ÇEYREK ASIR ÖNCE, ÇEYREK ASIR SONRA DAVRAS POTANSİYELİ…
Zeki TARHAN – ANKARA
Kütüphanemdeki Dosya arşivimden, çeyrek asır önce Dağ – Komando subayı Yarbay Nurtay YATMAN’ın TARHAN için hazırladığı “DAVRAS POTANSİYELİ” dosyasına göz attım.
YATMAN, birde mektup eklemişti çalışmasına ve üç kare DAVRAS fotoğrafı. Genel bir bakıştan sonra; Coğrafi konumdan bölgenin Jeolojisi ve Hidrojeolojisine, Bitki örtüsünden Zooloji, Meteoroloji ile sosyal yapısına ve ulaşımına dek DAVRAS KAYAK MERKEZİ’ nin MR’ ını yada Tomoğrafisini çekmişti adeta…
…Ve son tahlilde; DAVRAS’ın Dağ ekosisteminde potansiyelini ve alternatif turizm bağlamında, bölgeye bir projektör tutuyordu… Sait İNCE’ de bir kayakçı olarak DAVRAS’ ta çektiği en son resimleri dün akşam TARHAN’a WhatsApp’ tan ulaştırmıştı. Buradan her iki dostumuza da müteşekkirim.
***
Tüm Sav kasabasının tanık olduğu bir durum vardı: DAVRAS’ı yıllardır yerliden çok yabancılar ziyaret ediyordu… Bu tür faaliyetlere; kış turizmi / ya da ekoturizm diyorsak, bir organizasyon gerekliydi. İşte bu düşünceden hareketle, Eğirdir’de ETUDOSD (=Eğirdir Turizm ve Doğa Sporları Derneği) kurulmuştu. Ve böylece her yıl Eğirdir’e 200 – 250 dağcı getiriliyordu… Bu dağcılar, bölgede iki – üç gün kalabiliyordu…Yani; Eğirdir orta sınıfının sosyo –ekonomik ve sosyo – kültürel statüsünde bir ivme kazandırabilmişti…
Bununla da kalınmıyordu tabii. Medya organlarında, yörenin tanıtımı da yapılabiliyordu… DAVRAS’ın dışında; Barla Dağı, Sarp Dağ, Dedegöl Dağı, Prostanna, Oluklacı ve elbette ki SİVRİ Dağı!!!
***
Kuzeyde; Eğirdir Sivrisi ve Eğirdir Gölü, Sultan ve Barla (=Gelincik dağları), Doğuda; Anamas bloku, Dedegöl dağı, Sarp dağ, Kartoz dağı ve Bozburun dağları… Güneyde; Antalya Bakır dağlarına kadar uzanan geniş bir alan ve neredeyse Elmalı Platosu… Batıda ise; Denizli Honaz dağına dek bir dolu yükselti…
Akşehir / Beyşehir / Salda göllerini de görebilir miydik dersiniz?!!! Ve DAVRAS’ ın en yüksek noktası; ULPAR ÇUKUR TEPE ( 2 637 ) metre yüksekliğindeydi. Eğirdir Sivri dağı ise; ( 1 750 ) metre.
***
Davras dağı ve yöresi, Alternatif Turizm potansiyeli ve EKO TURİZM bağlamında, çok yüksek ve iklim koşulları çok elverişli ve ayrıca değerlendirmeyi bekleyen bir bölgemiz. Aynı şekilde; Barla dağı, Eğirdir / Burdur / Kovada gölleriyle / Karacaören Baraj gölleri / Dedegöl dağları, Yaka Kanyonu, Yazılı Kanyon ve Mağaralar da DAVRAS POTANSİYELİ gibi aynı potansiyele sahiptir.
***
Kartalkaya’ da, Sarıkamış’ ta, Erzurum’ da, Uludağ’ da (6 – 7) ay kayak yapılıyordu… Uluslar arası Kayak Federasyonları Birliği (=FİSC), bundan 20 yıl önce bir bildiri yayınlıyordu; “… ( 2000 ) metrenin altındaki Tesislerinizi sökün” dediler. Neden dediler? KÜRESEL ISINMA’ dan dolayı. Bu lâfın üstüne biz yeni Tesisler kurduk!!! (1500) metre ve yukarısına halâ daha yatırım yapıyoruz!!!
***
Ah güzel dağlarımız, vah güzel dağlarımız!!! Mermer işletmeciliğimize kurban verilen dağlarımız!!! Dağ ekosistemimizi / Orman ekosistemimizi yok eden vahşi kapitalizm!!!
***
Kar mevsimi; Şubat başı – Mart ortasıydı. En uzun kayak yapan ( 58-60 ) gün yapılırdı. 1928 yılı önemli bir yıldı. Bugünkü Eğirdir Dağ ve Komando Okulumuz, “DAĞ TALİMGÂHI” adı altında 1928’ de kurulmuştu ve Eğirdir “Komando Mabedi” olarak anılıyordu… Milli Mücadelenin / Kurtuluş Savaşımızın kahramanları Mareşal Fevzi ÇAKMAK’ lar, Fahrettin ALTAY’ lar, Kâzım KARABEKİR’ ler CAMİLİ YAYLA’ da Askerlerimize kayaklı yürüyüş yaptırır, karla eğitimi aşılarlardı…
***
“KARATEPE” diye adlandırılan tepelerimiz vardı bizim. Miskinlerin kuzeybatı eteklerinde Koyun Ağılları… 1578 rakımlı Tepe / Kolağıl Tepe / 1308 rakımlı Tepe / Mazılı Tepe / Dutlu Sivrisi.
…Ve Eğirdir’le özdeşleşmiş, Eğirdir’in simgesi olmuş SİVRİ DAĞI’mızın arkası CAMİLİ YAYLA’mız dı önü ise; DAĞ VE KOMANDO OKULUMUZ’du!!!
---- 0 ----