SAİD-İ NURSÎ’YE İLİŞKİN EĞİRDİR ANILARI
Said-i
Nursi Eğirdir’de kalmış bir zattır. Fakat Eğirdir’deki anıları ve yaşantısı tam
olarak gün yüzüne çıkmamıştır.
Bu yazımızda halktan bazı kişileri
konuşturarak konumuza ışık tutmaya çalışacağız.
1934
doğumlu aşçı Emin Usta (Barlas) anlatıyor:
“Said-i
Nursi Eğirdir’e bir iki günlüğüne sürelü gelirdi. Ben 12-13 yaşımdaydım. Eski
Isparta yolu üzerinde bulunan göl manzaralı Kubbeli Alisi’nin (Kaplan) evinde
kalırdı. 54 (Sakarya) plakalı bir taksisi vardı.
O
zamanlar Eğirdir’de aşçı Dereli çok meşhurdu ve Said-i Nursi’nin yemekleri
Dereli’den sefertası içinde evine kadar gelirdi. Yemekleri de Çilingir Ali
Savran getirirdi. Çilingir Ali Savran onun müridiydi.
En
çok kelle, paça çorbası; üzüm hoşafı ve pilavı çok severdi.
Eğirdir’de
dini bilgilerinin zenginliğiyle tanınan Hacı Aziz vardı. Hacı Aziz’in
bilgisinden dolayı herkes ona ayrı bir saygı gösterirdi. Said-i Nursi, Hacı
Aziz’i görünce yolunu çevirirdi. Hatta
bir kez Hacı Aziz ile karşılaşmışlar da Hacız Aziz, “Bir kez olsun camiye gel
de bilgilerini cemaatle paylaş!.” demiş ama Said-İ Nursi gene de camiye
gelmemiş.”
1939
doğumlu Hüseyin Akçimen anlatıyor:
“Said-i
Nursi, Kubbeli Alisi’nin evinde otururdu. Ev göle nazır bir evdi. Said-i Nursi
Eğirdir’den Barla’ya göç ettiği zaman
biz boşalan bu evi tuttuk. Said- i Nursi’nin yanında çalışanlar yani müritleri
hep erkek olduğu için ev biraz bakımsız kalmıştı. Temizlik konusunda biraz
zorlandık. Bu zata Eğirdirliler ayrı bir saygı gösterirlerdi.”
Elimizdeki
denekler şimdilik bu kadar değerli okuyucular. Yeni bilgiler elimize ulaştıkça
onları sizlerle paylaşmayı sürdüreceğiz.