ITB Başkanı Ahmet Adar Salgın Sürecinde Piyasaları Ve Düzenlemeleri Değerlendirdi
Isparta Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Adar, Soner Toros’un Instagram (son32isparta) canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
Pazar kapatmanın salgın riskini artırdığını vurgulayan Başkan Ahmet Adar, şöyle konuştu:
Salı ve Karaağaç Pazarlarının kapatılması ile yoğunlaşan diğer pazarlar, marketler ve manavlarda yan yana, dip dibe alışveriş yapılmasına neden olunduğunu söyledi. Başkan Adar, “gerekirse pazarların sayısını çoğaltalım, çalışma saatini uzatalım, pazarları her gün açık tutalım.
BANKALARDA ZAMAN KISITLAMASI DOĞRU DEĞİL
“Kendim sebze ve meyve işi ile ilgileniyorum. Salı Pazarımız kapatıldı. Yeni alınan bir kararla Pazar günü olan Karaağaç Pazarı da kapatıldı. Pazarları kapatmaktan ziyade pazarları daha uzun saate yaymamız, her güne yaymamız gerekiyor. Pazarları artırmamız gerekiyor. Bazı uygulamalarda yanlışlıklar var. Çoğu bankalarda zaman kısıtlaması yapıldı. Zaman kısa olduğu için bankaların önünde yüzlerce kişiyi görüyoruz. Bu salgın açısından değerlendirdiğimizde ‘tamam evde kalalım’ ama insanların mecbur olduğu konuları var. Ödemelerini yapmak zorundalar. Kamu bankalarının ya da özel bankaların önünde yüzlerce insan var. Birçok şeye dikkat edilmiyor.
KAPATMAYALIM AKSİNE ARTIRALIM
Pazarları kapattığımız zaman insanları daha küçük alanlara yönlendiriyoruz. Sosyal mesafeyi bırakın yan yana, dip dibe alışverişe yönlendiriyoruz. Açık havada, Isparta’nın esnafı, üreticisi ve tüccarı ile birlikte pazar faaliyeti olması daha iyi değil mi? Gerekirse pazarların sayısını çoğaltalım, çalışma saatlerini artıralım. Ama biz pazarları kapatıyoruz. Hangi gerekçe ve hangi mantıkla bu pazarlar kapatılıyor. Sosyal mesafeyi önleyeceğimize hastalığın çoğalmasını tetikliyoruz. Pazar günü Karaağaç Pazarı kapalı diye, Çarşamba günü 200 metre ilerideki Kapalı Pazar yerinde insanlar üst üste alışveriş yaptı. Kontrolleri daha iyi yaparak, zamanı yayarak, günü yayarak üst düzey çalışma yapmamız gerekiyor. İlgili kişiler kamu, kurum ve kuruluşlar ile görüşüyor. İnşallah çözüme kavuşur. Bir şeyleri kısıtlayarak engelleyemiyoruz. Rahatlatarak çözüm bulmalıyız. Çözüm odaklı çalışmalar yapılmalıdır. Bunları sayın büyüklerimiz de görüyorlardır. Çözüm bulunacağına inanıyoruz.”
TEYAKKUZDAYIZ
Isparta Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Adar, sebze-meyve temini ve ticareti yapan hal esnafının 45 gündür teyakkuzda olduğunu, gıdaya erişimi noktasında hiçbir sıkıntı yaşatılmadığını söyledi.
Başkan Adar, şöyle devam etti:
DÜNYADAN ÇOK İYİ DURUMDAYIZ
Dünyadaki başlayan bu süreçte Türkiyemiz gerçekten emin adımlarla ilerliyor. Şöyle baktığımız zaman dünyadan çok çok iyi durumdayız. İnşallah daha iyi durumda oluruz. Biran önce ülkemizde ve tüm dünyada bitmesini temenni ediyorum. Koronavirüs ülkemizde birçok şeyi etkilemiş durumda. Bu süreçte tarım ekonomisinin ne denli önemli olduğunu hep birlikte görüyoruz.
EĞER İHRACAT DURDURULMASAYDI LİMONU KAÇA YİYOR OLACAKTIK?
Ülkemiz tarımda bütün imkanlara sahip. Bugün patates, soğan, liman, elma olsun üretebiliyoruz. 4 elmanın birini Isparta’da üretiyoruz. Tüm dünyaya satıyoruz. Halen elmamız var. Patates ve soğanda dalgalanma yaşanmadı. Limonda üretimde iyi noktadayız. Daha iyi olabiliriz. Devletimizin destekleriyle birlikte üretimi eksik olan ürünler artırılıyor. Bakanlığımızın çalışmalarını taktirle izliyoruz. Eviniz, arabanız, paranız olsa da tarımın ne kadar önemli olduğunu görerek yaşıyoruz. Sebze ve meyvenin önemini görüyoruz.
SEBZE VE MEYVE SEKTÖRÜ CANLA-BAŞLA ÇALIŞIYOR
Şu anda 31 büyükşehirde uygulanan sokağa çıkma yasağı kapsamında sebze ve meyve sektörüne herhangi bir kısıtlama ve yasak yok. Bu nedenle Türkiye’nin her yerine ürün sağlıklı bir şekilde ulaşıyor. Üretici bölgeleri Antalya, Adana, Mersin… Buralarda hasat durumu iyi. Tüccarlar malını alıp, Türkiye’nin her yerine sevk edebiliyor. Bir sıkıntı yaşanmıyor.
DEVLETİN ALDIĞI KARARLARLA TÜKETİCİ KORUNDU
Biz şu anda yaklaşık 45 gündür Türkiye’de sebze-meyve sektöründe çalışan esnaflarımızın hepsi teyakkuz halinde. Bütün komisyoncu arkadaşlarımızı tebrik ediyoruz. Bu sektörün önemi çok büyük. Tarım dünyada çok önemli. Bugün baktığımız zaman çoğu ürünlerin ihracatında kısıtlama yapıldı. Patates, soğan ve limonda kısıtlama var. Eğer kısıtlama olmasaydı tüketicimiz yüksek fiyatlara ürün alacaktır. Devletimiz çok ciddi kararlar aldı. Bu kararlar ile tüketici korundu. Açık verdiğimiz ürünler oldu. Örnek verecek olursak sarımsak. Mısır ve İran’dan sarımsak getirerek çözüm bulduk. Bizim bu ürünlerin üretimini yapmamız lazım. Boş arazilerimiz var. Hazine arazilerinin tarıma kiralanması kararını destekliyoruz. Üretimimizi artırmamız, ticaretimizi artırmamız gerekiyor.” dedi.
Hayvancılık sektöründe son dönmede yaşanan sıkıntılara değinen Başkan ADAR şunları kaydetti;
YEM FİYATLARINA DÜZENLEME VE DESTEK GELMELİ
Salgın sürecinde ekonomik gelişmelerden olumsuz etkilenen sektörlerden birisi de hayvancılık sektörü.Süt ve et üreticileri zor durumda maalesef.
Son 1 aylık sürede yem fiyatlarında yaşanan yaklaşık 20 TL’lik artış üreticiyi olumsuz etkilemektedir. Bu artışta yem hammaddelerinin büyük bölümünün ithal olması ve kurda yaşanan artışlar temel sebep olarak göze çarpıyor.Ancak burada bir de büyük yem üreticilerinin oluşturduğu bir zincir var. Herkes bu süreçte bazı şeylerden fedakarlık etmeli. Her şey para değil! Bu zincir kırılmalıdır.Süt ve et üreticilerine sahip çıkılmalıdır. Hayvancılık yaşarsa yem sanayicileri var olacak. Bakanlığımız bu konuya müdahil olarak hammadde konusunda yem sanayicilerine, yem fiyatları konusunda ise üreticilere gerekli desteği vermelidir.Süt olmazsa et olmaz diye bu söz vardır.Bu sektörde her şey birbirine zincirleme olarak bağlı. Bu yüzden süte de gereken hassasiyet gösterilmeli.