TBMM’NİN KALBİ, BİLGİÇ’E EMANET!!! (4)

- SDÜ’YÜ BÖLME YERİNE, ÜNİVERSİTEDEKİ ÖĞRENCİ SAYILARINI AZALTIP, ÇOK KALİTELİ, BİLGİ VE BECERİYE SAHİP ÖĞRENCİLER YETİŞTİRMEK KURAL OLMALIDIR…

- BECERİ KAZANDIRMA İŞİ; ANCAK LABORATUARLARDA, ATÖLYELERDE VE SANAYİDE YAPILAN ARAŞTIRMA VE UYGULAMALARLA GERÇEKLEŞİR.

-        EĞER ÖĞRENCİYE BECERİ KAZANDIRAMIYORSANIZ, “BİLGİ YÜKLEMEK” YETERLİ DEĞİL  VE DE HİÇBİR ANLAMI DA YOKTUR. BİLGİYİ, “BECERİ” YE DÖNÜŞTÜREBİLMEKTİR BÜTÜN MESELE!!

 

SDÜ’YÜ BÖLMEYE HİÇ GEREK YOK!!!

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

            Burdur’ da, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin kurulma sürecine yönelik, bir anımsatmada bulunmak istiyorum… Üç Fakülte lâzım. İkisi tamam. (1) eksik olduğu için Üniversite kurulamıyor. N’apalım, ne edelim de, bir Fakülte yaratalım deniyor. Ve; “Bulduk!!!” deniyor: “EĞİRDİR SU ÜRÜNLERİ FAKÜLTESİ!!!”

            Hemen harekete geçiliyor… TBMM’de sekiz-on milletvekili, (Hemen belirtelim ki, aralarında bir Isparta Milletvekili de var) bir önerge kaleme alıp imzalıyorlar… EĞİRDİR SU ÜRÜNLERİ FAKÜLTESİ Burdur’un olacak!!! Bu olay duyulur duyulmaz, Isparta kamuoyu ve Eğirdir’liler tepkide gecikmiyor. Bu satırların yazarı, önergede imzası olan Isparta milletvekilimizle, yüz yüze bu konuyu sorguluyor…” Yanlışlıkla bana da imza attırmışlar” deyip, imzasını geri çekiyordu.

***

             Fakültesini Burdur’a kaptırmayan EĞİRDİR, önceki basiretsiz Rektör’ün ufuksuz /vizyonsuz icraatıyla, bir “Tabela Fakülte”ye dönüştürülüp, Kampüse taşınıyordu…

***

             …Ve bugünlere gelinmişti… Eğirdir ’de artık, bir “ÜNİVERSİTE KAMPÜSÜ” altyapısı oluşmuştu… 360 Dönümlük “EĞİRDİR GARI” ve civarı, Eğirdir’in bir “ÜNİVERSİTE ŞEHRİ” olma yolundaki İşaret Fişeği idi… Bu konuda, gerek (7) Haziran ve gerekse (1) Kasım Genel Seçim süreçlerinde, sözler verilmiş ve verilen sözlerin “taahhüt” olarak görülmesi, kamuoyuna deklare edilmiştir.

***

            Ülkemizde, hem Üniversite sayısı, hem de Öğrenci sayısı artmıştı. Ve artmaya da devam ediyordu… Üniversite mezunlarının, özellikle bazı Bölümlerden mezun olanların %25’i işsizdi… Bu durum; özellikle öğretmen yetiştiren Fakültelerde görülüyordu, bir de Orman Fakültelerinde…

            Ormanların %100’e yakını Devlete aitti ve Devlet, ne kadar Orman Mühendisi istihdam edeceğini de biliyordu… Son tahlilde; Üniversitelerin Orman Fakültelerinin, buna göre Kontenjanlarını belirlemesi gerekiyordu. En fazla (2) Orman Fakültesi yeterli iken, şimdi (8)’i bulmuştu…

***

            Akademik Camiada; Yeni Üniversiteler açılması, ya da büyüyen Üniversitelerin hantal bir yapıya dönüşerek, yönetilemez hale gelme olasılığına dikkat çeken bakış açıları ve de görüşlere de tanık oluyorduk…

                   Bakın, neler dillendiriliyordu:

            “… Üniversite, sadece meslek öğretmez. Öğrencilerin, sürekli Laboratuarlarda / Atölyelerde veya Sanayide Araştırmalar yapmaları gerekir… Böyle bir durumda da, Fakülte Bölümlerindeki Öğrenci sayılarının az olması gerekir. Çünkü; Laboratuarlar ve Atölyeler yeterli olmaz!!!

***

ÜNİVERSİTEYİ BÖLME YERİNE ?!!!

            “…Üniversiteyi bölme yerine; Üniversitedeki Öğrenci sayılarını azaltıp, çok kaliteli, bilgi ve beceriye sahip öğrenciler yetiştirmek kural olmalıdır… Beceri kazandırma işi de ancak; Laboratuarlarda, Atölyelerde ve Sanayide yapılan araştırma ve uygulamalarla gerçekleşir… Eğer Öğrenciye, “BECERİ” kazandıramıyorsanız, “BİLGİ YÜKLEMEK” yeterli değildir!!! Ve de hiçbir anlamı da yoktur!!! Bu devirde; İnternet yoluyla istenilen bilgiye ulaşılabilinir… Önemli olan; BU BİLGİYİ BECERİYE DÖNÜŞTÜREBİLMEKTİR.”

***

SDÜ’ YÜ BÖLMEYE HİÇ GEREK YOK !!!

            “…SDÜ’yü bölmeye hiç gerek yok. Artık İnternet döneminde, Üniversiteleri bölmek anlamsız. Bölünen her Üniversite masraf arttırır… Masraf, ikiye / üçe katlanır… Bölünen Üniversitelerde, kalite kaybı olur… Kaliteli Öğrenciyi de getiremezsiniz oraya.

            ODTÜ ve BOĞAZİÇİ, bir imajdır. Kaliteli Üniversite imajı!!!”

***

TIP FAKÜLTELERİNE  ÖZEL ÖNEM !!!

            Tıp Fakültelerine özel bir önem verilmesi gerekiyor… Çünkü; sıfır (0) hata ile çalışmak zorundalar… Hocalar da ameliyata giriyor ve sürekli dersin konularının uygulamasını yapıyor… Diğer Fakültelerde bunlar yok”

***

…Evet, bir yazı dizimizi de böylece sonlandırmış oluyoruz.

            Hoşça kalın, esen kalın…    -------  SON  ------

Bu Haberi Paylaş

Yorum Yap