EĞİRDİR SU ÜRÜNLERİ FAKÜLTESİ GÜLLÜK
DELTASINDA…
T.C.
Orman İşleri Bakanlığınca planlamaya alınan Göllerin Biyolojik Çeşitlilik
Araştırılması Çalışmaları kapsamında Güllük Deltası Biyolojik Çeşitlilik
Araştırma çalışmalarında Atatürk Üniversitesi, Celal Bayar Üniversitesi, Ege
Üniversitelerinin farklı bölümlerinden bilim insanlarının yanı sıra Süleyman
Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr.
Erol KESİCİ de görev alıyor.
İki
yıl sürecek çalışmada ülkemizin çok önemli sulak alanlarından olan Milas-Güllük
Deltası ve Tuzla-Boğaziçi Gölü’nün hidrobiyolojik özelikleri, ekolojik yapısı,
su canlıları ve verimliliği ile ilgili araştırmalar yapılacak.
Araştırma
bölümünün danışmanlığını yapan Kesici, ayrıca; araştırma alanındaki
omurgalı-omurgasız hayvanları, bitkileri, orman yapısını- önemini, tarım
alanlarının özeliklerini, deltanın jeolojisini, çevre yapısının özelliklerini
ve olumsuzlukları Hidrojeoloji Mühendisi, Biyolog (Botanik , Ekolog, Zoolog,
Ornitoloji-kuş bilimi-konularında uzman), Coğrafi Bilgi Sistemi ve Veri Tabanı Uzmanı , Ziraat Mühendisi ve Orman
Mühendisi tarafından araştırılmakta olduğunu belirtti.
Güllük Deltası; Dalyan, Bodrum Havaalanı,
yapılaşma, balık havuzları ve atıklar….
Bir
dönem Türkiye’nin ilk ve en büyük dalyanlarından (1934) olan ve Milas-Güllük’ün
kuzey-doğu yönünde, Sarıçay ağzında kurulan Güllük Dalyanına, Ege Denizi Güllük
Körfezi bağlantısıyla deniz suyu, DSİ’nin açtırdığı ve dalyan çevresindeki
tütün ve pamuk tarlalarından gelen suyu toplayan drenaj kanalıyla da tatlı su girişi sağlanıyor. Ayrıca deltada
çok sayıdaki toprak havuzlarda çupra, levrek vd. balık türlerinin
yetiştiriciliği de yapılıyor.
Kesici, korunan dalyanların çok önemli ve doğaya, doğala zarar vermeyen
üretim alanları olduğunu ifade ederek dalyanların kıyısında yer aldıkları
denizlerden, kum veya diğer birikintilerden oluşan doğal veya yapay setlerle
ayrılmış ve tuzlu suyun denizden giriş çıkışını sağlayan değişik sayıda ve
boyuttaki kanallar ile denize-göle bağlanan, tatlı-acı sudan yüksek tuzluluk
oranındaki suya kadar değişik tuzluluk karakterlerine sahip tabii sulak alanlar olarak
tanımlanmakdıklarını ve önemli bir yaşam alanını ve biyolojik zenginliği
oluşturan ortamı oluşturduklarını belirtti.
Güllük
Körfeziyle birlikte, uzun yıllar bölgenin ekonomik omurgası balıkçılık
tarafından sağlanmaktaydı. Bölge son yıllarda gelişen turizm ve bakışla çok
sayıda ikincil konutların baskısı
altındadır. Delta içerisinde Güllük Limanı ve Milas-Bodrum Hava Limanı da yer alıyor.
Kesici; “Güllük Deltası Biyolojik
Çeşitlilik Araştırması geç kalınmış
olmasına karşın, önemli bir
çalışmayı oluşturmaktadır…”
Kesici; T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığınca
planlamaya alınan ülkemizdeki bazı Sulak Alan Alt Havzalarında yapılacak tüm
korunan alan çalışmalarına temel oluşturacak biyolojik çeşitlilik
araştırmalarında “bilim insanlarının” raporları-görüşleri dikkate alınmasının,
yörenin doğasının korunması, geleceğe taşınması ve sağlıklı yaşam için büyük
önem arz edeceğini söyledi.
Biyolojik çeşitlilik araştırmalarına Güllük
Deltası için çok geç kalınmasına rağmen, çalışmanın önemli bir adım olduğunu
belirten Kesici; T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığınca yürütülen projede, genel
hatları itibariyle Muğla-Milas-Güllük Deltasında ve Tuzla –Boğaz içi Gölünde
Sulak Alan Alt Havzaları için ilk defa
alan koruma ve alan yönetimi çalışmalarına temel oluşturacak biyolojik
çeşitlilik araştırması yapıldığını ve bunun halen yürürlükte bulunan Yönetim
Planı'nın revizyonu için gerekli olan altyapının hazırlanması yönünden önemli
olduğunu, çalışmalar sonunda elde edilecek veriler doğrultusunda bu alanların
sürdürülebilir yönetiminin sağlanacağını temenni ettiğini dile getirdi.