İŞ HAYATI
İş hayatında; insan ilişkilerinin değişik türlerine rastlamaktayız. Bir İşletmenin hiyerarşik yapısında, insan ilişkileri daha da ön plana çıkmaktadır. Bir işin tamamlanması için bazen zamana karşı yarış olur. Bazen hiyerarşik yapıda üst kademelere çıkmak için mevki yarışı olur. Ego’lar devreye girer. İnsan insana ilişkilerle işi yürütmek zorundaysanız, işin bitirilmesi zaman alabilmektedir. Günümüzde iş gücüne dayanan işler, akıllı makineler ve bilgisayarlarla yapılır olmuştur. Maliyet, hız, nitelik, zamana karşı yarışta bilgisayarlar aranmaktadır.
Son yıllarda mekanik cihazlarda da büyük bir değişim yaşanmıştır. Tıpta, endüstride ihtiyaç duyulan yumuşak dokulu robotlar da üretilir hale gelmiştir. Doğadan hareketle; kimyasal ve biyolojik olarak yapılan yumuşak dokulu teknolojik robotlar iş kabiliyetini artırmaktadır. Tıpta endoskopi yapabilecek robotlar bu sınıftadır. Yine tıpta kullanılan protez kol ve bacaklar, doğal görünüm ve kullanım olarak tercih edilecektir. Dokunma hissini vermesi, hassas nesneleri alabilme özellikleri nedeniyle aranır olacaktır. Bankaya gittiğinizde karşınızda gülen bir yüz görmek istemez misiniz? Bankamatiklerin insansı robotlar olmasını ne dersiniz? Yüz algısını hisseden insansı bankamatik robot, güler yüzlü bir hizmet sunabilir. Katlanabilir bir insansız hava aracı, cepte taşınabilir olabilir.
DUYGULAR
Duygular, insanların dış dünyaya ya da çevreye verdikleri tepkilerdir. İstediğimiz bir şey gerçekleştiğinde sevinç duyarız. Olumsuzluklar karşısında üzüntü duyarız. Temel duyguları; öfke, sevinç, tiksinti, mutluluk olarak biliyoruz. Bir olay karşısında hissettiğimiz duygular, davranışlara yansımaktadır. Bunlara duygusal davranışlar diyoruz. Çoğunlukla bilinç dışıdır. Bu duyguların farkında olabiliriz ya da olmayabiliriz. İnsanların bilerek ve isteyerek yaptığı davranışlar da bilinçli davranışlardır.
İnsanların temel ihtiyaçlarını karşılayan davranışlar; yeme, içme, cinsellik duygulara hitap ederler. ‘İnsanın kalbine giden yol midesinden geçer’ sözü buna karşılık gelmektedir. Yeme, içme aynı zamanda insana haz da vermektedir. Aynı zamanda insan haz duymak için yeme davranışında bulunur.
İnsan yaşamak için mücadele eder. Yaşamı tehdit eden koşullar oluştuğunda öfke duyar. Öfke sonucu, insan ya savaşır ya da kaçar. Tehditle mücadele ve tehditten uzaklaşma, duygulara bağlı davranışlardır.
Karşılıklı ilişkilerde davranışları anlama ihtiyacı, nasıl tepki vereceğimizi bilmek içindir. Bazen davranışlar karmaşıklaşır. Bilinçli ve duygusal davranışlar iç içe geçmiş olabilir. Eğer insanların davranışların kökenini bilirsek, doğru hareket ederiz.
devam edecek