SDÜ ÜROLOJİ KLİNİĞİNDE DÜNYA STANDARTLARINDA TEDAVİ HİZMETİ

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,SDÜ ÜROLOJİ KLİNİĞİNDE DÜNYA STANDARTLARINDA TEDAVİ HİZMETİ
Haberin Tarihi: 25.5.2024 10:55:25 - Okunma Sayısı:784 defa okundu.

Süleyman Demirel Üniversitesi Hastanesi Üroloji Kliniği, “altın standart tedavi” olarak kabul edilen Thulium fiber lazer Enükleasyon prostat (THUFLEP) yöntemini başarıyla uyguluyor.

SDÜ ÜROLOJİ KLİNİĞİNDE DÜNYA STANDARTLARINDA TEDAVİ HİZMETİ

Süleyman Demirel Üniversitesi Hastanesi Üroloji Kliniği, “altın standart tedavi” olarak kabul edilen Thulium fiber lazer Enükleasyon prostat (THUFLEP) yöntemini başarıyla uyguluyor.

SDÜ Hastanesi Üroloji Kliniği, Thulium fiber lazer Enükleasyon prostat (THUFLEP) ile hastalara dünyadaki en son cerrahi tedavi yöntemi ile hizmet veriyor. Bu yöntem ile hastalar, aynı taş hastalığında olduğu gibi artık prostatları ne kadar büyük olursa olsun vücut bütünlüklerini bozmayan, yara oluşturmadan doğal yollardan, 1-2 gün içinde sondaları çekilerek konforlu bir şekilde tedavi olabiliyorlar. 

SDÜ Hastanesi Başhekimi ve Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taylan Oksay, normalde 20 gr. olması gereken prostatı 300 gr.’a kadar büyümüş, ileri yaşlı ve kalp rahatsızlıkları olan bir hastayı, ‘prostat enükleasyon’ yöntemiyle kapalı şekilde ameliyat ettiklerini belirtti. 

Ameliyat sonuçları artık yüz güldürüyor

Ameliyat ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Taylan Oksay, şunları söyledi: “BPH (İyi huylu Prostat Büyümesi) 40 yaşın öncesinde çok nadiren kişide sıkıntıya neden olur. Ancak 60’lı yaşlarda erkeklerin yarısından fazlasında, 70’li yaşlarda ise %90’ında BPH nedeniyle belirtiler kişilerin günlük yaşamını ve yaşam kalitesini etkilemektedir. İdrar kanalını saran prostat bezindeki yaşla birlikte büyür ve bu büyüme idrar kanalına baskı yaparak idrar kanalında tıkanmaya ve idrarın rahat atılamamasına neden olmaktadır. BPH olan hastalarımızı hafif şikayetleri olduğunda öncelikle ilaçlar ile tedavi ederken, bu seviyeyi geçen ağır vakalarda cerrahi tedavi gerekmektedir. Yıllardır uygulanan klasik cerrahi yöntemimiz TUR prostat dediğimiz yöntemde prostat parçalar halinde içten dışa kazınarak yapılmaktaydı. Bu nedenle kapsüle yakın dış kısımda kalan prostat dokuları hastalarımızda tekrara neden olmaktaydı. Bu yeni yöntemde ise kapsül ile prostat dokusu arasına girerek tüm prostatı idrar kesesine bütün olarak atıp, daha sonra morselatör dediğimiz cihaz ile dışarıya almaktayız. Tüm kapsül dışında tüm prostatı alabildiğimiz için hastalarımızda açık prostattaki gibi tekrar ameliyat gerekliliği çok az olmakta ve sonuçlar daha yüz güldürücü olmaktadır.”

76 yaşındaki Mehmet Dereli isimli hasta yapılan işlemden ve aldığı tedaviden son derece memnun olduğunu söyleyerek tedavi sonrasında çok konforlu bir şekilde yaşantısına döndüğünü anlattı. Tedavi sonrası kısa sürede taburcu olan Dereli, tüm ekibe ve hastane çalışanlarına teşekkürlerini dile getirdi.

 

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap