Göller Meclis Gündeminde
İl Genel Meclisinde geçen ay yapılan Eğirdir ve Beyşehir göllerindeki sorunlara ilgili genel görüşme için hazırlanan ortak komisyon raporu meclisin cumartesi günü yapılan oturumunda görüşüldü. Komisyon raporunda göllerdeki sorunların giderilmesi için çözüm önerileri sıralanarak, “Üniversite, Kamu Kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Kuruluşları, Meslek Kuruluşları başta olmak üzere bütün paydaşların katılacağı bir çalıştay düzenlenmesi komisyonlarımızca uygun mütalaa edilmiştir” denildi.
Eğirdir ve Beyşehir Göllerinde yaşanan sorunların giderilmesi için gerekli önlemlerin alınması için geçen ay İl Genel Meclisinde yapılan genel görüşmenin ardından İmar Ve Bayındırlık Komisyonu, Plan Ve Bütçe Komisyonu, Tarım Ve Kırsal Kalkınma Komisyonu, Gençlik, Spor Ve Turizm Komisyonu, Eğitim, Kültür Ve Sosyal Hizmetler Komisyonu, Çevre Ve Sağlık Komisyonu İle Sanayi Ticaret Ve Doğal Kaynaklar Komisyonları tarafından ortak rapor hazırlandı.
Komisyonların ortak raporunda geçen ay Süleyman Demirel Üniversitesi, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü EKOBİR Başkanlığı, Devlet Su İşleri 18. Bölge Müdürlüğü yetkililerinin de katılımı ile yapılan genel görüşmeye dikkat çekilerek sorunların giderilmesi işçin çözüm önerileri sıralandı.
İŞTE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
İlimiz sınırlarında bulunan Eğirdir ve ilimize sınırı bulunan Beyşehir Göllerinde yaşanan sorunların giderilmesi için sıralanan çözüm önerileri şu şekilde sıralandı
“Stratejik öneme sahip bu göllerimizde koruma — kullanma ile ilgili yasalara kesinlikle uyulmalıdır. Havzadaki tarım, ekolojik tarıma göre düzenlenmelidir. Göllerin kullanımı; havzada çok az olan su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını sağlamak üzere mevcut su planlarına öneriler getirilmeli ve alternatifler oluşturulmalıdır. Eğirdir Gölü ve Beyşehir Gölü gibi hassas ekolojik kaynakların tüketilmeden kullanılmasında, havza içerisinde geliştirilecek turizm, tarım, sanayi, su ürünleri ve rekreasyon alanları aktiviteleri göl alanını etkileyecek arkasındaki her türlü faaliyetler için kısa, orta ve uzun vadeli hedef ve politikalar belirlenmelidir. İçme ve kullanma suyu temini ile tarımsal sulama amacıyla yapılacak barajlar ile ilgili projeler havza bazında ele alınarak değerlendirilmelidir. Göllerin su miktarı ve su kalitesi belirli periyotlarla izlenmelidir. Göllerdeki su seviyesinin azalmasıyla gölün yapısında yer alan arsenik, amonyum, sülfür, alüminyum, nitrit azotu ve amonyak miktarı da giderek artacaktır. Bu artışlar ekolojik ve hidrolojik açıdan çok tehlikeli sonuçlara neden olabilecektir. Bu maddelerin sudaki seviyeleri bilimsel değeri olan analizler düzenli yapılmalıdır ve gerektiğinde önlem alınmalıdır. Göllerin çevresindeki meyilli arazideki suyun sel olarak değil, zamana bağlı, dengeli bir akış düzeni ile göllere ulaşması sağlanmalıdır. Bu amaca yönelik olarak dağlardaki toprakların korunması, bozuk ormanların bulunduğu arazide toprak koruma tedbirleri ile erozyonun önlenmesi, ağaçlandırmaların hızla yapılması, otlakların da ıslah edilmesi gerekmektedir. Tarımsal sulama amaçlı göl suyu kullanımında doğru politikalar belirlenmelidir. Çiftçilerin mevcut ekonomik gelirlerini azaltmadan havzanın toprak ve iklim yapısına uygun, daha az suyla yetişen bitkilerin yetiştirilmesi ve sulama yöntemlerinin değiştirilmesi önemli bir çaredir. Havzanın iklimine uygun olmayan ve aşırı su tüketen tarımsal ürünler yetiştirilmemelidir. Üreticiler bilinçlendirilmeli, vahşi sulamadan vazgeçilmeli bunun yerine modem sulama yöntemleri (damlama ve yağmurlama) kullanılmalıdır. Yerleşim bölgelerinin atık sularının değerlendirilerek yeniden kullanımı için göllerin çevresine kuşak kanalizasyon tesisleri kurulmalıdır. İşlenerek temizlenen bu atık sular denetimlerden geçirildikten sonra tarımsal sulamaya verilerek göl suyuna müdahale azaltılmalıdır. Tarımsal sulamalarda gece sulamasıyla daha az su kullanılmaktadır. Güneş ışığının suyu buharlaştırması önlenerek göl suyu tüketiminde azalma sağlanabilecektir. Ötrofikasyon da göllerdeki su seviyesini ciddi anlamda azaltmaktadır. Bu nedenle ötrofikasyonla etkin mücadele edilmelidir.
Ötrofikasyonun oluşmaması için göl, atıklarla kirletilmemelidir. Göl su seviyeleri ve seviye değişiminde etkili olan yağış, akım, sıcaklık, buharlaşma gibi hidrometeorolojik değişkenlerin değişimi kontrol altında tutulmalıdır. Hidrolojik ve Hidrojeolojik modelleme çalışmaları ile göllerin önümüzdeki yıllar için kalite ve miktar durumu ön görülmeli ve buna bağlı olarak da tahsis planları hazırlanmalıdır. Havzalar için eylem planları hazırlanmalıdır. Yönetim planının uygulanamadığı durumda eylem planına geçilmelidir. Tarımda toprak yapısına uygun ürün deseni seçilmelidir, çiftçiler bilinçlendirilmeli ve toprağın mineral yapısına uygun ürünler üretilerek hem ürün hızlı yetiştirilecek hem de göl suyu kullanımı azaltılacaktır. Tarımsal girdilerin çevreye duyarlı bir şekilde kullanımını sağlamak üzere; su tüketimini asgariye indirecek uygun basınçlı sulama sistemleri ile birlikte entegre ürün yönetimi genel prensiplerinde gübre ve bitki koruma ürünlerinin kullanılması gerekmektedir. Organik tarım veya iyi tarım uygulamalarının, bu kategori veya diğer kategorilerde yer alan tedbirlerden en az biri ile birlikte uygulanması sağlanmalıdır. Yoğun tarımsal faaliyetin yapıldığı alanlarda ilaçlama dönemleri ve havzada kullanılan pestisit türleri tespit edilmelidir. Kirlilik araştırmaları için yapılacak su örneği alımı işlemlerinde ilaçlama zamanı dikkate alınmalıdır. Kovada kanalına su salınımı gölün su kodu dikkate alınarak yapılmalı, su kotu düşük dönemlerde su salınımı kontrollü yapılmalıdır. İlgili kurum ve uzmanlar ile yapılacak çalışmalar ile zirai türlerin optimum sulama miktarları (su ihtiyaçları) belirlenmeli, bu çalışma sonuçları çiftçiler ile paylaşılarak fazla sulamanın önüne geçilmelidir. Evsel atık sularda bulunan fosfat bileşiklerinin azaltılmasına yönelik olarak deterjanlarda bulunan fosfatın yerine kullanılabilecek kimyasallar konusunda üreticiler desteklenmelidir. Çevreci tarım uygulamaları geliştirilerek bunların uygulanması ve tarımsal kirliliğe neden olan aşırı gübre ve tarım ilacı kullanımının sınırlandırılması için çiftçilerin eğitilmesi konusunda çalışmalar gerçekleştirilmelidir. İçme suyu amaçlı kullanılan Eğirdir Gölü’nde ve Beyşehir Gölleri’nde ekolojik izleme çalışmalarının yapılması süresiz olarak periyodik limnolojik takibinin yapılması gerekmektedir. Bu amaç doğrultusunda göl kıyısında sağlıklı göl ekosisteminin devamı ve bölge ekonomisinin gelişimine yönelik sürdürülebilir balıkçılığın gerçekleşmesi açısından limnolojik izleme istasyonlarının kurulmasına ihtiyaç vardır.”
DETAYLI GÖRÜŞME İÇİN ÇALIŞTAY YAPILSIN
İl Genel Meclisinde görüşülen komisyonların ortak raporunda göllerdeki sorunlar ve çözüm önerilerinin görüşülmesi için çalıştay yapılması önerisi getirilerek “Bu itibarla içinde bulunduğumuz kuraklık periyodunun devam etmesi durumunda bundan daha az etkilenmek için; tarımsal faaliyetlerde kullanılan mevcut su kaynaklarımızın dengeli bir şekilde tüketilerek planlı su dağıtımın yapılması, üreticilerin bilinçlendirilerek modern (damlama ve yağmurlama) sulama yöntemlerinin kullanılmasının sağlanması ve su dağıtımında sulama aralığının uzatılması, göllerde alüvyon temizliği yapılması, koruma ve kullanma dengesinin sağlanması, buharlaşma kayıplarının en aza indirilmesi, bütüncül uygulanabilir havza planlarının hazırlanması, batimetrik haritaların çıkartılması, Eğirdir ve Beyşehir Gölü Özel Hükümlerinin revize edilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılacak çalışmaların belirlenmesi için Üniversite, Kamu Kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Kuruluşları, Meslek Kuruluşları başta olmak üzere bütün paydaşların katılacağı bir çalıştay düzenlenmesi komisyonlarımızca uygun mütalaa edilmiştir” ifadelerine yer verildi. Rapor İl Genel Meclisinin cumartesi günü yapılan oturumunda oy birliği ile kabul edildi.