MART/2014’E DOĞRU, SİYASET SÖYLEŞİLERİ… (1)
KURT:
- “…BİRŞEY OLABİLMEK İÇİN DEĞİL, FAYDA YARATMAYA VESİLE OLMAK İÇİN, KATKI SAĞLAMAK MAKSADIYLA, DUYARLI BİR VATANDAŞ OLARAK SÜRECİ TAKİP EDİYORUM…”
- “…TEMSİL EDİLENLERİN GÜÇ VE BİRİKİMİ; TEMSİLCİNİN HOYRATÇA VE SORUMSUZCA KULLANABİLECEĞİ BİR SERMAYE FALAN DEĞİLDİR.”
- “… ISPARTA’DA BİR BURJUVA SINIFI YOKTUR. SERMAYE BİRİKİMİ DE YOKTUR.”
- “… ISPARTA’MIZDA; PARASI ÇOK OLANLAR, BİLİNMEYELİM DİYE, BANKA HESAPLARINI VE GAYRİMENKUL
YATIRIMLARINI ANTALYA’DA AÇARLAR VE YAPARLAR…”
“Mart/2014’e doğru siyaset söyleşileri” başlığı altında, Yerel Seçimlere yönelik olarak, yerel siyaset aktörleri ile söyleşiler yaparak, Isparta’nın siyasal nabzının nasıl attığını, bu yazı dizimizde okuyacaksınız…
İlk söyleşimizi, Isparta eski milletvekili sayın Haydar Kemal KURT ile yaptık. Sözü fazla uzatmadan, hemen söyleşimize geçelim isterseniz.
TARHAN – Isparta yerel medyasına yansıyan demeçlerinizden anlıyoruz ki; 2014 Martında yapılacak Yerel Seçimlerde, Isparta Belediye Başkanlığına aday olacağınız izlenimi, kamuoyunda oluşmuş bulunmakta… Gerçekten aday olmayı düşünüyor musunuz sayın KURT?
KURT – “YEREL YÖNETİM”, kişinin yaşam bölgesinde, günlük ve acil özelliği olan ihtiyaçlarını karşılayan kamu organizasyonudur.
KAMU; bireyin içinde bulunduğu, mensubu olduğu toplumsallaşmış hayatına ait olan bölümün kurumsal adıdır.
KAMUOYU; yukarıda tarifini yaptığımız “kamu” kavramının, fertler tarafından değerlendirilmesinin kavramsal adıdır.
Bizler, sizin ifade etmiş olduğunuz yerel medyaya yansıyan beyanlarımızda, kamuoyunun bir parçası olarak, kamusal alanla ilgili toplumun ortak etkileşimlerine ilişkin görüş ve düşüncelerimizi ifade etmiş oluyoruz…
Isparta’mızda kamuoyu, çok az sayıda konu ile ilgili merak ve değerlendirmeler yapmakta… Bunların en başında ise; siyaset kurumunun ilgi ve etki alanları gelmekte… Her genel ve yerel seçim, Isparta’mızda sürekli kamuoyunun gündeminde olmaktadır… Bu, Isparta’mızın siyasi duyarlılığının çok canlı olduğu şeklinde algılanabileceği gibi, kamuoyunun çok az konuyu paylaştığı anlamına da gelebilir.
Aslında, her iki düşünceyi de doğru kabul etmek, faydalı ve gerçekçi olur diye düşünüyorum… Çünkü; her seçim sonrasında hemen, bir sonraki seçimle alakalı tahmin ve değerlendirmeler, kamuoyu gündemine oturuyor… Halbuki biz, henüz yeni yapmış olduğumuz, vatandaş olarak seçme hakkımızın neticelerini takip etmeden ve beklemeden, tekrar seçme hakkımızı ifade etmeye başlıyoruz…
Şehrimiz Isparta’mızın, direkt siyaset kurumuna terk etme veya bırakma, yada ondan beklenilenler dışında da birçok kamusal hizmet ve görevleri de kamuoyunca değerlendirilmesi, takip edilmesi gerekiyor.
***
Ben özellikle bu hususu, Isparta da AK PARTİ İl Başkanı olduğum 2006 yılından bu yana sürekli, siyaset kurumu dışında kalan diğer sivil toplum örgütlerinin (STK) de, kamuoyunda temsil ettikleri kesimlere yönelik sorunları ve çözümleri, etkin bir şekilde ve katılımcı bir yaklaşımla tartışmaları ve çözüm çabalarını ifade etmelerini söyledim… Bu anlamda; en başta KENT KONSEYİ’nin acilen kurulması gerektiğini ifade ettim. Asıl söylemek istediğim şey; hukuki ve toplumsal meşruiyet sınırlarını aşmadan, temsil kabiliyetini elinde bulunduranların temsil ettikleri kesimlerin adına ve bu sınırı aşmadan, daha fazla ve daha fazla kamuoyunu ilgilendiren hususlarda, çözüm ve netice odaklı çalışmalar gerçekleştirmeleri gerekmektedir… Çünkü; RUSSO’nun da dediği gibi, bireyler kendilerini aşan sorunlarının, toplumsal yapı içinde çözülmesini beklerler ve bu hususta da, aralarından bazılarını temsilci olara seçerler.
KURT – “Temsilcilerin sorumluluğu; seçildikleri kitle adına ve onlar için diğer toplum kesimlerinin haklarını ihlal etmeden ,hak ve menfaatlerinin geliştirilmesi ve korunması için çalışmaktır…
Temsilci olmak; temsil edilen kitle adına hareket etme sorumluluğunu idrak etmekle başlar, yerine getirme yeterliliği ile devam eder, onaylanmak ya da tasvip görmekle de liyakat elde edilmiş olur.
