30 Mart'ta bir gecede 16 bin köy kente
katıldı!
Türkiye
yerel seçimlere kilitlenirken binlerce yıllık kırsal nüfus bir gecede kentli
yapıldı...
Yusuf Yavuz
30
Mart'ta yapılan yerel seçimlerin sonuçlarıyla ilgili tartışmalar sürerken,
Türkiye'deki kırsal yaşamı derinden etkileyecek olan Büyükşehir Yasasının
getireceği çekinceler adeta unutuldu. Zira 30 Mart tarihi, 16 bin 220 köy ve
bin 583 belde için bundan sonra hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağına işaret
eden bir milat. Yerel seçimlerle birlikte Büyükşehir Yasasının da uygulamaya
konulmasıyla birlikte, İçişleri Bakanlığı verilerine göre 34 bin 331 olan
Türkiye'deki köy sayısı 18 bin 214'e düşerken bin 997 olan beldelerin sayısı
ise 394'e düşürüldü.
AKP 'YÖNETİMDE YERİNDELİK' DİYOR,
GEÇİMLİK ÜRETİM SONA ERİYOR
Mahalle
statüsüne dönüştürülen köylerle birlikte kırsal nüfusun bir gecede kentli
yapılmasının yaratacağı sorunlar uzun süredir tartışma konusu. Bu sorunların en
başında ise köylü nüfusun geçimini sağladığı tarım ve hayvancılıkla ilgili
uygulamalar bulunuyor. Çünkü iktidar tarafından "yönetimde
yerindelik" amacını taşıdığı
gerekçesiyle savunulan ve büyük anlamlar yüklenen Büyükşehir Yasası,
"geçimlik" tarım ve hayvancılığı sil baştan düzenliyor.
BELEDİYELERE İBADETHANE
YAPMA YETKİSİ VERİLDİ
Yürürlüğe
girdiği tarihten sonra yeni mahalle kurulabilmesi için en az 500 kişilik bir
nüfusun bulunmasını hükme bağlayan yasanın en tartışmalı başlıklarından biri de
belediyelere ibadethane yapma yetkisinin verilmesi. Yasaya göre belediyelere
mabet yapımı, bakım ve onarımını sağlama konusunda yetkiler verilirken, ayrıca
mabetlerin içme suyunu ücretsiz ya da indirimli kullanması da hükme bağlanıyor.
PROF. DR. M. KAYMAKÇI:
'MEMLEKETTE KÖYLÜ KALMADI'
AKP'nin
Büyükşehir Yasası ile kırsaldan aldığı oyları arttırarak yerel yönetimleri ele
geçirme taktiği, Ankara, Eskişehir ve Antalya gibi pek çok büyükşehirde işe
yaramış görünüyor. Ancak yasanın kırsalı yaşamda ne gibi dönüşümler yaratacağı
konusunda uzmanlar endişeli. Yasayla birlikte Türkiye'deki köylülerin bir
gecede kentli yapılarak 'kentli' nüfus oranının yüzde 91.3'e yükseltildiğine
dikkat çeken Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, konuyla ilgili yaptığı değrelendirmede,
"memlekette köylü kalmadı" iddiasında bulunuyor.
'YOKSUL KÖYLÜLERİN DENETİMİ
DAHA KOLAY OLACAK'
Uzun
yıllardır tarım ve hayvancılık konusunda bilimsel çalışmalar yürüten Prof. Dr.
Mustafa Kaymakçı, köylerin bitirilmek istendiğini vurguladığı
değerlendirmesinde, “Köylülüğü bitirme salt Türkiye'ye özgü değil.Dünyada da
,küçük ve orta ölçekli tarım işletmeleriyle yapılan ile aile çiftçiliği, bir
başka deyişle köylü çiftçiliği endüstriyel dev ölçekli işletmeler ikame edilerek bitirilmek isteniyor. Bu
şekilde köylerin boşaltılmasıyla kentlere gelecek, ancak iş ve aş bulamayacak
yoksul köylülerin denetimi daha kolay olacak” görüşünü savunuyor.
KÖYLERE EMLAK VERGİSİ VE
KATILIM PAYI GELİYOR
Büyükşehir
Yasası’nın getireceği olumsuzluklara da değinen Kaymakçı'ya göre yasa, köylerin
yanısıra mera ve sulak alanlarla tarlaların da iskâna açılmasına olanak
sağlıyor. Yasayla orman köylerinin kentsel ranta açılmasının kolaylaşacağını ve
yabancılara toprak satışının önünün açılacağına dikkat çeken Kaymakçı,
"köylerde, tarım/köylü işletmeleri dahil
her türlü esnaf işletmeleri
ruhsat alacaklar. Köylerde emlak vergisi, Belediye vergileri, harç ve
katılım payları 5 yıl sonra alınmaya başlanacak. Belediye hizmetlerine ulaşmak
daha da zorlaşacak ve hizmetler
pahalılaşacak" değerlendirmesinde bulundu.
'AHIR VE KÜMESLER KALDIRILACAK'
Köy
alanlarının rantı belediyelere aktarılacağını kaydeden Kaymakçı'ya göre yasanın
getireceği diğer bazı olumsuzluklar şöyle: "köylüler ücretsiz eriştiği
altyapı hizmetleri için bedel ödemek zorunda bırakılmakta. Yasa ile küçük ve
orta ölçekli işletmelere sahip köylüler
daha da yoksullaşacak ve yok olmak üzere üretim dışına itilecek. Yerleşim
alanlarına yakın bölgelerde hayvancılık yapılmasının 'umumi hıfzıssıhha kararı'
gereğince yasaklanacak. Buna göre ilçe merkezi, belde ve köylerdeki ahır, ağıl
ve kümesler ivedi olarak ortadan
kaldırılacak."
'KÖYÜN TOPLUMSAL KOŞULLARI
MAHALLEDEN FARKLI'
Yasa
ile köylü kendi yaşam alanı üzerindeki tüm yönetim haklarını kaybettiğine
işaret eden Kaymakçı, asıl olumsuzluğun köylerde yaşatılmaya çalışılan kır
kültürünün de bitirilmesiyle ilgili olduğunu vurguladığı değerlendirmesinde,
köyün toplumsal koşullarının mahalleden çok farklı olduğunu belirterek,
"Köyü ayakta tutan, köy salması ve köy imecesi yok olacak. Köyün kır
bekçisi ve çobanının mahalleye dönüşen
köylerde kimin sorumluluğunda çalışacağı belirsiz" ifadelerini kullandı.