SDÜ TÜBA “Üniversite Konferansları”na Ev Sahipliği Yaptı
Süleyman Demirel Üniversitesi, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) “Üniversite Konferansları”na ev sahipliği yaptı.
SDÜ Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezinde Fen Edebiyat Fakültesince düzenlenen konferansın açış konuşmasını yapan SDÜ FEF Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Öksüz, sürdürülebilir teknolojiler konusunda öğrencilerde farkındalık oluşturmasını amaçlayan konferansın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ettiğini belirtti.
SDÜ’nün araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini belirten SDÜ Araştırma ve Yenilikçilik Direktörü Prof. Dr. Serdal Terzi, SDÜ bünyesinde gençlerin yenilikçi fikirlerine önem veren çalışmalar yürütüldüğünü söyledi. Öğrencilerin fikir aşamasından şirketleşme aşamasına kadar projelerini desteklediklerini dile getiren Prof. Dr. Terzi, üniversitemiz bünyesinde verilen destekler ve Prototip Atölyesi hakkında bilgi verdi.
SDÜ’nün mensubu olmaktan her zaman gurur duyduklarını ifade ederek sözlerine başlayan Fen Edebiyat Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Ali Tabur da “Son zamanlarda yaşanan sıkıntılar akışı biraz etkilemiş olsa da ben bu sürece olgunlaşma dönemi olarak bakıyorum. Gençlerle tecrübelerimizi, görgümüzü paylaşmak önemli. Bugün baktığımızda savaşların kökeninde enerji sıkıntısı bulunuyor. Türkiye konumu ve oluşumu itibariyle yeraltı kaynakları, alternatif enerji kaynakları, güneş enerjisi gibi alanlarda zengin. Artık yenilenebilir enerjiye geçmemiz gerekiyor. Bu teknolojilerde artık üretim kısmına geçmemiz lazım. Bu da sizler sayesinde olacak.” dedi.
Açış konuşmalarını ardından TÜBA Asosiye Üyesi Koç Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Önder Metin, “Katalizörler Aracılığıyla Sürdürülebilir Teknolojilerin Geliştirilmesi” başlıklı konuşması ile öğrencilerle buluştu.
Küresel ısınma ve buna bağlı gelişen iklim değişikliği hakkında bilgi veren Doç. Dr. Metin, “Bunun en büyük nedeni birincil enerji kaynağı olarak fosil yakıtların kullanılmasıdır. Çünkü fosil yakıtları kullandığımız zaman karbondioksit, karbonmonoksit ve birçok zararlı gazı atmosfere salıyoruz. Bunun sonucunda küresel ısınma meydana geliyor. Sanayileşme ve dünya popülasyonu arttıkça da bu karbondioksit emisyonu artıyor bunun sonucunda da dünyamızın sıcaklığı artıyor. Yeryüzü daha da ısınıyor. 1880 ile bugün arasında yaklaşık “bir derece”nin üzerinde ısınma gerçekleşti. “Bir derece”den ne olur demeyin. Başta Atlantik Adasındaki buzulların erimesi gibi birçok doğa olayına sebep oldu. Dünyanın birçok ülkesi bunun için tedbirler aldı. Biz de Paris Antlaşmasını imzalayarak bu tedbirlere katıldık.” dedi.
İklim değişikliğine karşı bireysel eylemleri “evde ve işyerinde enerji tasarrufu”, “yürümek, bisiklet ve toplu taşıma aracı kullanmak”, “daha az et daha fazla sebze tüketmek”, “seyahatleri kısıtlamak”, “gıda israfını minimuma indirmek” şeklinde sıralayan Doç. Dr. Metin, teknolojik eylemleri ise “tekrar dönüştür, tamir et veya geri dönüştür”, “yenilenebilir, temiz ve sürdürülebilir enerji kullanımı”, “fosil yakıtlarla araç kullanımı” olarak sıraladı.
“Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri” hakkında bilgi veren Doç. Dr. Metin, var olan teknolojilerin daha sürdürülebilir ve çevreci hale getirmek için katalizörlere ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Katalizörlerden bahseden Doç. Dr. Metin, “Termodinamik olarak istemli bir ama kinetik olarak inert bir tepkimeyle daha düşük aktivasyon enerjili bir reaksiyon yolu üzerinden ilerlemesini sağlayarak tepkimelerinin hızlarını ve verimliliklerini artıran malzemedir. Katalizörlerin tepkime üzerinde yaptığı bu değişikliğe kataliz denir.” dedi.