Temsilci; konumunu, temsil ettiği kesimlerden aldığı yetki ile elde eder… Bu yetki; hiçbir zaman, kendini seçenlere karşı kullanılmamalıdır. Temsil edilenlerin güç ve birikimi, temsilcinin hoyratça ve sorumsuzca kullanabileceği bir sermaye falan değildir. Burada seçenlerden kastım; kendisinin temsilci olması için, müspet oy verenler değil, tüm oy kullanma hakkına sahip olanlardır.
Toplumun her temsil edilme boyutuna ulaşmış kısmı, aslında geri kalanların da, bir vücudun azası gibi parçasıdır. O sebeple, her faaliyet, diğer toplumsal kesimlerin de dikkate alınmasını gerektirmektedir.”
***
KURT – “Biz, gözümüzü daha iyi görelim diye güçlendirirken, kulağımızdan yani; duyma yetimizden fedakarlık edemeyiz. Herkesi, toplum içerisinde vazgeçilmez ve göz ardı edilemez bir gereklilik olarak algılayıp değerlendirmedikçe, inanın neticede asıl zararı biz görürüz.
Şimdi, Isparta Belediye Başkanlığı ile ilgili olarak, kamuoyundaki hangi Partinin adayının kim olacağı merakla tartışmasında, her başının ucu görünen için; “KESİN ADAY OLACAK!!!” değerlendirmeleri yapılıyor… Bunlardan birisi de Benim. Şimdi; BEN, NEDEN ADAY OLACAĞIM, YA DA OLMAYACAĞIM?... Partimiz, Beni “ADAY ADAYI OLMAM HALİNDE, ADAY GÖSTERECEK Mİ, GÖSTERMEYECEK Mİ?...” Şayet, BEN ADAY OLUR, PARTİM DE BENİ ADAY GÖSTERİRSE, Vatandaş, Seçmen Isparta Belediye Başkanlığına Benim seçilmemi faydalı, gerekli ve ehliyetli olarak görüyor mu?...
İşte tüm bu soruların, en sonundan geriye doğru bakarak, “OLUMLU CEVAPLARI VARSA”, insan o zaman “ADAY OLMAYI DÜŞÜNMELİ VE DEĞERLENDİRMELİDİR”
Ben de, daha önceki beyanatlarımda ifade ettiğim gibi, “GELİŞMELERİ TAKİP ETMEYE ÇALIŞIYORUM…
BİRŞEY OLABİLMEK İÇİN DEĞİL, FAYDA YARATMAYA VESİLE OLMAK İÇİN, KATKI SAĞLAMAK MAKSADIYLA, DUYARLI BİR VATANDAŞ OLARAK SÜRECİ TAKİP EDİYORUM…”
***
…Evet, sayın KURT, okuduğunuz gibi; “Süreci takip ediyorum…” diyor. Sanırım, aday olup olmayacağı konusundaki sorumuzun yanıtını almışsınızdır. Söyleşiyi yapan kişi olarak ben aldım.
***
GİRİŞİMCİLİK RUHU-
SERMAYE BİRİKİMİ-
ÖLÜ YATIRIM
…VE ISPARTA
BURJUVAZİSİ!!!
TARHAN – Isparta’da bir sermaye birikimi var mı?... Bir Isparta burjuvazisinden söz edebilir miyiz?.. .Isparta’nın müteşebbisi, tasarruflarını yatırıma kanalize edebiliyor mu?... Isparta’da teşebbüs ruhu var mı?... Katma değer yaratıcı yatırımlardan söz etmek mümkün mü Isparta’da?...
KURT – “ Isparta’da bir burjuvazi sınıfı yoktur. Biz burjuvaziyi; parası çok olan insan olarak değerlendirirsek, yanlış yapmış oluruz. Bu anlamda Isparta’da, SERMAYE BİRİKİMİ DE YOKTUR!!! Hemşerilerimiz içerisinde, diğerlerine göre, birikmiş parası kat be kat fazla olanları vardır. Bu; ne sermaye birikimini ve ne de BURJUVAZİ’yi var eder. Bu kavramlar, Fransız Devrimi ile ortaya çıkmış ve hatta bu Devrimi gerçekleştirmiş olan güç, yani; SERMAYE insan unsuru, yani; BURJUVAZİ’dir. Isparta’mızda ise; parası çok olanlar, bilinmeyelim diye, Banka hesaplarını ve gayrimenkul yatırımlarını Antalya’da açarlar ve yaparlar!!!
Bu nedenle, müteşebbisle parası olanı, tek bir kişilikte toplamak, Isparta için öncelikle bir anlayış sorunudur,bir algı sorunudur. Ben, bu algının siyaset kurumu ve sivil toplum örgütlerinin (STK) birincil sorumluluğu olarak görüyorum… Bu bilinç oluşmadan, KATMA DEĞER YARATICI YATIRIMLARDAN VE BU YATIRIMLARIN TOPLUMLA DİYALOĞUNU SAĞLAYACAK PLANLAMA VE ORGANİZASYONLARDAN SÖZ ETMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR.”
devam edecek
***
Tarhan’dan
önemli açıklama:
Sevgili Okuyucularım;
Bu önemli yazı dizimize, zaman zaman SDÜ Öğretim Üyesi, Isparta’mızın yetiştirdiği değerli siyaset bilimcimiz Hakan KİRİŞ Hocamızı da konuk edecek, O’nun değerlendirmelerini de satır aralarında yer vereceğiz…
Şimdiden Hakan Hocamıza, yapacağı katkılardan ötürü teşekkür ediyorum…
( Zeki TARHAN )