ATATÜRK’ÜN YAPTIĞINA BAK!..
Konuya Esat Mahmut Karakurt ile gireceğiz.
Karakurt kim?
Kurtuluş Savaşı’ndan zaferle çıkan Türk ulusunun adil yönetimi için 1924’te başlayan Medeni Hukuk ve Anayasa konusunda uzman isim. Bu iki olgunun Türkiye’de kurucusu; Atatürk ise onaylayıcısı.
Karakurt aynı zamanda yazar. İkinci Dünya Savaşı sırasında Türkiye ile Almanya arasındaki casusluk mücadelesini anlatan “Ankara Ekspresi” romanını lise ikide iken okumuştum. Romandaki olaylar zinciri hâlâ aklımdadır.
Ankara’da yeni Anayasa çalışmaları görüşülürken konu cumhurbaşkanının meclisi istediği zaman feshetme (ortadan kaldırma) yetkisi verilmesi gündeme geliyor. Esat Mahmut Karakurt karşı çıkıyor. Böyle bir yetkinin demokrasiye uygun düşmeyip milletin egemenliğini ortadan kaldıracağını savunuyor. Uzun tartışmalardan sonra Atatürk, Esat Mahmut Bey’i haklı buluyor ve cumhurbaşkanının meclisi feshetme düşüncesinden vazgeçiyor.
Bu uzun tartışmalardan sonra Atatürk Esat Bey’e ne yapıyor? Onu makamına çağırıyor. Esat Bey, Atatürk’ün karşısına tedirginlik ile çıkıyor ve şu cevabı alıyor:
-Seni bu engin görüşlerinden dolayı Adalet Bakanı yaptım, vatana ve millete hayırlı olsun!..
Atatürk’ün yaptığına bak! İsteğine karşı çıkanı bakan yapıyor. Aynı işi ilerdeki yıllarda Millî Eğitim Bakanlığı için de yapıyor. Bir başka yazımızda onu da anlatırız.
Günümüzde birileri veya birisi “Başkanlık” diye tutturdu. Muhalefet, “Henüz yetkileri belirlenmemiş bir konuda “Başkan” olmak yanlıştır.” diyor.
Bu değerler içinde “Başkanlık” ı savunan Cumhurbaşkanı R. Tayip Erdoğan Bey’e AKP’den biri Esat Mahmut Karakurt gibi davransa, “Maaşına zam işine son!” mu denilir yoksa Adalet Bakanı mı olur?
Bir de Atatürk’e diktatör demezler mi? Bence, doksan iki yıldır alışamadığımız daha doğrusu anlayamadığımız cumhuriyette, şimdiki demokrasi havarileri tam bir baskıcı zihniyetin içindeler.