SDÜ’nün Ayıbı
Hemen yazımızın başında belirtelim ki; “ayıp” sözcüğüne takılıp, Üniversitemizi kınayacağımızı, ya da yerin dibine batıracağımızı falan sanmayın. Eleştireceğiz elbette. Peki, neyi eleştireceğiz?... Hemen söyleyelim: “GÜL VADİSİ PROJESİ”
…Evet, hadi başlayalım. Ah Hasan Hoca Ah!!! Sanırım iki yılı geçti… BAKA – SDÜ ortak yapımı bir film senaryosu gibiydi… Bendeniz Zeki TARHAN olarak, projenin en ateşli savunucusuydum. Isparta’yı en iyi tanıtabilecek bir eylem ve işleme imza atıyorduk…Toplam proje bedeli 10 milyon 666 bin TL. idi. Bunun 8 milyon TL. sini BAKA karşılıyordu…
Yerel Yönetimle bazı sorunlar yaşandı. Projede birtakım değişiklikler de yapıldı… Ankara’ya Kalkınma Bakanlığına gitti geldi proje. Birkaç kez revizyona uğradı ve sonuçta, Bakanlık onayladı GÜL VADİSİ PROJESİ’ni.
***
Projede yer alan; Sağlık Merkezi, Butik Otel ve Yaşam Merkezi gibi üniteler yapılmayacaktı. Geriye; Kule, Gül Bahçeleri ve Seralar kalıyordu, bunlar yapılacaktı… Proje süresi iki yıldı. İki yıl içinde, Isparta’nın çehresi değişecek, şehrin yeni yüzüyle Isparta’mız Uluslar arası arenada görücüye çıkmış olacaktı…
Bakın süreç, nasıl işlemişti: Detay (=ayrıntı) proje, 650 bin TL. keşif bedelliydi ve ihaleyi alan firma, 90 bin TL’ye inerek ihaleyi alıyordu. Alıyordu almasına ama, taahhüdünü de yerine getirmiyordu… SDÜ, firmaya cezalar kesiyor, süre uzatımında bulunuyor, son tahlilde de ihale iptal ediliyordu…
***
Tabii bu arada, Isparta kamuoyu da haklı olarak; “N’OLDU BU GÜL VADİSİ PROJESİ?!!!” diye soruyordu… Henüz, ayrıntı proje Hasan Hocanın önüne bir türlü gelememişti. İkinci bir ihale süreci yaşanıyordu…Yeniden proje ihalesine gidiliyor ve ihaleyi Manavgat Merkezli bir Mimarlık ve Mühendislik firması, 450 bin TL. ye alıyordu…Ve Firmanın, projeyi SDÜ’ ye teslim ettiğini öğreniyorduk.
***
Şimdi, iki elimizi başımızın iki yakasına koyup bir düşünelim: Üniversitemizle övünüyoruz değil mi?... Şu kadar öğrencimiz var, bu kadar öğretim üye ve elamanımız var, ilk 10’a giriyoruz, akademik çalışmalarımızda ve proje üretmede şöyleyiz/böyleyiz diye… Hatta; “ÜNİVERSİTE ŞEHRİYİZ!!!” diye de yeri göğü inletip bağırıyoruz… Kime yaptırıyoruz bu detay (=ayrıntı) projeyi?... Dışarıya ihaleyle verdiğimiz bir Mühendislik ve Mimarlık firmasına. Şimdi soruyoruz: Üniversitemizin Mühendislik Fakültesi yok mu?!!! Üniversitemizin Mimarlık Fakültesi yok mu?... Bu eylem ve işlem, yani; SDÜ’nün bir mimari ve mühendislik projesini dışarıya yaptırması, prestij kaybı değil midir?... Kaynak israfı değil midir? Üniversite yönetimi, nasıl savunabilir bu durumu?...
***
Daha sırada; “GÜL VADİSİ PROJESİ”nin yapım ihalesi var… Bu parayla bu proje hayata geçmez falan demeyin. Gökten para yağmıyor, parayı da sokaktan toplamıyorsunuz. “Üniversite bünyesindeki beyin gücümüz, proje üretecek kapasitede değil” de diyemeyeceksiniz… Pekala kaynak yaratabilecekken, dışarıdan proje hizmeti satın alarak, üniversitemize prestij sağlayamazsınız.
Unutulmamalıdır ki; “GÜL VADİSİ PROJESİ” Isparta’nın bir prestij projesidir… GÜL VADİSİ KÜLLİYESİ, yüzümüzü ağartacağına karartmasına izin verilmemeli… Bari, yapım ihalesinde akıllı davranalım…
Haydi Hasan Hoca!!!