Haberin Tarihi:
21.11.2015 09:10:00
- Okunma Sayısı:1431
defa okundu.
Eğirdir Gölü ve Azot (2)
SENTETİK AZOT YERİNE
NE KULLANILMALI… NELER YAPILMALI…
Bu tehlikeli gidişata çare olarak öncelikle; organik tarım teşvik edilmeli (zamanla zorunlu hale gelmeli), suni gübre ve zirai ilaç kullanımı azaltmak ve aşırı tüketimi- israfı- önlemek gerekmektedir.
* Kompost bitkisel ve hayvansal atıkların nemli-oksijenli ortamda bozularak organik gübreye dönüşmesi uygulaması(yer solucanlarının ve bakteri kültürleri), kullanımı.
* Tarım topraklarının örtücü vb. bitki olarak bilinen bitkilerce azot bağlayan bakterilerce zenginleştirilmesi… Hayvan beslenmesi -gübre üretimi- oluşan geri dönüşüm ve döngünün sağlanması.
* Gübrelenecek alanın ne kadar azota ihtiyacı olduğunu hesaplayan bilgisayar programları kullanılabilir, gübre ve pis su atıklarının daha etkin bir şekilde geri dönüşümü yapılması. Arıtma…
* Kültürel Yöntemler: bitkilerin en uygun koşullarda yetiştirilerek, hastalıklara ve zararlılara dayanıklılıklarının artırılmasıdır.
* Fiziksel Yöntemler: Sıcaklıkla, topraktaki hastalık etmenlerinin, zararlıların ya da yabancı otların yok edilmesi ve hastalıklı dalların kesilmesi ya da zararlı organizmaları yok etmek amacıyla yapılan budama işlemleri. Göllerde azot birikimi dip çamurunda ve bitki bünyesinde depo edilmektedinden, mekanik temizlik,
* Biyolojik Yöntemler: Biyolojik ajanlardan(böcek vb.) yararlanılarak hastalıkların, zararlıların ya da yabancı otlarla mücadele
* Karantina Yöntemleri: Bir ülkeye ya da bir bölgeye girmesinden korkulan bir hastalık etmeninin, bir zararlının ya da bir yabancı otun o ülkeye, o bölgeye girişinin yasal yollarla önlenmesi.
* Kimyasal Yöntemler: (Zorunluluk durumunda) bitki hastalıklarıyla kimyasal savaşımın hastalık görülmeden, fakat hastalığın oluşması için koşullar oluştuğunda kontrollü ve bilinçli bir biçimde devreye sokulmalıdır ( Delen ve Ark., 2010).
* Hastalık belirtileri gözle görülür duruma geldikten sonra başlatılan kimyasal savaşım, hem istenilen etkililikte ve ekonomiklikte olmaz, hem de bazı sorunları da beraberinde getirir.
* Ülkemizde yeterince Ziraat Mühendisleri söz konusudur, tarım alanlarının onların sorumluluklarına verilmesiyle birlikte, çiftçi eğitimlerine ağırlık verilmesi. Modern tarım tekniklerinin (erken uyarı sistemleri, su toprak vb. analiz yöntemleri..) geliştirilmesi.
Sonuç olarak;
Başta Çin olmak üzere, Meksika, Tayvan, Hindistan, ABD’nin büyük bölümünde azotun olumsuz etkilerinin bizden çok yıllar öncesi çıkması ve bilinmesine rağmen , Eğirdir Gölü gibi stratejik önemi olan içme suyu kaynağının olduğu yerlerde sentetik gübrelerle tarımın yapılması “katliam” bilim dışıdır.
Ülkemizde tarım ürünlerinin neden Avrupa ülkelerine ihraç edilememesinin nedenlerin başında; yoğun sentetik gübre - pestisit kullanımı ve buna bağlı olarak oluşan kirliliktir…
Günümüzde daha çok para getiren tarım daha az gübrenin kullanıldığı, sentetik gübrelerin kullanılmağı organik tarımdır . Bilimsel yöntemle; daha az gübre kullanımının ürünü azaltmadığı, aksine daha çok para kazandırdığı bilinmektedir.
Dünyanın su gerilimi içerisinde olduğu ve önümüzdeki yılların petrol- elektronik değil, TEMİZ SU ve GIDA yılları olacağı unutulmamalıdır. Burada sözü edilmek istenen ekonomiklik çevremizi, geleceğimizi, sağlığımızı, tarım ürünü ihracatımızı ve hatta turizmimizi bile içermektedir. Çünkü hiç kimse; kimyasallarla kirlenmiş bir çevreye ve gıdalarında pestisit kalıntıları bulunma olasılığı bulunan bir ülkeye gelmeyi istemeyeceklerdir..