Vali Şehmus Günaydın, hayatını Gazeteci Hakan Yamana anlattı
Röportaj: Hakan YAMAN
Her hafta
Pazar günü Kanal32 ekranlarında yayınlanan, Ispartanın en çok izlenilen
programı Hakan Yaman ile Hayatın İçinden programının bu haftaki konuğu, 30
Mayıs 2016 tarihli kararname ile Isparta Valiliğine atanan Şehmus Günaydın
oldu. Hatay Kaymakam adaylığı, Yeşilova, Ulukışla Kaymakam Vekillikleri,
Sulakyurt, Gürgentepe Kaymakamlıkları, Bitlis ve Şanlıurfa Vali
Yardımcılıkları, Alaçam, Yatağan Kaymakamlıkları ve Aydın Vali Yardımcılığı,
Urla Kaymakamlığı yapmış olan Günaydın, 23 Mayıs 2014 tarihinde Resmi Gazete'de
yayımlanan valiler kararnamesi ile Kastamonu valiliğine atanmıştır. 2016 yılına
kadar Kastamonu'da görev yapan Günaydın, 30 Mayıs 2016 tarihli kararname ile
Isparta valisi olmuştu. Geldiği günden bu yana Ispartanın birçok sorunu ile
ilgilenmeye çalışan Günaydın, çocukluk ve gençlik yıllarını Gazetemiz Kurucu
Sahibi Hakan Yamana anlattı.
Hakan Yaman:
Sizleri daha yeni tanıyoruz. Kendinizden bahseder misiniz?
Şehmus Günaydın: Ispartalı
hemşehrilerimize kendimi tanıtmamda bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür
ediyorum. 1966 yılında Batmanın Gerçüş ilçesinde doğdum. İlkokul ve liseyi
Batmanda okudum. Daha sonra 1988 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi ekonomi bölümünü bitirdim. Daha sonra Kaymakamlık sınavını kazanarak
Hatayda göreve başladım. Hataydan sonra Kaymakam vekilliğin bir kısmını
Yeşilovada aldım. Vekil kaymakamlığı başarı ile tamamladıktan sonra asil görev
yerim Kırıkkale Sulakyurt ilçesidir. Bitlis ve Şanlıurfa Vali Yardımcılıkları,
Alaçam, Yatağan Kaymakamlıkları ve Aydın Vali Yardımcılığı, Urla Kaymakamlığım
var. 2 yıl süre ile Kastamonu Valiliği yaptım. Son kararname ile Ispartaya
atandım.
Hakan Yaman:
Geniş bir ailenizin olduğunu düşünüyorum. Ailenizi de bizlere tanıtır mısınız?
Şehmus Günaydın: Babam 1956 yılında
askerliğini Ispartada yapmış. 9 kardeşiz. Kardeşim Davut Günaydın TÜRSAB
Yönetim Kurulu üyesidir. Diğer kardeşim hâkim. Kardeşlerimin birçoğu fakülte
mezunu. Babamda Türkiye petrol işçisiydi. Bütün çocuklarını da okutan bir
baba. Devlet Bakanlığı tarafından yılın ailesi seçilmişti. Evliyim ve 3 çocuğum
var. Birisinin ismi Ahmet Engin. Diğerinin ismi Veysel Sezgin bir tane de Ayşe
Selin. Çocuklarımın ikisi Hukuk Fakültesini bitirdi. Ayşe Selin ise Ispartada
öğrenimine devam edecek. Eşimin ismi Aysel Günaydın ve PTTden emekli. Vali eşi
olarak toplumsal sorunlara çok duyarlı. Sosyal faaliyetlere ve sivil toplum
örgütlerinin çalışmalarına çok büyük destek verir. Kastamonuda sosyal
faaliyetlere bizzat katılarak çalışmalar yapmıştır. Ispartada da bunu devam
ettireceğine eminim.
Hakan Yaman:
Şehmus Günaydın çocukluğunda yaramaz mıydı?
Şehmus Günaydın: Babamın Türkiye
Petrollerinde çalışması dolayısıyla biz petrol çıkan şehirlerde yaşamak zorunda
kaldık. Adıyaman, Diyarbakır ve Batmanda ilkokulumu okudum. Her çocuğun olduğu
kadar yaramazlık yapmışımdır. Anemin ifadesine göre kardeşlerimin arasında en
uysal olanı benmişim. Tabi bu annemin tespitidir. İlkokul öğretmenimi bulduğum
zaman benim yaramaz olduğumu söylemişti. Yaramazlık kavramı kişilerden kişiye
göre değişebiliyor. Öğretmenlerim küçükken ne olmak istediğimi sorduğunda
futbolcu olacağımı ve hemen arkasından da avukat olacağımı dile getirmiştim.
