Eğirdir MYO Öğrencileri 27 Eylül Dünya
Turizm Gününü Kutladılar
27
Eylül Dünya Turizm Günü dolayısıyla Eğirdir Meslek Yüksekokulu Turizm ve Otel
İşletmeciliği Programı Öğretim Elemanı Çetin MEYDAN tarafından turizm
öğrencilerine yönelik “Göller Bölgesi’nin Turizm Değerleri” konulu bir
konferans düzenlendi.
Öğrencilerin
ilgiyle izlediği konferansta ana başlıkları ile Meydan şu konulara vurgu yaptı.
-
Türkiye elma üretiminde birinci olan Eğirdir,
-
Pisidia bölgesinin sahip olduğu 300 den fazla antik yerleşim,
-
Türkiye’nin dördüncü büyük gölü Eğirdir,
-
Her türlü su sporlarına uygun bir göl,
-
Ülkemizin en fazla korunan alanlarına sahip olan coğrafya,
-
Türkiye’nin en uzun mağarası Pınargözü,
-İçinde
mozaik bulunan tek mağara Zindan Mağarası,
-Yamaç
paraşütü parkurları,
-
Roma yolları,
-
St. Paul yolu,
-
St. Paul’un adını taşıyan ilk kent olan Adada,
-
Hristiyanlığın ilk resmi vaazının verildiği kent Yalvaç,
-
Eğirdir Gölü Adaları, Atatürk’ün adası Can Ada, İlk rahibe okullarının olduğu
Yeşilada,
-
Miryokefalon Savaş Alanı,
-
Eğirdir Selçuklu dönemi eserleri, Hızırbey Camii, Dündarbey Medresesi,
Keyhüsrev Kervansarayı, Ertokuş Han,
-
Ülkemizin en geniş katılımlı ve uzun soluklu dağcılık şenliği,
-
Dedegöl Dağı ETUDOSD Dağcılık Şenliği
-
Davras Kayak Merkezi,
-
Yazılı Kanyon Tabiat Parkı,
-
Ulusal ve Ulusal Eğirdir Triatlon Yarışları.
Konferans
sonunda öğrenciler bu konferansın kendileri için oldukça faydalı olduğunu bu
kadar zenginliğin bir arada bulunmasının çok dikkate değer olduğunu, anlatılan
bölgeleri bir an önce gezmek istediklerini belirttiler.
Dünya Turizm Günü
1980
yılında, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü tarafından, İspanya'nın
Torremolinos şehrinde düzenlenen toplantıda alınan karar ile 27 Eylül “Dünya
Turizm Günü” olarak kutlanıyor.
İnsanların
türlü amaçlarla yaptıkları gezilere turizm denir. Turizm; başka yerleri görmek, tanımak,
eğlenmek, dinlenmek ve alıveriş etmek için yapılan gezilerdir. Bu gezilere
katılanlara turist denir.
Turizm;
iç ve dış turizm olarak ikiye ayrılır. İnsanlar ülke içinde dinlenmek,
eğlenmek, alışveriş etmek, gezip görmek için, sürekli yaşadıkları kentin dışına
çıkarlar. Başka yerlere giderler. Buna iç turizm denir. Dış turizm ise ülkeler
arasında yapılan gezilerdir.
Yabancı
turist, ülkemize hangi amaçla gelirse gelsin para harcayacaktır. Turistin
harcadığı paraya döviz denir. Döviz, yabancı ülke parasıdır.
Ülkemizde üretilmeyen ilaç, makine;
gereksinme duyduğumuz petrol ve benzeri mallar yabancı ülkelerden alınır.
Bunların satın alınabilmesi için dövize gereksinmemiz vardır. Dövizi
ürünlerimizin ve ürettiğimiz malların dış ülkelere satışından ya da turizmden
sağlarız. Görülüyor ki ülkemizin kalkınmasında turizmin çok önemli bir yeri
vardır.
