GÜLBUDAK
SOĞUK HAVA DEPOSU ŞİRKETİ -11-
Yenilik arayışları da çağa ayak
uydurmak, kendilerini Avrupa standartlarına taşımaktı. Arslanların boğuştuğu
steplerde yem olmamak için kendilerine göre bir yaşam alanı kurmaya çalışıyor
ve kendi kafeslerini kendileri örüyordu.
Gülbudak yenilik hareketlerini
sürdürüyordu. Aslında sözü, yenilik hareketleri yerine yenilik arayışlarını
sürdürüyorlardı şeklinde demek daha doğru.
Meyvecilikte en önemli konulardan
biri de “kalibre” ifadesinde kendini gösteren sınıflama konusudur. Meyvenin
hacim olarak sınıflandırılması ticarî anlamda önemlidir. Elmacılıkta da
sınıflama geçerlidir. Birinci sınıf elmanın ikinci sınıf elmaya; ikinci sınıf
elmanın üçüncü sınıf elmaya göre fiyatı farklıdır. Elmayı kalibresine göre
ayırmak da ticaret yönüyle yeterli değildir. Elmanın rengi,aroması, sertliği ,
suyu, şekeri gibi nitelikleri son derece önde gelen özellikleridir. İç
nitelikleri ile dış nitelikler ayrı ayrı değerlendirilirken bu vasıfların
seçimleri ayrı ayrı yöntemlerle gerçekleştiriliyordu. Görsel bakımından elmanın
iriliği müşterinin birinci derecede dikkatini çeken bir unsurdur. Bu bakımdan
elmalar birinci, ikinci ve üçüncü sınıf şeklinde sıralanıyordu.
Ancak bu sınıflama Gülbudak
kuruluncaya değin hep elle yapılan bir sistemle gerçekleşiyordu. Fakat bu
sistemde el, çoğu kez yanılabiliyordu. Hata kasaya girdikten sonra geri dönmek
çok zordu. Tüccar açısından da durum zordu. Birinci sınıf diye aldığı elmanın
içinden birçok kereler ikinci sınıf elma çıkıyordu. Böylesi bir durumda tüccar
zarar ediyordu. Fakat burada zarardan daha çok tüccarın üreticiye olan güven
duygusunu yitirmesiydi. Bu, Eğirdir meyveciliği, elmacılığı yönüyle korkunç bir
olguydu. Çünkü son yıllarda Türkiye’nin birçok yerinde elma üreticiliği
yapılıyordu. Yalnızca Isparta’da elma üretimi altı yüz tondu ve bunun iki yüz
elli tonu Eğirdir bahçelerinden elde ediliyordu.
Tüccarın Eğirdir’den gitmesi
demek ekonomisini büyük bir çoğunlukla elmaya bağlamış Eğirdir için yıkım
demekti. Bu bakımdan üretici, tüketiciye ve tüccara doğru olmak zorundaydı.
Çünkü her olumlu ve olumsuz davranış
Eğirdir’in geleceği ile ilgiliydi.
devam edecek