"ETİK; İYİ YÖNETİMİN TEMELİDİR..."

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,"ETİK; İYİ YÖNETİMİN TEMELİDİR..."
Haberin Tarihi: 23.2.2016 10:41:00 - Okunma Sayısı:1965 defa okundu.

“ETİK; İYİ YÖNETİMİN TEMELİDİR…”

 

Çevre sorunlarına yerel yönetimler mi

yoksa devlet mi ilgilensin?                

            Çevre sorunlarının nedeni de; çözüm de ekonomiktir.          

            Günümüzde;  taşıt araçlarının çevreye verdiği zararı yok denecek kadar azaltacak, çevresindeki tarımsal-evsel-endüstriyel atıkların etkisiyle kirlenen göle taşınan suları arıtacak; gölün içerisindeki birikintilerini temizleyecek bilim, teknoloji ve güç vardır. Fakat; çok pahalıya mal olabilecek bu tesisler nasıl finanse edilecek;  somut gerçekler ve öncelikler belirlenebilecek mi; konforumuzdan vazgeçebilme fedakarlığını gösterebilecek miyiz? Sadece insanları değil bütün canlıları, doğal alanları içine alan yeni bir çevre hukukuna ve çevre ahlakına gerek var mı?

            Çevre korumak için uzmanlara mı yoksa “idare-i masla atçılara –durumdan  vazife çıkaranlara”, “sorun yok müdürüm…” “ günü düşünenlere mi” kulak verelim? Çevre sorunlarına yerel yönetimler mi; yoksa devlet mi ilgilensin?

            Çevre kirliliğinin günümüzde ve gelecekte oluşturduğu-oluşturacağı hasarın neler olabileceğini bir yana bırakırsak, Eğirdir Gölü havzası, ülkemiz - dünya çevre sorunlarıyla karşı karşıyadır diyebiliriz.  Hava-su-toprak kirliliği, giderek yok edilen ormanlar, küresel ısınma,  Akşehir Gölü gibi kuruyan, Bafa Gölü gibi aşırı oranda kirlenen göllerimiz ve Aral Gölü’nün bu günkü açıklı sorunu ve daha isimlerini sayabileceğimiz binlerce örnek ve sorun var. Bu örnekler çevre sorunlarının ne kadar ciddiye alınmasının göstergesi ve gerçeğidir.

            Tartışılması gereken; bu konuda bilim insanlarına “felaket tellalı, medeniyet-gelişme düşmanı”, sorunları abart olup olmadığı değil; sorunların nasıl çözüleceğidir. Bu bakış işin kolayına kaçmak ve asıl yapılması gerekene engel olmaktır. Neden mi?!!!

            Etiğin kaynağı nedir? Din mi, sorumluluk ya da zorunluluk mu, hukuk mu?

            Çevre sorunlarının giderek artması, bu soruna sadece sağlık ve ekonomik kaygılarla bakılmasının, çözüm getirmediği göz önünde tutarsak;  sorunun çözümünde ilave yöntem ve davranışlara gerek duyulmaktadır. Bilinçli olmanın  da  diğer bir önemli faktör olmasına karşın , her zaman yeterli olmadığı artan sorunlarla görülmektedir. İşte bu nedenlerle bilim insanları;  çevrenin korunmasında; bilinçli olmanın yanı sıra “ETİK” faktörlerinin de birlikte ele alınmasının gerektiğini belirtmektedirler.

   Eski çağlardan günümüze pek çok din ve felsefi akım insanların doğanın bir parçası olduğunu; doğanın diğer öğeleriyle denge içinde yaşaması gerektiğini savunmuşlardır. İslamiyet’ten , Budizm’e kadar pek çok din, insandan doğala dost olmasına ve başka canlıların evrendeki önemine yer vermektedir.  İnsanın, doğaldaki kayıplara neden olmasının  ve buna bağlı olarak  doğada biyolojik çeşitlilik –tür kayıplarına duyarsız kalmasının;  ahlaki ve felsefi açıdan yanlış olduğu görüşünü benimsemişlerdir.

            Etik; toplum tarafından belirlenmiş, ahlaki(moral) ilkeleri ve değerler kümesi olarak tanımlanabilir. Etik özel durumlarda insanın nasıl ahlaklı davranabileceği konusunda araştırma yapar. Buna da “Uygulamalı Etik” denir. Meslek etiği, tıp etiği, çevre etiği gibi…

            Etik, kelime olarak huy; ahlak,  onurluluk, karakter, vicdan… anlamına da gelmektedir. Bununla birlikte ahlak, insanların toplum içindeki eylemlerini ve birbirleriyle olan ilişkilerini düzenlemek amacıyla kabul edilen ilkeler bütünüdür“ üzerinde uzlaşılan bireyler arası kurallar”. İyi ya da kötünün ne olduğu konusunda bireylerin yaşamına rehberlik eder. Neyin doğru, neyin yanlış, neyin haklı, neyin haksız olduğu konusunda halkın vicdanına dayalı ilkeler ve kurallardır…“Etik; iyi ve kötü söz veya davranışı belirleyen ölçütlerdir…”

 Estetik ve Önleyici Yaklaşım Nedir?

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap