Eğirdir Gölü Eski Haline Döner mi?
Doğaya,
göle yapılan en büyük haksızlık- kötülük, gölün etçil balık olan sudakla balık
landırılmasıdır. Çözümde, yaşananlardan ders çıkarmamak, sorunun temel
kaynağını görmezden gelinerek farklı yöntemlere başvurmak,daha çok laf üretmek,
gün-yıl geçirilmekte.
Çözüm; Tavuk kümesinde-
çitliğinde nasıl ki tilkilerle tavuklar
bir arada yaşar mı? diye sorulduğunda; hadi canım bu da sorulur mu, olur mu
öyle şey? Aklın, bilimin yolu bir denilmekte. Öyleyse; Eğirdir Gölü’nde; gölün eski otçul balıklarıyla göle bırakılan
ve gölde az sayıda olan dişli balıklarla göle hakim olan takoz-“İsrail” sazanlarının bir arada yaşaması da mümkün
değildir, olmamıştır da.
Neden;
Eğirdir gölü yaklaşık 480 km2, 480 000 dönüm, ortalama büyüklükte yüz bin
futbol sahası alanı kaplayan ülkemizin
ikinci büyük tatlı su gölüdür. Bu büyüklükteki göllerde kontrolü balık üretimi
yapılamazdı. Eğer gölde sudaklarla,
kavinneler- sırazlar –sazanlar bir arada yaşamış olsalardı bu günlere
gelinir miydi? Sinek sorunu olur muydu?
Unutulmamalıdır
ki; 1955li yıllarda gölün balıklandırılmasında bilgi eksikliği, bilinçsizlik
söz konusu değildir. Bu balıklandırmanın
amacı o yıllarda şu şekilde
açıklanmaktadır; “Eğirdir Gölü’nün
mevcut doğal balıkları ekonomik değeri
olmayan balık türleridir. Eğirdir Gölü’ndeki
verimliliği artırmak ve gölde
ekonomik değeri olmayan (sazan, kavinne, sıraz, eğrez vd) türlerinin değerlendirilmesi amacıyla (yem
olarak kullanılması), 1955 yılında etçil
ve istilacı olan sudak –dişli balık Eğirdir Gölü’ne aşılanmasına
karar verilmiştir.” (1.Ulusal Balıklandırma ve Rev.Yön.2006 Antalya)
Eğirdir
Gölü; istenildiği zaman müdahale edilebilecek bir havuz veya akvaryum değildir.
Ama bu günkü balıklandırmada gelinen nokta- gölde balık üretimi; adeta havuzda- akvaryumda balık yetiştirilmesi gibidir.
Neden?
On
yılı aşkın süredir her yıl göle sayısı
milyona ulaşan balık yavruları bırakılmaktaysa da, gölden son yıllarda yakalanan balık
miktarı yok denecek kadar azdır. Acaba
dökme sistemle yakalanan balıkların kilogramı kaç TL ye mal olmakta?
Gölde
1980li yıllardan itibaren dişli balığın azalmasının nedeni gölde yiyecek balık-
besin bulamamasından kaynaklanmaktadır.
Bir iki yıldır göldeki, dişli
balık miktarının artması doğaldır, dişli balık etle (hayvansal besinle) beslenmekte,besinini de son yıllarda göle
atılan balıklardan sağlamaktadır.
Gerçekçi
olmak gerekir, günümüzdeki Eğirdir Gölü’ne, 1955 yıllarındaki balıklarının geri
gelmesi “doğa kanunlarına” aykırıdır. Neden mi?
devam edecek ….