İkisini de yakaladım sayılır. Futbol oynadım bir süre.
Hakan Yaman:
Cumartesi, Pazar ve yaz tatillerinde neler yapardınız?
Şehmus Günaydın: Çocukluğumuzda
Batman Merkezinde oturduğumuzda Gercüş ilçesinde Bağ, Bahçe ve tarlalarımız
vardı. Oradan elde ettiğimiz üzümler ile pekmez, pestil ve ceviz sucuğu
yapılırdı. Çocukluğumuzda bulgurun kaynatılmasını zevkle seyrederdik.
Hakan Yaman:
Sizin çocuklarınız bulgur ve pekmez kaynatmayı biliyorlar mı?
Şehmus Günaydın: Büyük şehirlerde bu
aktivitelerin yapamadığımız için zor. Ben zaman zaman çocuklarımı götürüyorum
ama hiçbir zaman pekmez ve bulgur zamanına denk gelmediler. Geçmiş zamandaki
çocuklarda ve bizlerde dönemimize göre şanslıyız. Bizim büyüdüğümüz ortamda
yakın ilişkilerimiz vardı. Komşuluk, dostluk ve aile içindeki ilişkiler çok
daha farklıydı. Çocukların büyük şehirde yaşaması ile teknolojiye biraz daha
ağır basıyor. Şimdiki çocuklara baktığımız zaman parkta ya da bir kafede
oturduğu zaman sohbet etmek yerine telefonları ile ilgileniyorlar. Bu ortam
çocuklarımız için biraz sakıncalı.
Bizim zamanımıza göre
değerlendirirsek bizden daha şanslı olduklarını düşünmüyorum.
Biz çocukluğumuzda daha doğal
oyunlar vardı. Hayatın bütün zorluklarını görerek yaşadık. Çocuklarımızın
hayatın bu zorlukları görmeden yaşaması ilerideki yaşamlarında ileride derecede
sıkıntılar yaratacaktır. Çocuklarımızın iyi bir arkadaş ve çevre edinmeleri
gerekmektedir. Sürekli evde zamanını geçiren bir nesil düşünemeyiz. Bir derdi
olduğunda dertleşecek bir dostu olması lazım insanların.
Hakan Yaman:
Zaman zaman nerede o eski bayramlar diye düşündüğünüz oluyor mu?
Şehmus Günaydın: Benim yorumum bu
konuda biraz daha farklı. Çocukluğumuzda yaşadığımız bayramları farklı bir
gözle görüyorduk. Büyüdüğümüz zaman o bayramlara farklı bir gözle bakıyoruz.
Şimdiki çocuklarda bizim aldığımız hazzı aldıklarını düşünüyorum. Çocuklarımızın
yeni bir ayakkabı ve elbise giymesi kendilerini çok mutlu ediyordur. Bu gelenek
hala daha devam ediyor. Bayramlarda çocuklarımıza hala daha hediyeler alıyoruz.
Akraba ziyaretleri yapıyoruz. Çocuk gözü ile baktığımızda bayramlarda bir
değişiklik yok. Bizim açımızdan baktığımızda o zevki alamıyoruz. Çocuklarımıza mutlaka milli ve dini bayramlarını
öğretmeliyiz. Bu anları dolu dolu yaşamayı öğretmeliyiz ve gelecek nesillere
aktarmalıyız. Bayramlarda çocuklarımızı alıp tatile gidiyorsak orada da bayramı
yaşatmalıyız.
Hakan Yaman:
Üniversite hayatınız Ankarada geçti. Ailenizden uzak nasıl bir hayat
yaşadınız?
Şehmus Günaydın: Üniversite
hayatında çok fazla boş zamana sahip biri değildim. Derslerime günü gününe
girip takip ederdim. Tuttuğum notlara çok fazla ilgi olurdu. En büyük avantajım
okula yürüme mesafesi 50 60 metre kadardı. Bunun dışında Ankarada
Tekelsporda futbol oynadım. Üniversite hayatımı dolu dolu yaşadım. Hem sportif
hem sosyal faaliyetler hem de ders anlamında dolu dolu öğrencilik hayatım geçti.
Hakan Yaman:
üniversiteyi bitirdikten sonra hemen göreve mi başladınız yoksa askerlik
görevini mi hallettiniz?
Şehmus Günaydın: Ankara
Üniversitesini bitirdikten sonra hemen Kaymakamlık sınavına girdim ve kazandım.
1988de mezun oldum. 1989da da göreve başladım. Bazı arkadaşlarımız askerlik
görevlerini ifa ettiler. Daha sonra sınavlara girdiler. Yakın zamanda sınava
girme imkanım olduğu için sınava girip kazanmak nasip oldu. Askerlik görevimi
kaymakam olduktan sonra yaptım. Gürgentepe kaymakamı iken askere gittim.
İzmirde acemiliğimi denizci olarak yaptım. Daha sonra İskenderunda kısa dönem
askerliğimi yaptım.
Hakan Yaman:
Türkiyenin değişik yerlerini bir hayli dolaşmışsınız. Aday Kaymakamlık
sürecini de dahil edersek 27 yıl görev yaptınız. Bu süre içerisinde
yaşadıklarınızı bize anlatır mısınız?
Şehmus Günaydın: Her görev
yaptığımız yerde çok güzel anılarımız oldu. Bunların arasında tercih yapacak
olursak çok zorlanırız. Yeşilova kaymakamlığı sırasında süt üreticilerimizin
sütünün ihale yolu ile satılmasına yönelik bir çalışma yapmıştık. O dönemlerde
700 liraya satılan sütü ihale yöntemi ile bi 400 liraya çıkardık. O zaman
köydeki yaşanan bayram havasını hiçbir zaman unutmam. Bitlis Vali
Yardımcılığına atandığım sıralarında, Bitlis 3. Ligde yer alıyordu. Göreve
başladığımda 4 puan ile son sıradaydı. Futbol oynamış bir idareci olarak
kendimizi işin içinde bulduk. Bize en yakın takım ile aramızda 13 puan farkı
var. İyi bir çalış ve mücadelenin ardından kader maçı diye tabir edilen son
maçımıza çıktık. Son maçta da rakibimiz ilçe takımı. Beraberlik ve mağlubiyet
halinde küme düşeceğiz. Maçın 83. dakikasında 1-0 yenik durumdayız. Maçın
bitimine 7 dakika kalmışken 2 gol atarak ligde kaldık. Çok zor bir süreçten o
duruma getirmiştik takımı. Unutamadığım önemli anılardan birisi de budur.
Hakan Yaman:
Ispartadan önceki hayatınızı öğrendik. İsterseniz biraz da Isparta ile ilgili
düşüncelerinizi konuşalım. Ispartaya atandığınız zaman neler hissettiniz?
Şehmus Günaydın: Ispartaya
atandığımı televizyondan öğrendim. Atanmamın ardından beni ilk arayan kendi de
aslen Ispartalı olan Hüseyin Avni Coş oldu. Ben ülkemizin her tarafını çok
seviyorum. Isparta diyince ilk aklıma gül geldi. Güller şehrine gideceğimiz
için mutluydum. Isparta hem Akdeniz hem de Ege bölgesi özelliği taşıyor. Ege
bölgesinde 10 yıl çalıştığım için bölge insanının ne kadar çalışkan olduğunu
biliyorum.
Hakan Yaman:
Daha yeni atandınız ama ilk izleniminiz ne oldu Isparta hakkında?
Şehmus Günaydın: Bu kadar kısa süre
içerisinde her şeyi öğrenmem biraz zor. Potansiyeli yüksek bir ile geldik. Biz
birçok alanda Ispartanın avantajları olduğunu gördük. İnsanların üretme
gayreti içerisinde olması, bir şeyler ortaya koyma çabası olması çok önemli.
Tarımsal ve hayvansal üretim iyi derecede. Göreve başlar başlamaz çalışma
başlattık. Ispartanın sahip olduğu değerleri tanıtalım istedik. Gül denilince
insanların aklına ilk Isparta geliyor ama bu durum elma için geçerli değil.
Artık elma denilince de insanların aklına ilk Isparta gelsin. Türkiyenin en büyük
elma üreten ili Isparta. Ticaret Borsası Başkanımız ziyaretimize gelmişti. Elma
pazarında bir takım daralmalar olduğunu ifade edince elmanın faydalarını
topluma yeteri kadar anlatamadığımızı düşündüm. İstanbula giden bir
arkadaşımdan telefon geldi. Bu arkadaşıma elma gönderdim ve elmanın faydalarını
anlatmasını istedim. Bu tür çalışmalarımızı devam ettirmemiz lazım.
Hakan Yaman:
Ispartaya gelmeye yakın bir zamanda sizinle konuştuğumuzda Ispartaspor ile
ilgili konuşmuştuk. Bu konuşmaları kamuoyunda paylaştığımda müthiş bir heyecan
uyanmıştı. Ispartada futbola olan özlem sizinle birlikte patlama yaptı.
Kamuoyunun çok büyük beklentileri var. Ispartaya spor ile ilgili neler
söyleyeceksiniz?
Şehmus Günaydın: Aynı olayı
Kastamonuda da yaşadım. Kastamonuya gittiğimde BAL liginde takımı bile yoktu.
Isparta bu konuda önde ve avantajlı. Kastamonuda bu olaya el attığımızda
Vatandaşların ve STKların çok büyük desteği oldu. Bu işi sadece 1 ya da 2
kişiye ya da yönetime yüklersek başarılı olmamız mümkün değil. Isparta Belediye
Başkanı, Isparta Ticaret Sanayi Odası Başkanı, Sivil Toplum Kuruluş başkanları
ve Ispartalı vatandaşlarımızın bu olaya sahip çıkması lazım. Başarı ancak birbirimize
destek vererek olur.
Biz bu işi 2 3 kişiye verirsek
başarılı olmamız çok az ama hep beraber yaparsak sonuç alacağız. Kastamonuda
bu birlik sağlandığı için 2 yılda 2 şampiyonluk getirdi. Şu anda Kastamonu 2.
Ligde. Isparta yıllardır 2. Ligde yer almış. Bu yüzden Ispartasporda bu
potansiyel mevcut. Ispartanın öğrenci şehri olması müthiş bir havaya sokacak.
2-3 yıl taşıma su ile değirmeni döndürmemiz gerekecek. İleriki yıllar için alt
yapıyı güçlendirmemiz gerekecek. Alt yapı çalışmaları için arkadaşlara gerekli
talimatları verdim. Bütün alt yapılara önem verirsek 3 sene sonra
Ispartasporda oynama fırsatı bulacak. Şehirdeki ekonomik durumu iyi olan
işadamlarımızın ve maddi durumları iyi olan vatandaşlarımızın desteği ile
Ispartasporu hak ettiği yere çıkaracağız.
Hakan Yaman:
Hangi takımı tutuyorsunuz?
Şehmus
Günaydın: Fenerbahçeliyim. Bütün takımlarımızı seviyoruz ve bütün takımlarımıza
başarılar diliyoruz. Fenerbahçeli olarak takımımızın kendini toparlamasını
bekliyoruz.
Hakan Yaman:
Futbol oynamış bir kişi olarak spor yapmaya zamanınız oluyor mu?
Şehmus
Günaydın: uzun süredir oynamıyorum. Yaptığım tek spor yürüyüş. Kastamonuda
şöyle bir uygulama yapmıştık. STK Başkanlarının, daire müdürlerinin,
vatandaşlarımızın ve siyasetçilerimizin birbirini daha iyi tanıması için
akşamları kapalı spor salonunda voleybol maçları yapılıyordu. Ispartada bunu
gerçekleştirebiliriz. Şehri kaynaştırma adına Ispartada da futbol oynamak
isteyenler de oynayabilir. Göreve başlamadan önce Süreyya Sadi Bilgiç kıvılcımı
çakmış bunu ileriye götürmek hepimizin görevi. Ispartadaki herkesin görevi var
bu konuda. Mutlaka ve mutlaka seyircinin bu işe sahip çıkması
gerekmektedir.
Milletvekilimizin
başlatmış olduğu bu olayı bitirmemiz için seyirci desteği lazım. Maça gelecek
seyircilerimizin kombinelere alakalı olmaları lazım. Ben başta olmak üzere
daire müdürlerimizin bürokratların kombine alması lazım. İl özel idaremizin bu
konuda çok iyi çalışmaları var. Bu işi en kısa sürede tamamlayacağız.
Yönetimdeki arkadaşların futbolcu arayışları kısa sürmesi lazım ve yardımcı
olmamız gerekmektedir. Temmuz ayında futbolcu bulamazsınız. Geç kalmama adına
bu hafta içerisinde yeni gelecek yönetimimize destek vermeliyiz. İyi
futbolcular ile çalışmamız lazım. Mutlaka güçlü bir takım kurmamız lazım.
Yönetimdeki arkadaşlarımızın başarıya inanan düşünceleri var. Isparta Belediye
Başkanı Yusuf Ziya Günaydına teşekkür ediyoruz. Geçmiş zamanlarda yanlış
yapılan hareket Ispartasporun bu duruma gelmesine neden oldu. Çok iddialı
takımlar var. Seyircilerimizden isteğimdir. Cömert bir şekilde gelsin
takımımızı desteklesinler. Kötü tezahürata gerek yok. Eksikliklerimize bakarak
daha ileriye dönük projelere bakmak lazım.
Hakan Yaman:
Vali Şehmus Günaydın nasıl biridir. Yönetim şekli nasıldır?
Şehmus Günaydın:
İdarecilikte halkın sevdiği bir idareci vardır bir de çalışmayan, görevini
yapmayan memurun sevdiği bir idareci vardır. Ben her zaman halkın sevdiği bir
idareci olmayı kabul etmişimdir. Bunun içinde vatandaşlarımızın,
hemşehrilerimizin ve ihtiyaç sahibi olanların haklı taleplerini ve isteklerini
gecikmeksizin yerine getirilmesi taraftarıyım. Sabah köyünden Valiliğe gelen
bir vatandaşımızın işini bir an önce hallettiğimiz zaman o vatandaş mutlu bir
şekilde köyüne dönecektir. Bu vatandaşımızın işinin gecikmesi hem zaman hem de
ekonomik olarak kaybına neden olacaktır. Yarın ya da daha sonra gel mantığı ile
çalışan bir idareci değilim. Görev arkadaşlarımdan özellikle istediğim bir konu
var. Vatandaşın haklı taleplerinin gecikmeksizin yerine getirilmesidir. En çok
dikkat ettiğim husus doğruların yapılmasıdır. Yanlışlar ara sıra, doğrular her
zaman kazanır. Herkesten işini doğru ve zamanında yapmasını istiyorum.
Hakan Yaman:
sizi zaman zaman alışveriş merkezlerinde ya da pazarda görebilecek miyiz?
Şehmus Günaydın:
bir hafta içerisinde Ispartalı halk beni çok gördü. Beni çok görecekler. Sabah
8den akşama kadar simit satan, taksici ya da esnafımız her zaman beni
görecekler.
Hakan Yaman:
Devletin bir temsilcisi olarak asli görevleriniz var. Ispartada görev yapacağınız
görev süresi içerisinde adı sizin ile bağdaşan bir projenin altına imza atacak
mısınız?
Şehmus
Günaydın: proje konusunda daha çok erken. Buradaki görev sürem bittikten sonra
Ispartamıza faydalı işler yapan bir idareci olarak ayrılmak için çabamızı sarf
edeceğiz. Ispartalı vatandaşlarımızın da ben giderken faydalı işler yapıldığını
göreceklerdir.
Hakan Yaman:
emeklilik sonrasını planladınız mı? Memlekete mi yerleşeceksiniz yoksa
Türkiyenin değişik yerlerinde mi yer alacaksınız? Ispartayı çok sevip burada
kalma gibi bir düşünceniz de var mı?
Şehmus
Günaydın: bu konuları konuşmak için biraz erken ama her şey olabilir. Başka
şehirlerde çalışan kamu görevlilerinden de dinliyorum. Ispartada olmaktan son
derece memnun olanlar var.
Hakan Yaman:
Isparta size göre hangi alanda marka şehri olması gerekir. Isparta olarak
eğitimde iyiyiz. Sağlık, tarım, turizm ve sanayi kentiyiz. Siz bu konuda neler
söyleyeceksiniz?
Şehmus
Günaydın: Tarıma dayalı sanayinin daha üst noktalara taşınması için bir
takım çalışmaların yapılması lazım. Gülden katma değeri yüksek ürünler ortaya
koyabiliriz. Ürünlerde yenileme dediğimiz olaya girebiliriz. Bu sadece gülde
değil elma ve kirazda da uygulanabilir. Ispartanın çok ciddi bir turizm
potansiyeli var. Yazın yayla turizmini canlandırabiliriz. Yazları gül
festivalleri ile ilgili çalışmalar yapılabilir. Bu konuda Ispartadaki herkesi
harekete geçirmemiz gerekiyor. marka şehir kelimesini bir çok şehir kullanıyor.
Biz Isparta olarak değerlerimizi ve sahip olduğumuz avantajları kullandığımız
zaman kendiliğinden oluşacaktır. Elma ile ilgili yapmış olduğumuz tanıtım daha
ileride yapacaklarımızın yanında çok küçük bir olay. Bunun dışında ilerleyen
zamanlarda göreceksiniz. Isparta önemli bir potansiyeli olan bir şehir. İnanç
turizmi konusunda Barlaya yüz binlerce insan geliyor. Buradan ayrılanlar
birkaç parça eşya aldığı zaman çok büyük bir katkı oluşuyor. Ziyarete gelenler
mutlu bir şekilde ayrıldığı zaman yeni bir turist getirme potansiyeli
olacaktır. Bunları sağladığımız zaman turizm, kültürel ve maddi anlamda çok
büyük katkı sağlayacaktır.
Hakan Yaman:
İlerleyen günlerde Ispartanın turizm konusunda çok daha detaylı bilgileri
paylaşacağız. Ispartanın yemek kültürünü nasıl buldunuz, ne tür yemekleri
seversiniz, zaman zaman mutfağa girip yemek yapar mısınız?
Şehmus
Günaydın: Ramazan nedeni ile Ispartamızın yemekleri ile tanışamadık. Ramazan
münasebeti ile Güllacı tatma imkanımız oldu. Ramazandan sonra bu yemekleri
sunacak mahir ustalar, köyler ve beldeler biliyorsanız söyleyin ki gidip
yerinde göreyim. Tatmadan bir konuda fikir vermem mümkün değil. Her Türk
erkeğinin yaptığı yemekleri yapabiliyorum. Yumurta kırabiliyorum. Makarna
yapabiliyorum. Tatil günlerinde bir programım yoksa ailem ile kahvaltı yapmak
için kahvaltıyı kendim hazırlıyorum.
Hakan Yaman:
Başarılı bir idarecisiniz. Size göre başarının sırrı nedir?
Şehmus
Günaydın: Başarılı olmak için ilk önce kendinizin inanması gerekir. Siz
inandıktan sonra gerisi kolay. Bunun en büyük nedeni de doğruları yapmaktır.
İşlerinizi doğru yaptığınız zaman başarısız olmanızın imkanı yok. Ben işlerimi
doğru yaptım ama kimse beni görmedi düşüncesine kimse kapılmasın. İşlerimizi
hem zamanında hem de doğru yaptığımız zaman bunu görecek bir sürü insan vardır.
Aklınıza takılan bir soruyu her zaman bulabilirsiniz ama doğru uygulamak
önemli. Aşırı ve eksik çalışmak da doğru değil. Bunun tam ortasını bulmanız
gerekir.
Hakan Yaman:
Ailenize yeteri kadar zaman ayırabiliyor musunuz? Boş zamanlarınızda neler
yaparsınız?
Şehmus
Günaydın: bu soruya evet demek mümkün değil. Beni saat 8de dairede
görebilirsiniz. Beni gece 11de de dairede görebilirsiniz. Bu işimizin gereği
olan bir olay. Ailemize yeteri kadar zaman ayırtamıyoruz ama fırsat buldukça
ailem ve çocuklarım ile gezmeyi seviyoruz. Dinlenmeye çalışıyoruz.
Hakan Yaman:
Hobileriniz nelerdir?
Şehmus
Günaydın: Balık tutma hobisini sonradan edindim. Kaymakam olduğum dönemlerde
çok zaman buluyordum fakat valilik döneminde fırsat bulamıyorum. Eğirdire
gittiğim zaman ilk sorduğum soru buradan hangi tür balıklar çıktığı oldu.
Nerede balık tutulabileceği konusunda yardım alacağım vatandaşlardan.
Hakan Yaman:
Müzik ile aranız nasıl?
Şehmus
Günaydın: Müzik ile aramın doğru olduğunu söylesem doğru olmaz. Müzik dinlerim
ama herhangi bir enstrüman çalma ya da mırıldanma konusunda son derece sınırlı
yeteneğim var. Türk sanat müziği dinliyorum. İstanbul sokakları favori
parçamdır.
Hakan Yaman:
En büyük hayaliniz nedir, şunu da yapacağım dediğiniz başka bir hayaliniz var
mı?
Şehmus
Günaydın: Hayatta herkesin bir hedefi olmalı. Ben de çocukluğumda koyduğum
hedeflerime ulaştım. İleride de hedeflerim var. Hangi konumda olursam olayım
milletimize ve devletimize faydalı bir birey olarak yaşamımı sürdürmek
istiyorum. Benim en büyük hedefim bu. Ben bir vatandaşın sıkıntısını giderdiğim
zaman bana şükranlarını sunmaları her şeyden önemlidir.