16:46:22 VALİ ABDULLAH ERİN’İN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI 16:40:00 BAŞKAN ŞÜKRÜ BAŞDEĞİRMEN’İN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI 16:35:28 ESKİ ÖZEL HÜKÜMLER / YENİ ÖZEL HÜKÜMLER VE MAYIS/24’ ÜN  46 MADDELİK ÇIKTISI?!!! (7. Bölüm) 16:17:26 EĞİRDİR BAYBUĞAN’DA KAZA 7 YARALI 15:21:32 YARINLARIN KİLİDİNİ AÇACAK ANAHTAR ÖĞRETMENLERİN ELİNDEDİR 15:17:12 BAŞKAN ÇELİK: ÖĞRETMENLERİMİZ, ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİ İNŞA EDİYOR 15:10:27 ÖĞRETMENLERİMİZİN GÜNÜ KUTLU OLSUN 09:55:55 İNSAN YETİŞTİRME  MÜHENDİSİ: ÖĞRETMENLER 09:41:04 EĞİRDİR’DE KIŞ TEDBİRLERİ KOORDİNASYON VE İŞ BİRLİĞİ TOPLANTISI YAPILDI 09:37:21 İL GENEL MECLİS ÜYESİ ABDURRAHMAN SİNAP: “BADEMLİ KÖYÜ - DAVRAZ KAYAK MERKEZİ YOLU NE OLDU?” 17:24:55 EĞİRDİR’DE ARACIN KAPILARINI AÇIP TRAFİĞİ TEHLİKEYE SOKAN ŞAHSA 2 BİN 858 TL İDARİ CEZA KESİLDİ… 12:05:07 2024 Yılı “Sürdürülebilir Turizmin Geliştirilmesi Destek Programı” İlan Edildi 11:36:30 EĞİRDİR SAFRAN ÜRETİM MERKEZİ OLUYOR… 11:19:35 Eğirdir Belediyespor Kulübü Yönetimi Kaymakam Çimşit’i Ziyaret Etti 11:15:02 Isparta İl Enerji Verimliliği Yönetim Birimden Kaymakam ÇİMŞİT’e Ziyaret 11:07:36 ITSO’DA LİDERLİK VE YÖNETİM BECERİLERİ SEMİNERİ DÜZENLENDİ 11:02:07 ERKILINÇ: KURUMUMUZ RESMÎ İLAN HAKEDİŞLERİNİN GARANTÖRÜDÜR 17:40:01 ITSO’NUN SERBEST BÖLGE ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR 17:13:16 Eğirdir’de Safran Hasadı Heyecanı 16:48:45 ESKİ ÖZEL HÜKÜMLER / YENİ ÖZEL HÜKÜMLER VE MAYIS/24’ ÜN  46 MADDELİK ÇIKTISI?!!! (5 - 6. Bölüm)

SIFIR

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,SIFIR
Haberin Tarihi: 24.12.2015 09:05:00 - Okunma Sayısı:1305 defa okundu.

SIFIR

 

            Sıfır, matematik terimidir. Diğer dokuz rakamla değerlerin niceliğinin yani ne kadar olduğunun ifade edilmesine yarar. Bir rakamını sağına bir sıfır yazıldığında on’a ulaşılır. Bir’in soluna bin tane sıfır aıldığında yine bir’dir. “Solda sıfır” deyimi de buradan gelir. Ekonomik nicelikte ise batmanın ya da batrımanın karşılığı ise “sermayeyi kediye yüklemek”, “sermayeyi sıfırlamak” ya da “sıfırı tüketmek” olarak dillenir yazınımızda.

            Memleketimideki sıfırlama manzaralarına gelince...

            1974 yılında aynı ilköğretmen okulundan mezun olan 450 ilkokul öğretmenin atama dilekçelerinin hiç birinde, mesleğinin 8 yılını geçirdiği doğu ve güneydoğu illeri dışında il bulunmadığını bilen, 40 yıl sonra bile oradaki öğrencilerinden “Öğretmenler Günü”, hal, hatır telefonları alan biri için “kardeşçe yaşama kültürü” gibi bir olgudan bahsedilemez. Bu kültür sıfırlandıysa, sıfırlayanlara sormak gerek.

            Analar ağlamasındı, yine analar ağlamasın. Ama analar ağlıyor. Bunu da PKK ile mücadeleyi “açılımla” sıfırlayana, Güneydoğu illerini PKK’nın silah ve mühimmat deposu haline getirmesine, hatta MOBESE sistemi kurmasına göz yumanlara, bebek katili”ni “sayın”la sıfırlayanlara sormak gerek.

            Paralel kumpasından beraat edenlerin açtığı tazminat davalarından altısının ülkemize getirdiği “5 milyon 387 bin TL”lik faturanın bununla sınırlı kalmayacağı gerçeğinden hareketle bir’in sağına üçer, altışar ve hatta dokuzar  sıfır yazılarak bulunan tazminatlarla ülke kaynaklarının sıfırı tüketme yolculuğu gerçeğine ulaşmak mümkündür.  Bunu ise kozmik odayı suikast yalanıyla sıfırlayanlara, devletin sırlarını ortaya saçanlara, şu güzel ülkeye KAYAN’LARA, Poyrazköy, Askeri Casusluk, Ergenekon-Balyoz ile ülkenin korkmaz bekçileri Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını kumpaslayanlara ve bu fırsatı tanıyanlara sormak gerek.

            Süleyman Şah’la, bir gecede nasıl kaçırılır?  Rus uçağı neden düşürülür? Doğal gazda başlayınca “yusuf, yusuf”, “one minute, Mavi Marmara” sıfırlansa ne olur? Ayıdan post olmazsa İsrail’den dost olur. Başika’da sessiz sedasız eğitim verirken yeniden asker gönderilse, sonra geri çekilse, kaporta çizilse, itibar sıfırlansa kıyamet mi kopar? Bunu da “SITRATEJİK DERİNLİK” uzmanlarına sormak gerek.

            Çoğu emekli orta yaş üstü, yaşlı, genç... Kır köyünün kahvesinde söyleşiyorlardı. Eskilerden, yokluk içindeki ama daha anlamlı günlerinden, yoksullukla özdeşleşen onurlu anılarından söz ediyorlardı. Çağın tatsızlığından yakınıyorlardı. Bir genç, yaşlı yengesinin “Allah razı olsun hükümetimizden, Fatma hanımdan.” Sözlerine takmıştı. İçlerinden biri sözü aldı: “Şu dağların-bayırların her karışında üretim vardı. Ot, tahıl, koyun, keçi, sığır... Bir yanda keçi yayılırdı. Az ötesinde koru büyürdü. Toprağın sırtındaydık.  Bu gün üretimi sıfırladık. Toprağın sırtından devletin sırtına bindik.”

            Taşlı yengeye gelince, aldığı sosyal yardım ve bakımın hükümet erkanının ya da Fak-Fuk fonundaki Fatma hanımın ceplerinden değil devletin kasasından çıktığını nerden bilsindi?

 

            Bir kıssa...

            Biyoloji hocası, öğrencisine sormuş: “Aynı otu yediği halde keçi, inek ve at dışkıları neden farklıdır?” Hoca bakmış, doğru yanıt yok: “Kem küme gerek yok. Otur yerine: SIFIR...”

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap