VALİ DOKUZOĞLU İLE ZAMAN TÜNELİNDEKİ (8) YILLIK ISPARTA ANILARI VE ANEKTODLAR…
Zeki TARHAN / ANKARA
1992 -1999 yılları arasındaki (8) yıla yakın bir zaman diliminde, Isparta valiliği yapan Ertuğrul DOKUZOĞLU ile 7 Şubat 2015 Cumartesi günü ISVAK Konferans Salonunda, bir “SÖYLEŞİ” etkinliği gerçekleştirildi…
Modaretörlüğünü, Ekonomist/Yazar Zeki TARHAN’ın yaptığı “SÖYLEŞİ” etkinliğinde; Vali Ertuğrul DOKUZOĞLU’nun valilik dönemiyle ilgili, Isparta’ya yönelik anılar ve anekdotları içeren, Isparta gündemini oluşturan ve gündeme çıkan konularla, yapılanlar/yapılamayanlar, dile getirildi…
ISVAK Başkanı Bekir ÇELİK, etkinliğin açış konuşmasını yaptıktan sonra, Vali DOKUZOĞLU'nun kısa özgeçmişini okuyordu…
…Ve bakın vali Dokuzoğlu, söze nasıl giriyordu:
"...Ben, ilk Isparta'yı "ISVAK"ta tanıdım... DEMİREL, (10) yıl aradan sonra iktidara gelmiş... O zaman Ben, İç İşleri Bakanı İsmet Sezgin'in danışmanıyım. ISVAK; Isparta'nın her konusuyla ilgilenmiş... Sorunlarını nasıl çözeriz, kalkınma projelerini nasıl hayata geçiririz?!!!
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün Toplantı Salonunda, ilk "ISVAK" Toplantısı yapılıyordu... KEÇİBORLU'da büyük bir karşılama töreni... Çok büyük bir onur duyarak, "TAŞ BİNA"nın önüne geldik... (10) gün süren ziyaret ve kabuller derken, "EĞRiDİR"i öğrendik… "Eğridir" deyince; Gazeteci Altan KURTAY: "...Bizim adımız "EĞRİDİR" değil, "EĞİRDİR" diye haykırdı... Ve Projeler!!! Dereboğazı - Havaalanı - Organize Sanayi... (6) Sulama Projesi... (28) Gölet... Fiber optik Telefon bağlantısı ile Köylere yatırım atağı başlamış oldu...”
***
“… DEREBOĞAZI YOLU!!! Biz de orada, Şantiye Şefi gibi çalıştık... Dört Firmaya ihale edildi... Göltaş rampalarında Otobüs kalıyordu... "Burada Devlet yok mu?!!!" diye bağırılıyordu. Çocuklar; "...Vali Baba, Okulları tatil edecek misiniz?" diye telefon ediyordu... Bu memlekette, çok iyi insanlar var... Memleketinize sahip çıkın...”
ISVAK camiası, Vali Dokuzoğlu'nu büyük bir zevkle dinliyor, 15-20 yıl öncesinin Isparta’sında gezinmek için, zaman Tüneline dalıyordu...
***
“…Havaalanı rüsubat temizliği... Havaalanı... ORGANİZE SANAYİ BAŞLIYOR... Ve kamulaştırmalar... Gümüşgün'de Kahvede kamulaştırma... Ve kamulaştırmalarda; hiç kimseden bir dava konusu olmayışı...
…Ve Üniversitemiz!!! Akdeniz Üniversitesinden bir Doçenti, Rektör Yardımcısı yaptık. ÇÜNÜR'de; ilk 4 bin - 5 bin dönümlük yeri istimlak ettik... Üniversitemizin kuruluş kanunu çıktı. DEMİREL geldi... Ben; "...4 bin, 4 bin beşyüz dönüm araziyi istimlak ettim." dedim. DEMİREL; "hayır, az!!! (40) bin olacak!!!" dedi... Mehmet SAĞLAM, YÖK Başkanı. Bize para lâzım. İlk, Rektörün Arabasını aldık. Tabii, eşyalar falan... Isparta-Gümüşgün arası, Bölünmüş Yol değildi, onu da bölünmüş yol olarak yapma kararı verdik...”
***
Cavit ÇAĞLAR'ın "Nergis" Helikopterleri var. Helikoptere bindik... Sütçüler/ Kesme tarafına gidiyoruz... Nergis'in Pilotu Rus. Puslu havada gidiyoruz... Pilot, yolu bulamadı. Demirel Bana seslenerek; "Vali Bey, yolu tarif et..." dedi. Pilota İngilizce birşeyler anlatmaya çalıştım, Pilot İngilizce bilmiyordu. Sağlık Ocağı açılacak KESME'ye. Sağlık Ocağını havadan görünce; "...Yolu bulduk" dedik artık... Traktör Römorku koymuşlar, üstünde Kürsü. Patron, Traktör üstündeki Kürsüden halka sesleniyor: "...Size Yol lâzım... Bu Yolla, mesafeyi 45 dakikaya indireceğiz..." dedi. Şöför, 1.5 saat - 2 saat sürdürdü yolu. "Yahu, bu KESME'ye ulaşımı 45 dakikaya nasıl indireceğiz?!!!" 12 Dozeri, Dereboğazı Yoluna seferber ettik... Şimdi 15 Dakika. KESME'den aşağıya, SERİK'e bağladık...
***
ISVAK'ın mütevazi ikramında; Ankara simidi/ Kaşar Peyniri/ Çay ve Portakal vardı... Ve oldukça da acıkmıştık... Doyumsuz bir kültürel ziyafetin ardından ne güzel de gidiyordu...
***
“…İlk Fen Lisesini, 93’de biz yaptık… Oranın mezunları, üçüncü/dördüncü oldular… “SÜLEYMAN DEMİREL EĞİTİM KOMPLEKSİ” diye bir şey yaptık… Ben, ilk Amerika’ya gittiğimde görmüştüm. Projesini çizdik. DEMİREL projeyi beğendi ve: “İyi, çok güzel olmuş, bunu yap.” diyordu… Ve bir soru yöneltiyordu Cumhur Baba: “Vali Bey, bizim “GÜZEL SANATLAR LİSEMİZ” var mı? “Yok sayın Cumhurbaşkanım.”
…Ve bakın DEMİREL, ne diyordu vali DOKUZOĞLU’na: “…Ben bugün Ankara’da, Hoşdere Caddesinde, oldukça güzel bir “GÜZEL SANATLAR LİSESİ”ni açtım. Sen de gel oraya, bu okula bak. Biz de bundan bir tane yapalım…”
“Kolları sıvamıştık… Eskişehir’deki “GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ” projesini küçülterek, şu andaki “ISPARTA GÜZEL SANATLAR LİSESİ”ni yaptık…”
***
“Yalova Yolunu biliyor musun?” diye soruyordu patron. “Evet” diye yanıt veriyordum… Ve bakın ne diyordu hemen ardından: “…O zaman, “ISPARTA-EĞİRDİR YOLU”nu “ÇİFT YOL” yap. Ve; “Yapalım sayın Cumhurbaşkanım.” diyordum… Ben kendimi çok şanslı ve iftihar edeceğim bir durumda hissediyordum tabii…
…Ve derin yaralar açan “SENİRKENT SEL FELÂKETİ!!!” Kapıdağı’nın şehir merkezine bir balçık gibi akışı!!! Yerle bir olan konutlar, işyerleri… Şehrin altüst olan içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi… Allah’ım, ne görülmez felâketti bu!!! Enkaz altında kalan, Hakkın rahmetine kavuşan Senirkent’li hemşerilerimiz. Er kişi niyetine, hatun kişi niyetine kıldığımız cenaze namazları… Ve Senirkent mezarlığına sıra sıra defnedilen ölmüş bedenler…
Vali DOKUZOĞLU’nun başında olduğu ve yönettiği kriz masası. Ayaklarımızda çizmeler, başlarda Baret!!! Sabahlara dek uyumadan, her şeyi ile altüst olan bir şehrin ayağa kaldırılması… Ve hayatın devam ettiği, edeceği gerçeği… Sadece vali DOKUZOĞLU’nun gözlerinin önünden akıp geçen bir film şeridi değildi bunlar… Sanki, ISVAK salonlarında o anları yaşıyor gibiydik… Ve yeniden imar ve inşa edilen Senirkent!!!
Bakın, neler anlatıyordu vali DOKUZOĞLU:
“…Halk Kütüphanesini Banka yaptık… Orada paraya ihtiyacı olanlara dağıttık…10 -15 gün Senirkent’te kaldık… Afet Evleri yapıldı… Yaraları sarmaya başladık… Selde kaybolanların sayısının (73 -74) olduğu saptandı. Medya, (300)’e falan çıkarıyordu. Cumhurbaşkanı Makedonya’da. Telefonda konuşuyor… Geldi DEMİREL, “Beni karşılamayın” dedi.
Yeni evler yapıldı… Yeni evlerin yapılması aşamasında da, DİNAR DEPREMİ oldu.
***
DEVAM EDECEK…
BİZİ İZLEMEYE DEVAM EDİN…