MUHAFAZAKÂR DEMOKRATLARIN EĞİRDİR ÇIKARMASI…
- BİRİNCİ BÖLÜM -
“Muhafazakâr Demokrat” milletvekili adaylarımızın, SDÜ önünde karşılanmasından sonraki süreçte ilk gövde gösterisi EĞİRDİR’de yaşandı… “ÇIKARMA” sözcüğü; bu gösteri için doğru bir tanımlamaydı… Her ne kadar askerlik terimi olsa da, Eğirdir Gölü’nün en güzel koyu olan “ALTINKUM PLÂJI” ndaki kapalı bir fizikî mekânda, bu çıkarmanın yapılmış olması, oldukça büyük anlam taşıyordu… Kıyılara ve en çok düşman kıyılarına asker indirme işine deniyordu “çıkarma” eylemi. Tabii, Cenab-ı Allah’ın özene bezene yarattığı bu kıyılarımıza “düşman” kıyısı olarak bakamazdık.
***
Gelelim esas konumuza. Bu çıkarmanın; Aday Listelerinin YSK’ya teslim edilmesinden sonra, ilk “EĞİRDİR” den başlatılması, “EĞİRDİR” için çok iyi değerlendirilmesi gereken bir olgu idi…Biz, bu iki bölümlük yazı dizimizde; tarafsız bir gözlemci sıfatıyla, bu “ÇIKARMA” nın “DERİN ANALİZİ”ni yapacak ve de kamuoyunu objektif bir şekilde oluşturma misyonumuzu yerine getirmiş olacağız… Bu misyonumuzu yerine getirirken, tarafsızlığımızdan taviz vermeyecek, polemik yaratıcı söylemlerden kaçınacak ve yapıcı eleştirilerimizle de hem sayın adaylarımıza bir projektör tutacak, hem de kamuoyu oluşumuna katkıda bulunmuş olacağız… Tabii, testiyi kırmadan, onurları incitmeden ve de toplumsal dengeleri gözeterek, denge arayışlarını sürdürerek…
***
Lâfı fazla uzattığımın farkındayım… Hatta; “…Ee sayın TARHAN, ne söyleyeceksen söyle de, canımızı sıkma be birader” diyenlerinizi de, parmaklarım klavyenin tuşlarına basarken bile duyar gibi oluyorum…
Bakın, ne diyeceğim: Güzel bir etkinlikti bu!!! Neden mi?... Söyleyeyim… Hiç acele etmeyin. Kafanızdaki bütün istifhamlar, soru işaretleri, bu iki bölümlük yazı dizimizde aydınlanacaktır. Açık bırakacağımız hiçbir şey kalmayacak, bundan emin olabilirsiniz…
***
SDÜ Rektörlük seçimlerinin bitiminden hemen sonra “EĞİRDİR’E ÇIKARMA” yapılması, zamanlama açısından eğer bilinçli düşünülmüşse, siyaset mühendisliği bakımından da, siyaset pratiği ve de siyaset bilimi açısından da çok uygun bir strateji ve taktik olarak görülmeliydi…
Bu saptamamızı biraz açmak istiyorum: SDÜ Rektörü İBİCİOĞLU, Rektörlüğü kaybetti. Isparta’nın tüm toplumsal kesimleriyle kavgalı, tüm sivil toplum ve meslek örgütleriyle kavgalı, Isparta’nın tüm yerel siyasal aktörleri ile merkezi otoritenin hem yerel, hem genel siyasi aktörleriyle (=Parlamenterlerimiz) le bir türlü yıldızı barışmayan bu Hasan Hoca, maalesef kendi kendini bitirdi. Zeki TARHAN’ın ufacık bir eleştirisine bile tahammül edemeyen ve; “Seni mahkemeye veririm haa!!! Bak Ben Adana’lıyım” diyebilen biri, nasıl Rektörlük makamına gelmiş, hatta, nasıl akademik misyon kazanmış insan hayret ediyor doğrusu…
Muhafazakâr Demokratların “EĞİRDİR ÇIKARMASI!!!”nda; işte indirilen bu rektöre başta sayın BİLGİÇ’ten olmak üzere, büyük bir eleştiri vardı… Ve bu eleştiriler haklı eleştirilerdi… Bizim de katıldığımız eleştirilerdi…
Eğirdir halkının yumuşak karnı vardı. Muhafazakâr Demokratlar bu yumuşak karnı yakalamış ve damardan giriyorlardı: “EĞİRDİR ÜNİVERSİTESİ!!!”
***
“EĞİRDİR GAR”ı ve çevresindeki DDY mülkiyetinde olan ve şu anda ÖZELLEŞTİRME İDARESİ’ nin tasarrufundaki tüm arazi, SDÜ’ye devredilecekti ve bu alan, tamamen “ÜNİVERSİTE KAMPÜSÜ” olacaktı… İşte size “EĞİRDİR ÜNİVERSİTESİ!!!
…Evet, “EĞİRDİR ÇIKARMASI”nın elle tutulur, gözle görülür en somut kazanımı; “EĞİRDİR ÜNİVERSİTESİ” sözü olmuştur… Bu söz; buz üstüne yazılan yazı gibi olmayacak, havada buharlaşıp uçmayacaktı… Bizler de bu konunun takipçisi olacaktık tıpkı, Veli GÖK’ün her iki günde bir sayın Milletvekillerimize fax çekip, Eğirdir sorunlarına “MERKEZİ OTORİTE”nin eğilmesi ve de çözmesi yönündeki kurduğu baskı gibi… Hemen söyleyelim ki; sayın BİLGİÇ, Veli GÖK’ün bu baskı içeren eylem ve işleminden de çok memnun olduğunu, “EĞİRDİR ÇIKARMASI”nda, üzerine basa basa dillendirmesi, vurgulaması ve altını kalın çizgilerle çizmesi, sayın GÖK’ü taktir eden bizler için de, birer övgü kaynağı olmuştur.
***
“EĞİRDİR ÇIKARMASI”nın, Eğirdir için ikinci en önemli kazanımı da; “DOĞAL GAZ” MÜJDESİ OLMUŞTUR… Yalnız burada biraz duralım: Elektrik abonesi!!! İşte burada, yöntemde ayrılıyoruz!!! “EĞİRDİR GÖLÜ ÖZEL HÜKÜMLERİ” çerçevesinde ele alınması gereken bir konu diye düşünüyoruz… Özel Hükümlere sadece bir madde ilâve etmek yetiyor… Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliğindeki “ÖZEL HÜKÜM ÇIKARILIR” hükmüne dayanarak, Muhafazakâr Demokratlar, bu özel hükümleri çıkardılar… Bu; Eğirdir Gölü için ve çevresindeki 81 yerleşim birimi için “DEVRİM” niteliğinde bir yasal düzenlemeydi… DEMİREL iktidarlarının arzulayıp ta gerçekleştiremediği bu mevzuat değişikliğini, maalesef “MUHAFAZAKÂR DEMOKRATLAR” Isparta kamuoyuna anlatamadılar…
Nitekim, sayın ÖZEL de; Bizimle yaptığı özel tele röportaj da şöyle diyecekti: “…Zeki bey, maalesef bugüne kadar yaptıklarımızı halka iyi anlatamadık.”
DEVAM EDECEK…