FİLEDEN HABERLER
Saygıdeğer halkımız tekrar merhaba.
3.
Lig’e merhabadan sonra bu fileden haberlerimizde de Oluklacı ve başarılı
güreşçilerimizden bahsedeceğim. Öncelikle Nafiz Yürekli Anadolu Otelcilik
Turizm Meslek Lisesi’nin Isparta okullar arası güreş müsabakalarında elde
ettiği başarılardan başlayacağım.
Bu
okulumuzun Beden Eğitimi Öğretmeni Ali Süzlü kardeşim Erzurumlu olup güreş
yapmış, güreşi seven, çalışkan, özverili ve idealleri olan bir Beden Eğitimi
öğretmeni. İmkanları elverdiği ve okul idaresinin destekleri ile okulun
altındaki o küçük salonda gençleri ile iç içe özveri ile güreşçi yetiştiriyor.
Güreş bizim Ata sporumuz, Türklerin geleneksel sporu… Bu çalışmaları sonunda
Isparta İli okullararası müsabakalarda takım olarak il birinciliği ve 26
madalya alarak yıldız sporcularıyla
Nafiz Yürekli Anadolu Lisesinin güreşte ismini duyurdu. 15-18 yaş serbest ve
grekomen dallarında gruplarda da başarılı müsabakalar çıkartarak ilerisi için
umut verdiler. Okul Müdürü ve idarecileri, Ali SÜZLÜ hocamızı tebrik ederim.
Vakitlerini kıymetli gençlerimize ayırdıkları ve özverili çalışmalarından
dolayı kutlarım. Bu sporcuların başarılı olması ve başarının devam etmesi için
kulüpleşmesi sağlanmalı ve maddi manevi yönden desteklenmesi gerekir.
Gelelim
Oluklacımıza, o bizim sevgilimiz, canımız, ciğerimiz, sağlık depomuz. Nefes
aldığımız mutlu olduğumuz, dünya harikası…. Yüce Allah’ın bizlere bahşettiği,
Eğirdir’i doya doya seyredebildiğimiz bir cennet köşesi. Oluklacı yıllardır
duruyor orada, yaşlılarımızın anlattıkları, neler yapıldığı, kimlerin çıktığı.
Hatıraları dolu, dolu bugünlere kadar gelmiş. Bizim Muammer Amcamız var, her
yıl Antalya’dan gelir, Eğirdir’li. Oluklacı’yı ondan dinleriz. Karayollarından
emekli, Sivri Dağı ve Oluklacı ile ilgili çok şiirleri var. Hep tema, işlediği
konu teleferik düşünceleri, Eğirdir, Oluklacı ve Sivri. Geçenlerde Hüseyin
Barlas ağabeyimizle cenaze töreninde karşılaştık. Yine konu Oluklacı idi tabiî
ki. ‘Ahmetçim, Eğirdir’de ikamet edipte
Oluklacı’ya çıkmamış bir insan, oradan Eğirdir’i seyretmeyen bir insanı
yaşamamış kabul ederim’ dedi. Katılıyorum Muammer Abiye ben yıllardır çıkarım,
tek çıkarım, grup çıkarım, kar demem, yağmur demem çıkarım. Oluklacı delileri
vardır, onlar telefon eder çıkarız. Her mevsim yaşarız onları. Uyutulan güzeli
seyrederiz oradan, nasıl uyuduğuna, bakar, bakar öyle bakakalırız…! Bu yıl
onuncusu, bizim ise 11’ncisi. Yaptığımız Oluklacı Şenlikleri çocukların
ağırlıklı olduğu, yabancı konukların da güç kattığı bir şenlik görünümündeydi.
Çocukların mutluluğunu, heyecanını o yoğurtlu yüzlerini göreceksiniz. Neden
çocuklar? Çünkü onlar bizim geleceğimiz. Biz bazı şeyleri dolu yaparsak, iyi
yaparsak, onlarda bazı emanetleri koruyacak ve devam ettirecektir. Bir gün
çoğumuz olmayacak buralarda hakkın rahmetine kavuşmuş olacağız, o küçük
hediyeler, onları motive ediyor. Her yıl Oluklacı Şenliklerini dört gözle
bekliyorlar. Ben umutluyum bu çocuklarımızdan. Çoğumuz bunu görmüyor, farkında
bile değiller.
