EROL KESİCİ: “GÖLCÜK TABİAT PARKI’NDA; SPOR KOMPLEKSİ OLMAMALI”
Milli Parklar Bölge Müdürlüğü’nün Gölcük Tabiat Parkı’na uygulamayı planladığı projeye çeşitli kesimlerden tepki gelmeye devam ediyor. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Temsilcisi bilimadamı hemşehrimiz Yrd. Doç. Dr. EROL KESİCİ de, söz konusu projenin yaşam alanı olan Gölcük Tabiat Parkı’nın ekolojik dengesini bozacağını iddia etti.
Konu ile ilgili olarak görüşlerini aldığımız Kesici, şunları söyledi:
“Gölcük Tabiat Parkına; 2 Nizami Futbol Sahası, 2 Antrenman Sahası, 6 Tenis kort, diğer SPOR BRANŞLARI için tesis ve alt yapıları, Su Sporlar ve Alt Yapısı içeren SPOR KOMPLEKSLERİ, At Çiftliği ve Meyve Parselleri, Gölcük’e daha kolay ulaşım için yol ıslahı ve yapımı ile girişlere parke taş döşenmesi...! Daha ne olsun demek geliyor…!
ÇOK İLGİNÇ! BİR HABER, BİR PROJE…!
Sonucunda ne olacak “ekonomi kalkınacak” ..! Doğal haliyle korunamadığı belirtilen alan, spor kompleksleriyle nasıl korunacak? Doğal alanların ekonomiye kazandırılması bu projelerle olmamalıdır…
NEDEN Mİ… Hep böyle olmakta! Kamu yararıyla başlanmakta doğal alanlara “işgaller(!)” bir de bakmışınız arkasında da binalar gelmekte… Örnekleri öyle çok ki… ÜZÜCÜ… YASAKLARI AŞMA… İnsanlardan başka canlıların olduğunu düşünmemek..!
PEKİ NEDEN GÖLCÜK’E BU TESİSLER YAPILMAMALIDIR…
Beş milyon yıllık geçmişe sahip olan Gölcük Gölü ve çevresi; İçme Suyu Kaynağı, TABİAT ALANI ve 1. Derece Doğal Sit unvanına (değere)! sahip-tir/di!
Nedir TABİAT ALANI; Bitki örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip; manzara BÜTÜNLÜĞÜ içinde HALKIN DİNLENME VE EĞLENCESİNE UYGUN OLAN DOĞA BÖLÜMÜ…
NEDEN GÖLCÜK 1. DERECE DOĞAL (TABİİ) SİT ALANIDIR
Bilimsel muhafaza açısından evrensel değeri olan, ilginç özellik ve güzelliklere sahip olması ve ender bulunması nedeniyle kamu yararı açısından mutlaka korunması gerekli olan, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanlardır.
GÖLCÜK GÖLÜ; İÇME SUYU KAYNAĞIDIR…
YARIN; NE OLACAĞI–NE GETİRECEĞİ BİLİNMEZ!
Gölcük doğa ve tarih müzesidir, gölü; su üretim alanıdır, arberetum (ağaç parkı)dur, bilimsel çalışma alanıdır, halkın gezi, eğlence dinlence alanıdır, rehabilitasyon alanıdır. Almanya da vb. ülkelerde su havzaların -üzerinden uçak seyri bile yapılmamaktadır. Gölcük Tabiat Parkı; Avrupa’nın aynı unvana sahip alanlarından daha çok sayıda, canlı çeşitliliği barındırmaktadır, onların evidir. Bölgeye özgü bitki türleri tıbbi ve aromatik özellikleriyle büyük önem arz etmektedir, beklide ileride bir hastalığa deva olacak canlı türlerini barındırmaktadır… Doğal alanlarda da bu tip projeler yapılmasına izin verilmemektedir. Bu özellikleri nedeniyle GÖLCÜK’ÜN KORUNMASI YASALARLA BELİRLENMİŞ ve HİÇ BİR YAPILAŞMAYA İZİN VERİLMESİ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR/Dİ!!…
TABİAT PARKI; GÖLÜN BESLENME HAVZASIDIR… BİR HAVZA SU ÜRETİM GÖREVİNİ YERİNE GETİRİYOR İSE, ÖNÇELİK; GÖLÜN SU SEVİYE ve KALİTESİNİ KORUMAK OLMALIDIR…
BU PROJE GÖLCÜK GÖLÜNÜ
YOK EDER… KURUTUR..!
ABANT ÖRNEĞİ…
Spor Komplekslerinde vb. yerlerde yapılacak çimlendirme çalışmalarında, çim için çok miktarda suya ihtiyaç duyulmakta olduğu bilinmekte olup, bunun yanı sıra çimlerin yetiştirilmesi (hazırda olsa), bakımında kullanılacak kimyasalların oluşturacağı kirlilik çok ciddi boyutlarda olacaktır.
Tabiat Parkı içerisinde MEYVE PARSELLERİNİN yapılması, doğal dokuya zarar verecektir,tıpkı Gölcük’e 2005 yılında yapılan “KENT ORMANI” düzenlemesinin doğal bitki çeşitliliğine verdiği zarar (SDÜ) gibi….
Bölge rüzgar-su vb. erozyonuna açık alandır. Bu nedenle de Tabiat Parkında su tüketiminin en az düzeyde tutulması gerektiği gibi, tür seçimi de bu ilke doğrultusunda olmalıdır.
Abant örneğinin (yıllar sonra hata denilmekte- ki o zamanlarda” bilim insanları” uyarıda bulunmuştu! )Gölcük de yapılması istenilen benzeşmektedir.. Bu projeyle; Gölcükte Abant’ın aynısını olmayacağının garantisi yoktur… Tabiat alanları önce kamu yararı denilerek yapılaşmalara açılmakta; arkasından buralara oteller, konutlar gelmekte…Bir çok örnekleri olduğu gibi…!!! Kötü örnek ,örnek değildir demek doğal alanların yapıya açılmasında geçerli olmamalıdır...Adı üstünde DOĞAL alan…Ekonomik alan olmamalıdır…
Bir doğal alan bakımsız, burası zaten kullanıcılar tarafından ÇÖPLÜK haline dönüşmekte- kimin nerede piknik yaptığı kontrol altına alınamamakta, yangı çıkar! demek; proje için bir neden teşkil etmemelidir... Bunlar oluyorsa, denetimleri sıklaştırmak gerekmez mi? Gölcük’e gelen kullanıcıları bu konuda eğitmek ve uyarmak zor da değildir. Kabahatler kanunu var…! Gölcük Tabiat Parkı KORUNMASI geren alan… Peki nasıl korunacak… Spor kompleksiyle mi.?
“MEDENİYET, İMAR DÜŞMANI DEĞİLİZ”!
GÖLCÜK; DOĞAL-KÜLTÜREL-GÖRSEL KAYNAK DEĞERLERİNDENDİR MUTLAKA DOĞAL KALMALIDIR- KORUNMALIDIR.
BU PROJE; GÖLCÜK TABİAT PARKINDA ÇOK CİDDİ EKOLJİK KAYIPLARA NEDEN OLUR… YILLAR GEÇTİKDEN SONRA BENZER DOĞA KAYIPLARINDA SÖYLENİLDİĞİ GİBİ “BİZ O ZAMAN HATA YAPTIK” DENİLMESİ, DOĞANIN GERİ DÖNÜŞÜMÜNÜ SAĞLAMAYACAKTIR…
BU PROJENİN; MİLLİ PARKLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN SAVUNULMASI- SUNULMASI DA LİTERATÜRLÜK…!
Politika, bilimin önüne geçmemelidir, “kendi bilim insanını aramakla!” popülist yaklaşımlarla, biz-ben yaparım olurla değil, bu tür uygulamaların örnekleri araştırılarak karar verilmelidir demek bile Gölcük için anlamsız kalacaktır… Çünkü DOĞAL ALAN…
Çünkü; su, ağaç giderse, kuş gider, böcek gider, iklim değişir, spor kompleksi gider! Isparta’nın havası gider… Her şeyden önce bizimle birlikte yaşaması gereken bir nevi” bize hizmet eden “ “YABAN HAYATI” gider…. Para, ekonomik kayğı; YAŞAMIN ÖNÜNE GEÇMELİDİR… GELEÇEK KUŞAKLARI VE YAŞAMI DÜŞÜNÜYOR VE SEVİYOR İSEK; GÖLCÜK DEĞİŞTİRİLMEMELİ! DÖNÜŞTÜRÜLMEMELİ! GÖLCÜK “YENİ GÖLCÜK” OLMAMALI!
ISPARTA KENT KONSEYİ
BU PROJE ONAY VERMEMELİDİR…
Gölcük’ün bir bölümüne yapılıyor demek de anlamlı değildir. ISPARTA’YA SPOR KOMPLEKSİ GEREKİYORSA, ASLA YERİ GÖLCÜK TABİAT PARKI OLMAMALIDIR. ISPARTA’DA BAŞKA (UNVANSIZ(!) ALANLARA SPOR KOMPLEKSİ YAPILABİLİR… NEYİ NEREYE, NİÇİN YAPAÇAGIMIZA BİRLİKTE KARAR VERİP, ÜLKEMİZİN ENDER ALANLARINDAN OLAN GÖLÇÜK İÇİN; BİN KERE DÜŞÜNÜP; BİR KERE BİÇMEK GEREK…”