İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI MI DAHA TEHLİKELİ VE BÜYÜKTÜ? YOKSA SURİYE İÇ SAVAŞI DAHA MI TEHLİKELİ?

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI MI DAHA TEHLİKELİ VE BÜYÜKTÜ? YOKSA SURİYE İÇ SAVAŞI DAHA MI TEHLİKELİ?
Haberin Tarihi: 23.5.2013 09:50:00 - Okunma Sayısı:1381 defa okundu.

İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI MI DAHA TEHLİKELİ VE BÜYÜKTÜ? YOKSA SURİYE İÇ SAVAŞI DAHA MI TEHLİKELİ?

Neredeyse tüm dünyanın katıldığı ve katılmamız için çok ağır baskılara uğradığımız İkinci dünya savaşı; insanlığın gördüğü en tehlikeli bir kıyametti.

            Suriye iç savaşının milyonlarca katı alemşümul ve yıkıcı idi. O savaşa kendi yanlarında katılmamız için bastıran üç büyük müttefik ülke: Amerika-İngiltere-Rusya, dünyanın her yerine hakimdiler. Onların karşısındaki Almanya ise; tüm Avrupa'yı istila etmiş sınırlarımıza dayanmıştı. Her iki taraf da savaşa kendilerinin yanında katılmamız için olağanüstü baskılar yapmaktaydılar. Amerikan başkanı ve İngiltere Başbakanı; Mersin limanına gelip, *Yalvardılar! *Tehdit ettiler! *Rüşvet önerdiler. Buna rağmen savaşa katılmadık; insanlarımızı kırdırmadık. Ülkemizi tehlikeye atmadık...                                                                                                                                                                       Almanya, Fransa dahil tüm Avrupa'ya diz çöktürmüştü;  Yunanistan'ı ve Bulgaristan'ı da işgal ederek sınırımıza dayanmıştı. Kafkas petrollerine ve Rusya'nın sonsuz kaynaklarına sahip olmak için; Karadeniz'in Kuzeyinden veya yurdumuzdan geçip, işgal ve tahrip edecekti.

            Tüm Avrupa'yı işgal eden o gücün  Yurdumuza girmesine izin vermedik. Bir milyon askerimizi iyi besledik; hazır tuttuk. Hitler'in, Yurdumuzdan geçip Kafkasya'ya ulaşmak istediğine; generalleri: "Belki Anadolu'dan geçip Kafkasya'ya varabiliriz! Fakat Türkiye'de askerimizin çoğunu kaybederiz. Felaketimiz olur!" diyerek Hitler'i Türkiye'ye saldırmaktan vazgeçirdiler. Romanya'dan kaçıp Boğazlardan geçen binlerce Yahudi'yi; Hitler kendilerine teslim etmemizi istedi. Bu isteğine de karşı durabildik. Kimsenin maşası olmadığımız için; hiçbir dünya gücü bize bulaşamadı; çatamadı; saldıramadı!                                                                                                                                                        

            İkinci dünya savaşına göre çok minik bir çatışma olan Suriye iç savaşında ise, aynı becerinin milyonda birini gösteremedik!  Dış baskılarla taraf olduk. Uçağımız düşürüldü; iki pilot subayımız hala denizin dibinde duruyor; cenazelerini alıp namazlarını kılamadık. O uçuşları bize kimin yaptırdığını bile bilmiyoruz. Hiç gerekmediği halde o savaşa, asli taraf edildik. Yüz binlerce mülteci yurdumuza doldu. Hangisi zavallı; Hangisi casus ve sabotajcı; bilmiyoruz. Yalnızca bu ağır yükü çekmekle kalmadık! Kendi vatandaşlarımızın çoğu işsiz ve muhtaç iken; yöneticilerimiz; NAM OLSUN! ŞANLARI ARTSIN! diye; bizimle ilgisi olmayan çok uzak ülkelere bile yardım ve para gönderiyorlar. O paralarla Anadolu'ya fabrikalar ve üretim yerleri açılsa; hem kalkınacağız; hem de işsiz vatandaşlarımız çalışıp ücret alabilecekler.                                                                                                      

            İyi bir noktada değiliz. Yüce Allahın merhametinden başka umutlanacağımız bir şey yok!

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap