Koçaslan Gazilerimize gösterilen ilgi ve ahde-vefa
istenilen düzeyde olmayıp, yetersizdir. dedi
19
Eylül Gaziler Günü dün ilçemizde törenle kutlandı. Atatürk Anıtında
gerçekleşen kutlama töreninde bir konuşma yapan Türkiye Muharip Gaziler Derneği
Eğirdir Temsilcisi Hüseyin Koçaslan şunları söyledi: 19 Eylül Gaziler Günü,
Türk kahramanlığının En Büyük Gazi M.Kemal ATATÜRKün şahsında taçlandığı bir
gündür.
19
Eylül Gaziler Günü, bu toprakların vatan olmasında ve bekası uğrunda canlarını
adayanların gurur ve şerefle hatırlandığı ve anıldığı bir gündür. Değerli
konuklar, törene hoşgeldiniz.
19
Eylül; Kurtuluş Savaşında, Korede, Kıbrısta savaşan muharip gaziler ile
Türkiye Cumhuriyetinin rejimi, üniter yapısı ve toprak bütünlüğü uğrunda vatan
hainleri terör örgütlerine karşı kahramanca mücadele eden asker, polis,
güvenlik korucuları ve 15 Temmuzda meydana gelen hain darbe girişiminde
vücutlarını siper eden tüm malul gazilerin şeref günüdür.
Türkün
Anadoludaki 1000 yıllık varlığını sona erdirmek isteyen emperyalist güçler,
I.Dünya Savaşı sonunda ülkemizi dört bir yandan işgal ettiler. Bu işgal ile
yetinmeyip, vatanımızı parçalamayı amaçlayan Sevr Anlaşmasını milletimize
zorla kabul ettirmek üzere Yunan ordusunu da Anadoluya sürdüler.
Tarih
boyunca hür ve bağımsız yaşamış, esarete alışık olmayan asil Türk milletinin bu
işgale dur diyeceği şüphesizdi. Başkomutan M.Kemal ATATÜRKün önderliğinde Türk
ordusu, Yunan ordusunu Polatlı yakınlarında Sakaryada, 22 gün 22 gece süren,
dünyanın en uzun ve en kanlı meydan muharebesinde yenerek, bozguna uğrattı.
Çareyi kaçmakta bulan Yunan ordusu, bir sene sonra Dumlupınarda aynı akıbete
uğratılarak topraklarımızdan tamamen atıldı.
Sakarya
Meydan Muharebesi, yaklaşık 200 yıldır Avrupadan geri çekilen Türk ordusunun
son savunma savaşı olmuştur. Bu muharebeden kısa bir zaman sonra yeni Türk
ordusu, tüm düşmanları defedebilecek taarruz güç ve kudretine kavuştu. Sakarya
Meydan Muharebesi, Kurtuluş Savaşının seyrini ve kaderini Türk milletinin
lehine değiştirmiş ve Anadolunun düşmandan kurtuluş yolunu açmıştır. Sakarya
Meydan Muharebesi kaybedilseydi, Türkiye Cumhuriyetinden söz etmek mümkün
olmayacaktı. M.Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşları Türk milletine
böyle karanlık bir tablo yaşatmadılar.
Türk
milleti adına TBMM, 19 Eylül 1921 tarihinde, bu emsalsiz zaferin anısına,
zaferin mimarı, Başkomutan M.Kemal ATATÜRKe Gazilik unvanı ile Mareşallik
rütbesini tevcih etmiştir.
Üzerinde
yaşadığımız coğrafyanın bizler için bir vatana dönüşmesi, bayrağımızın özgürce
dalgalanması şehitlerimizin ve gazilerimizin emsalsiz fedakarlıklarının
eseridir. Tarihin her döneminde hür yaşamayı, bağımsızlık ve istiklalini canı
pahasına korumayı ilke edinen aziz milletimiz, bu uğurda şehit ve gazi olmayı
büyük bir onur ve gurur kaynağı saymıştır. Ülkemizde şehidi ve gazisi olmayan
aile yok gibidir. Aziz milletimizin, asırlardır Anadolu toprakları üzerinde
verdiği varoluş mücadelesinin şifresi; ölürsem şehit, kalırsam gazi deyişinde
saklıdır.
Ülkemiz,
dün olduğu gibi bugün de, sınırlarımızın içinde ve dışında, dış destekli terör
örgütlerinin tehdidi altındadır. Terör örgütlerinin hedefleri; ülkede
karışıklık çıkartmak, Türk ordusunu yıpratarak Türkiye Cumhuriyetini bölünmüş
ve zayıf bir ülke haline getirmek, dolayısıyla, emperyalist güçlerin
menfaatleri doğrultusunda sömürü planı olan Sevrin gerçekleşmesini sağlamaktır.
Bu güne kadar sergilenen her türlü hainlik, Türk Silahlı Kuvvetlerin vatansever
ve kahraman askerleri ile kahraman polis, güvenlik korucusu ve vatandaşlarımız
tarafından önlenmiş ve hüsrana uğratılmıştır.
Asıl
Türk milletinin bağrından çıkan, şanlı ve şerefli Türk ordusu dün olduğu gibi
yarında vatanımızın, hürriyet ve bağımsızlığımızın en büyük güvencesi ve
dayanağıdır.
Topraklarımızın
bir daha istila edilmesine, bölünmesine, hürriyet ve bağımsızlığımıza göz
dikilmesine ne biz, ne de bizden sonraki nesiller hiçbir zaman müsaade
etmeyecektir. İnanıyoruz ki, kan dökülerek vatan olan bu topraklar, bugüne
kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk milleti tarafından en kutsal emanet
olarak korunacaktır.
19
Eylül, muharebe meydanlarında canlarını ortaya koyarak savaşan, fedakar ve
kahraman gazilerimizin Şeref ve Kahramanlık Günüdür.
Kahraman
gaziler, Gaziler Gününüz kutlu olsun.
Sizler,
En Büyük Gazi M.Kemal Atatürkün yaşayan birer temsilcilerisiniz.
Sizler,
şehitlerimiz ile birlikte cumhuriyetimizin teminatı ve temel taşlarısınız.
Sizler,
kutsal vatan görevinizi hakkıyla yerine getirip; vatanın, milletin, bayrağın ve
istiklalin ne denli paha biçilmez değerler olduğunu ve bu değerler için nelerin
göze alınabileceğini gösterdiniz. Bayrağımız, vatanımızın üzerinde özgürce
dalgalanıyorsa sizin emsalsiz fedakarlığınız sayesindedir. Gururla taşıdığımız Gazi unvanı, Atamızdan
biz gazilere intikal eden en büyük mirastır.
Sayın
konuklar, Kore ve Kıbrısta savaşarak gazi olanların sayısı 59.000dir. Bu gün
hayatta olanların sayısı ise 29.000 civarında olup, Kıbrıs gazileri 65-70, Kore
gazileri 85-90 yaşlarındadır. Üzülerek şunu ifade etmek isterim ki, bu
gazilerimize gösterilen ilgi ve ahde-vefa istenilen düzeyde olmayıp,
yetersizdir.
ATATÜRK,
şehit ve gazilere verilmesi gereken önemi şu sözleri ile ortaya koymaktadır:
Türk tarihine altın sayfalar yazdıran gazilerimiz ile şehitlerimizin
hatıralarını yüceltmek, onlara olan minnet ve şükran duygularımızı ifade etmek
milli bir görevdir. ATATÜRKün bu sözleri ışığında, gazilere daha fazla sahip
çıkılmasını diliyor ve yıllardır dile getirdiğimiz; gazilerimizin onurlarına
yaraşır bir şekilde hayatlarını devam ettirmeleri ve hak ettikleri imkan ve
şartlara kavuşturulmaları konusunda sorunlarımızın çözümünü bekliyoruz.
19
Eylül Gaziler Günü münasebetiyle, En Büyük Gazi M.Kemal ATATÜRKü ve silah
arkadaşlarını, aramızdan ayrılan tüm gazilerimizi ve vatan uğrunda toprağa
düşen şehitlerimizi Türkiye Muharip Gaziler Derneği olarak rahmetle anıyor,
hayatta olanlara da sağlık ve esenlikler diliyoruz.