GÜLBUDAK SOĞUK HAVA DEPOSU ŞİRKETİ -8-
ELMADAKİ ETİLEN GAZI VE
İLK PLASTİK KASA KULLANIMI
Gülbudak
işleticilerinin yenilik çalışmaları bir tek forklift aracı ve palet sistemi
değildi. İstiflemedeki bu sistem, kasaların indirilmesi ve istiflenmesi konusunda
büyük başarı ve kolaylık getirmişti. Hatta paletler arasındaki hava delikleri
sayesinde elma havada alır olmuştu. Fakat bunlardan daha önemlisi ise elmanın
bir canlı olması yönüyle çevreye gaz salgılaması olayı idi.
Bilimsel olarak her canlı biriken iç
enerjisini dışarı boşaltmaya çalışır. Bunu ya gaz yoluyla ya da ter yoluyla
yapar. Elma da canlı olduğu için bünyesinde bulunan etilen gazını dışarı
çıkarır. Dikkat edilirse üretici elma fazlasını bahçenin dışına çıkarır.
Çürüyen elma, etilen gazından dolayı, bitki köklerine zarar verebilir. Aslında
çıkan gaz bir enerjidir. Bugün teknoloji, çöpten elde edilen bütan gazı ile
enerji üretmeye çalışıyor; bunun nedeni
çöpe atılan yiyeceklerin içinde bulunan enerjiyi kontrol altına alarak ondan
yararlanmaktır. Elmanın bünyesindeki etilen gazı da çıkmak zorundadır. Eğer bu
gaz çıkmazsa elma canlılığını, dinçliğini yitirir ve elma yaşlanır. İçi gevşer;
niteliğini yitirir. Bir de vitrine ve sofraya gelinceye değin soğutma
tesislerinden uzak tezgahlar bozulmayı hızlandırır. Bu yüzden elma bünyesindeki
etilen gazını kontrol etmek gerekir.
Etilen
gazının kontrolü önce soğutucu odalarda başlar. Yukarıda sık sık yineleyerek
söylediğimiz elmanın hava alması bu nedenle çok önemlidir. Ancak üzerinde
durulması gereken can alıcı noktalardan biri elmanın özgür olmasıdır. Elmada
özgürlük ne demek? Elmada özgürlük demek elmanın elma kasası içinde rahat
olması demektir. Kasaların ağzına kadar dolu olması elma için sağlıklı
değildir. Elmanın tahta kasalarda tutulması doğru değildir. Çünkü tahta
kasalarda gözenek olmadığı için hava alıp verme sınırlı olduğu gibi tahta
kasalar elma cildini de bozmaktadır.
Bu
noktada biraz da milliyetçilik ve çevrecilik konusuna girersek tahta kasaların
millî servet kaybına neden olduğunu göreceğiz. Bilindiği gibi elma sandıkları
kızılçam ağacından yapılır. Halbuki kızılçam değerli ve sert bir ağaçtır. Sert
olma özelliğinden dolayı neme ve çürümeye son derece dayanıklıdır. Nemli
bölgelerdeki evlerin de kapı, pencere ve döşemeleri bu çamdan yapılır. Böylesi
değerli bir ağacın elma kasalarında kullanılması büyük bir kayıptır. Çünkü bir
veya iki kez kullanılan bu kasaların geri dönüşümleri söz konusu değil. Birkaç
kullanımdan sonra bu kasalar sobalarda yakacak olarak heba olup gitmektedir. Ne
yazık ki bu kasalar Türkiye’nin her tarafında yıllarca kullanılarak milyonlarca
metre küp kerestenin ve binlerce çam ağacının yitimine neden olmuştur. Tam bir
orman ve çevre katliamı!..
devam
edecek
1