Yağmur
yağıyor, ne işiniz var Oluklacı’da? Delilik bu? Yemek yetti mi? Kaç kişi vardı?
Bu kısır ve yandaş konuşmaları çok duyarsınız Eğirdir’de. Bu ayrımcı konuşmalar
hiçbir dönemde bir şeyler kazandırmamıştır bizlere. Bu memleket bu boş
konuşmalardan, gruplaşmalardan çok sıkıntı çekti ve çekmeye de devam ediyor.
Sevgi, kardeşlik, toplum menfaati, birlik ve beraberlik öne çıkmalıdır.
Kötüleyerek bir yere varamazsınız, eskiden şunlar şöyle yaptı. Böyle yaptı,
enkaz devraldım!.. Bunlar halk nezdinde muteber değildir. Halk her zaman kötüyü
yapanı ve iyiyi yapanı çok iyi değerlendirir. Mesele bizim ne yapacağımız
önemlidir. Lafa değil, işe bakar toplum. Toplum barışı sağlamak, huzur
istiyorsak, kötüleyerek, fitne ve fesat sokarak ötekileştirmek, yani yangına
körükle gitmek gibi bir düşünceden uzak durmalıyız. Hepimizin sorumlulukları
var.
Oluklacı
bir siyasi kare değil, dağ değil. Halkımızın ve misafirlerimizin mutlu olduğu
ve huzur bulduğu bir güzellik.
3
Belediye Başkanıyla da katılmak nasip oldu bana. Kararını veren, nefsini yenen,
kendini güçlü hisseden, çoluk, çocuk, genç ihtiyar herkes katılır Oluklacı’ya,
mutluluğu arar bulur oralarda. Stres atar. Herkesin ortak paydasıdır yani.
Oluklacı
Şenliklerinde en çok emeği geçen Oluklacı’nın Tarzanı (Bu ismi ben koydum ona)
Müslahattin KUŞ’tan bahsedelim biraz. 11 yıldır benim yol arkadaşım. Dünyanın
eşyası sırtından geçer, yüzlerce defa
inmiş, çıkmıştır. Güçlü bir insan fedakar, görev adamı diyebilirim ki, o
olmasaydı sıkıntılarımız çok olurdu, hele bu yıl yapayalnızdı, eşeği ile
birlikte. Eşyaların çoğunu tek başına çıkardı. ‘Tarzan, sen kutsal bir görev
yapıyorsun, insana hizmet ediyorsun, hakkın zor ödenir. Zaman zaman moralin
bozuluyor, boşver bizler iyi şeyler yapıyoruz. Allah bizlere sağlık ve ömür
versin de bu hayırlı işlerde koşalım. Ben mutluyum, sen de ol kardeşim. Yol
arkadaşı dedik. Diğer bir yol
arkadaşımız da hemen hemen 8-9 yıldır bizleri yalnız bırakmayan çocukların
yarışlarında, küçük küçük çocukları mutlu etmek için özveri içinde yardım eden
İsmail TURHAN kardeşimize çok teşekkür ederim. Yağmur, çamur hep beraberiz
seninle sağolasın. Yasin, Mehmet, Bayram kardeşlerimiz de Zabıta
kardeşlerimizden, işçi kardeşlerimize, şoför arkadaşlara yani bu şenliklerde
halk için terini akıtan herkese ayrı ayrı selamlarımı sunarım, sağolun. Bu
şenliklerde halkın yanında olan mutluluklarını paylaşan Kaymakam Dr. Yalçın
YILMAZ’a, Belediye Başkanı Osman Nuri ÖZMERAL’e, Cumhuriyet Savcısı Adem Doğan
KURT’a, ASKER, POLİS ailelerine, Eğirdir dışından katılan GÖLDOSK’a, yaşlı,
genç çocuk kıymetli halkımıza hep birlikte olmanın gururu içinde teşekkür eder,
saygı ve sevgilerimi sunarım. Oluklacı’ya çıkmak bir ayrıcalıktır. Kararlılık
ister, güç ister (Beyin Gücü), yaşlı olmak, genç olmakla alakası yoktur. O gün
çıkanlar, sağlık kazanır, mutlu olur, çıkmayıpta orayı konuşanlar her zaman
kaybederler. Önümüzdeki Oluklacı Şenliklerinde buluşmak üzere hoşçakalın.