BALIKLANDIR-MA...

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,BALIKLANDIR-MA...
Haberin Tarihi: 28.6.2013 11:09:00 - Okunma Sayısı:1759 defa okundu.

BALIKLANDIR-MA…

 

            Gölün balıkları geri döner mi???!!!  Gerçekçi olmak gerekir. Eğirdir Gölü’ne, 1955 yıllarındaki balıklarının geri gelmesi; “doğanın kanunlarına” aykırıdır. Neden mi?

            - Gölün altmış yıl önceki 10 doğal balık türünden 8’i, dişli balığa yem olmadı mı?  Dişli balık, balıkla(etle), kavinne, çapak, sıraz vd. etle değil otla besleniyor. Göl etçile dolu…

            Göl yapay, değil doğal göldür. Doğaya “doğru bakmak, görmek-bilmek” ve onun sadece insanların “malı” olmadığını, insandan başka canlıların da doğada olduğu, doğanın düzeninin değiştirildiğinde, gölümüzde olduğu gibi telafisinin geri dönüşümün olmadığı kavranmalıdır. 

            - Gölde eski balıkların yetişmesi; aşının-dokunun tutması için; gölde dişli balık, İsrail sazanı (gümüşi havuz balığı) ve gümüş balığının olmaması lazım. Bu da mümkün değildir. Neden?

            - Akvaryumu, havuzu-göleti boşaltıp temizleyerek,  buralara yeni  balık bırakarak, bu ortamlarda istediğiniz  düzenlemeyi tekrar tekrar yapabilmeniz mümkündür. Hatta “tavuk çitliğindeki tilkileri” uzaklaştırmak da mümkündür. Fakat; 10 m. su seviyesine ve 480 000 000 m2 lik alana sahip olan Eğirdir Gölü’nün suyunu boşaltıp, gölün dibini- kabını, zararlılarını temizlemek olası mı?

            - “Dökme suyla değirmenin dönmeyeceği gibi”, dökme balıkla gölün ne eski balıkları, ne de göl eski haline döner… Etçil balıklar gölün dokusuna uymaz, doku-maya tutmaz. Bu balıklandırmalar “dostlar alışverişte görsün”dür. Balıklandırma sonucu gölde büyüyen bir kg. balık kaç TL’ye mal olmakta? Göl büyütme ortamı değil, 1955 öncesi gibi doğurgan olmadır.

            Balıklandırmayı balıkçılar şu şekilde özetlemekte; eski balıklar gelecek dediler yıllardır göle balık döktüler, inandık, bekledik… gölde balık bitmedi (çoğalmadı), sinek- ot bitti (çoğaldı)... Kepez’den eski balıkların panosu geldi, sevindiler!!! Gülelim mi ağlayalım mı halimize? Gölün balıkları değişti, “çapaklarmız oldu “vali balığı”, sıraz gözüktü ama o sıraz da bizim sıraz değil ne diyelim… Neye razı olalım?!!” 

            Balıklandırma yöntemleriyle gölün bu hale gelmesine neden olan dişli balığın çoğalmasını belirli ölçüde sağlayabilirsiniz, bundan memnun olmak, yaşananları unutmak demektir.  Balıklandırma ile gölde dişli balığın çoğalacağını umut edenler;  “İsrail sazanı ve gümüş balığının göldeki varlıklarını ve beslenme özeliklerini de unutmamaları gerekir. İstilacı balıklardan kurtulmanın yolları onları beslemekle olmaz... Doğru bilgiye sahip olunmalı, kişisel, popülist yaklaşımlardan - boş sözlerden, davranışlardan, ben bilirimden kaçınılmalıdır. 

   Dostlar alışverişte görmemeli… 1955 öncesinde göl;  bize para ve çapa harcamadan balık veriyordu. Doğayla- doğal olanın dengesiyle oynanmaktan vazgeçilmelidir. Gölün kurtuluşu, göstergesi balıktır diye diye, “biz atmaz isek başkası atar” mantığıyla gölde istilacı, üç farklı canavar yaratıldı… Göl ise eski haline dönmedi… Bundan da  ders alınmalı.

   Maalesef  “Kümese bir değil, üç farklı tür tilki dadandırıldı”. Hala dişli sevdası niye?

            Bana sorulan sorulardan biri de; son zamanlarda ortay atılan gen bankasıyla gölün balıkları  geri gelir mi? Korunur mu? Nedir gen bankası?                                                                                                   

devam edecek…

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap