GÜLBUDAK SOĞUK HAVA DEPOSU ŞİRKETİ -22-
TURİZME KATKI
Gülbudak,
her yeniliğin sonunda iş hacmini inanılmaz derecede artırdı. Öyle zamanlar
geldi ki kendini aştı. Yöneticilerin koydukları hedefler yoğun uğraşların
sonunda hep gerçekleşti. Yılmadan çalışan bir ekibin üstesinden gelemeyeceği
hiçbir sorun olmayacağını iyi bilen Gülbudak idare heyeti, zaman geldi
yaptıklarından kendisi bile yetinmedi. Çünkü koşullar öyle bir ortam
yaratıyordu ki gelişime dönük çalışma kendiliğinden kişileri zorluyordu.
Dolayısıyla
Gülbudak her geçen gün elma pazarını büyütüyordu. Eğirdir elmasının kalitesini
vitrinlere taşımasını bilen Gülbudak elma sunumunda da en iyiyi yapmaya
çalıştı. Neydi bu? Bu, ambalajlama işiydi. Malınız istediği kadar kaliteli
olsun fakat siz onu iyi bir görünüm ile tüketiciye ulaştıramazsanız kalitenin
bir önemi kalmaz. Her şeyden önce göz, manzaraya doymalıdır. Her şeyden önce
satışa sunulan mal, albenili olmalıdır. Çünkü albeni, müşteriyi kendisine çeken
en önemli bal merkezidir.
Yıllar
öncesinden iyi hatırlıyorum Türkiye, ürettiği malları istediği oranda dış
pazarlama yapamıyordu. “Malımız kaliteli!..” diyorduk ama müşteriye sunmasını
bilemiyorduk. Kaliteli malı bizden alan Yunanistan, İtalya ve Fransa bizim
malımızı öyle bir ambalajladı ki bizim malımızı tekrar bize sattı. Gıda,
tekstil, sanayi gibi ürünlerde ön planda yer tutan konu ambalajlama işidir.
Ambalajlama
bir sanattır.
Bugünün
ambalajlamasında ürün müşteriden saklanmıyor; her şey açık bir şekilde ortada.
Müşteri ne alacağını görerek alıyor. Kapalı kutular artık yok. Özellikle gıda
maddelerinde görsel zenginlik ve malı görerek almak çok önemli.
Çünkü
görünen mal, aynı zamanda güven duygusunu da vermek demektir. Artık günümüzde
ürünler karton kutularda jelatin kaplama ile sunuluyor; jelatin kaplamalı
viollerde sunuluyor. Böylece albenisi artan ürün kalite ile birleşince o ürün
aranan ürünler listesine giriyor. Bunun sonucunda da o ürün markalaşmış oluyor.
Markalaşmış bir ürün aynı zamanda turizm
demektir.
İç
ve dış pazara ambalajlı kutularla sunulan Eğirdir elması bugün Türkiye’de
tanınmış bir üründür. Dolayısıyla elma adı, yetiştiği bölgeyi, ilçeyi de
tanıtmış olmaktadır. Her ambalajın üzerinde yazılı olan “Eğirdir” sözcüğü
Eğirdir’i o sayıda tanıtıyor demektir. Bir bakıma Eğirdir’den çıkan her
ambalajlı elma Eğirdir turizmine katkı yapan turizm duvarının bir tuğlasıdır.
İbrahim
Savaş ile fabrikayı gezerken birtakım karton kutuların duvar diplerine, tavana
kadar dağ gibi dizildiğini gördüm. Kutuların üzerinde Real, Hereco(Metro
firması) ve Boğazova(Gülbudak firması) yazılı. Renk cümbüşü görünümünde olan bu
karton kutular birer turizm elçisi gibi göründü gözüme. Türkiye’de tanınmış bu
firmaların ambalajlarının dört bir tarafında hep Eğirdir elması yazılı. Alın
size turizm etkinliği. Bu etkinlik her yıl yüzlerce, binlerce kutu aracılığıyla
para vermeden yapılıyor.
Boğazova
ambalajlarının kenarlarında şu ifadeleri var: “Boğazova Eğirdir Apples”,
“Eğirdir Türkiye”, “Günde Bir Elma,
Ağzına İlaç Koyma”, “Elmada Doğru Adres Boğazova”, “Sağlıklı Yaşam Kaynağı”,
“Afiyet Olsun”
Dedik
ya her bir ambalaj kutusu turizm elçisidir diye!..
devam
edecek