Turist,
dinlenmek, eğlenmek, görmek istediği yere çabuk, kolay ve rahat gitmek ister.
Bunun için yollarımızın bakımlı, konaklama yerlerinin iyi olması gerekir.
Yurdumuz turistlerin ilgi duyduğu bir ülkedir. Yurdumuz kuzey yarımkürede Asya
ile Avrupa kıtaları arasında bir köprü durumundadır. Ülkemizin üç yanı
denizlerle çevrilidir. Ilıman iklim kuşağındadır. Bitki örtüsü bakımından
zengindir. Yurdumuzda dört mevsimin özellikleri görülür. Türkiye'miz aynı
zamanda tarihi anıtlar yönünden de çok zengindir. Anadolu'muzda çeşitli
uygarlıklar yaşanmıştır. Bu uygarlıkların kalıntıları günümüze dek gelmiş ve
korunmuştur.
Yurdumuz,
turizm zenginlikleri bakımından dünyanın sayılı ülkelerinden biridir. Bir
ülkede turizmin gelişmesi için bazı koşulların gerçekleşmesi zorunludur.
Yolların güzel olması, ulaşım araçlarının gelişmiş olması, konaklama yerlerinin
bol, rahat ve temiz olması gereklidir. Turist yatacağı yerin temiz olmasını
ister.
Ülkemize
turist gelmesini istiyorsak, onlara karşı güler yüzlü, iyiliksever, temiz,
hoşgörülü olmalıyız. Turistler konuklarımız sayılır. Konuklarımızı rahat
ettirmek için her çabayı göstermeliyiz.
Turizmi
daha iyi anlayıp değerlendirebilmek için, turizmin tanımında geçen görmek,
tanımak, eğlenmek, dinlenmek sözcüklerinin anlamı üstünde iyice düşünelim.
Görmek:
İnsanlar,
bulundukları yerden uzakta da olsa anıtları, kentleri, tarihsel kalıntıları,
doğa güzelliklerini, sanat yapılarını yakından görmek ister. İnsanların, bu
özlemlerini düşünerek müzeler kurmalı, görülmeye, incelemeye değer kalıntıları
ortaya çıkararak onları sergilemeli, bunları görmek için gelen turistlere
yardımcı olmalıyız.
Tanımak:
Turist,
bir ülkeyi bir yöreyi tanımak ister. Orada yaşayanların törelerini,
göreneklerini, yaşamlarını bilmek ister. Bu istek insanlar arasında sevgi,
arkadaşlık, dostluk bağlarının doğup gelişmesini sağlar. Aslında turizm yalnız
ekonomik yararlar sağladığı için değil, insanlar arasında dostluk duygularının
doğup gelişmesine yardımcı olduğu için de yararlıdır.
Eğlenmek:
Dinlenmenin
bir çeşididir. Zamanı iyi güzel ve hoş geçirmektir. Eğlence yerlerinin temiz,
iyi, ucuz, güzel olması turistin o yerde uzun süre kalmasını sağlar.
Dinlenmek:
Çalışmaya
ara vererek, yorgunluğu gidermektir. Çalışanların belirli bir süre dinlenmek
haklarıdır. Bu hak yasalarla güvence altına alınmıştır. Ülkemize dinlenmek için
gelen turiste her kolaylığı göstermeli, onları rahat ettirmeliyiz.
Sonuç olarak ülkemizin doğal
zenginliklerini, anıtlarını, tarihi kalıntılarını, müzelerini görmek
güneşinden, denizinden, kaplıcalarından yararlan-mak, dinlenmek, eğlenmek için
gelen turistlere yardımcı olmalıyız.
Turistleri
rahatsız etmeyelim. Değişik giysilerini ve davranışlarım hoşgörü ile
karşılayalım. Turistlerin karşılaştıkları güçlükleri yenmek için yardımcı
olalım. Turistik eşya satımında eşyanın gerçek değerini isteyelim. Bize
yapılmasını istemediğimiz hareketlerin turistlere yapılmasını önleyelim.