
Dolayısıyla biz cihat kavramının ne olduğunu ve ne olmadığını din derslerinde,
fıkıh derslerinde evlatlarımıza vermek istiyoruz."
15
TEMMUZ
YENİ
MÜFREDATTA
Güncellenen
öğretim programları arasında yer alan 4, 5, 6 ve 7'nci sınıflarda okutulan
sosyal bilgiler dersi öğretim programında "toplumsal hayatımızda
demokrasi" kazanımının işlenmesi sırasında, 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve
Milli Birlik Günü'nün ele alınmasını isteyeceklerini bildiren Yılmaz, Türkçe
dersleri ile Anadolu imam hatip lisesi meslek derslerinde de 15 Temmuz'un da
yer alacağını kaydetti.
Bakan
Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ayrıca
ortaöğretim çağdaş Türk ve dünya tarihi dersinde '90 sonrası Türkiye'de meydana
gelen siyasi ekonomik, sosyokültürel ve bilimsel gelişmeleri açıklar' kazanımı
bulunuyor. Burada da FETÖ, Paralel Devlet Yapılanması'nın yapısı, amaç ve
hedefleri ile 17-25 Aralık 2013 ve 15 Temmuz 2016 darbe girişimindeki rolleri
ele alınsın istiyoruz. Ortaöğretimde Türk dili ve edebiyatı dersinde destan ve
efsane ünitemiz var. Burada 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve şehitleri konusunda
öğrencilerin tercih ettiği bir türde yazı yazması istenecek. Ortaöğretim
inkılap tarihi ve Atatürk dersi, daha önce Atatürk'ün ölümü ile birlikte
duruyordu. Şimdi 2016'ya kadar getiriyoruz. 90 sonrası gelişmelerde, 28 Şubat
müdahalesi, 27 Nisan e-muhtırası ve 15 Temmuz darbe teşebbüsünün etkilerine
değinilmesini istiyoruz. Terörün ve terör örgütlerinin PKK, DEAŞ, FETÖ'nün
ortaya çıkış nedenleri ile terörü önlemeye yönelik tedbirlere, 15 Temmuz 2016
darbe kalkışması örneği üzerinden değinilmesini istiyoruz. Bir destan, bir
efsane, bir kahramanlık öyküsü. Bu ülkede ebediyen hür ve bağımsız yaşatacak
olan irade, milletin kendi demokrasisine, vatanına, milletine sahip çıkma
kararlılığıdır. Demokrasi, eğer sahip çıkarsanız siz onu hak ediyorsunuz
demektir. Türk milleti, 15 Temmuz'da demokrasiyi ve milli iradeyi hak ettiğini,
hem de dünyada hiçbir ülke vatandaşlarının hak etmediği kadar hak ettiğini
gösterdi. Bundan dolayı bu kazanımın nesilden nesile aktarılması için 80 milyon
hep beraber çalışmamız lazım. Her bölgeden insanımız var. Bu milli birlik ve
demokrasi kazanımımızı nesilden nesile aktaracağız."
Terör
örgütleri PKK, DEAŞ ve FETÖ'nün kavram olarak müfredatta yer alıp almadığına
ilişkin bir soru üzerine de Yılmaz, "Yer alacak. Türkiye'de 1990 sonrası
yaşanan siyasi, ekonomik gelişmeleri dikkate alıp da terörü görmeden olmaz.
Dolayısıyla terörle yaşıyor muyuz? Terörden bahsetmediğimizde ortadan kalkıyor
mu? Bence bunların yer alması uygun olur diye düşünüyoruz" ifadelerini
kullandı.
Bakan
Yılmaz: 2017-2018 eğitim öğretim yılı
çalışma takvimine göre okullar 18 Eylül 2017 Pazartesi günü başlayacak.
MEB
2017-2018 eğitim öğretim yılı çalışma takvimini hazırladı.
Buna göre, 2017-2018 eğitim ve öğretim yılı birinci kanaat
dönemi, 18 Eylül 2017 Pazartesi günü başlayacak ve 19 Ocak 2018 Cuma sona erecek.
Yarıyıl
tatili, 22 Ocak 2018-2 Şubat 2018 tarihleri arasında yapılacak. İkinci kanaat
dönemi ise 5 Şubat 2018 Pazartesi başlayacak ve 8 Haziran 2018 Cuma sona
erecek.
2018-2019
eğitim öğretim yılı ise 17 Eylül 2018 Pazartesi başlayacak diye konuştu.